KESK'ten 21 Aralık'ta Mersin'de yapılacak "İnsanca Yaşamak İstiyoruz" mitingine çağrı
KESK’e bağlı sendikalar, düzenledikleri basın açıklamasıyla tüm işçi ve emekçileri, 21 Aralık'ta Mersin'de yapılacak "İnsanca Yaşamak İstiyoruz" mitingine çağırdı.
Fotoğraf: Evrensel
KESK, 21 Aralık “İnsanca Yaşamak İstiyoruz” Mersin mitingine çağrı yaptı.
KESK’e bağlı sendikalar ve DİSK Bölge Temsilciliğinin katılımıyla yapılan basın toplantısında, iktidarın çizdiği pembe tabloların, yoksullaştırılan halkın yaşadığı gerçeği perdelemeye yetmediğini söylendi.
KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, "Enflasyon TÜİK vasıtasıyla ne kadar perdelenmeye çalışılsa da milyonlar iğneden ipliğe zamlarla çekilmez hale gelen hayat pahalılığını iliklerine kadar yaşıyor. Çarşı pazar el yakıyor. Son iki yılda elektrik fiyatları yüzde 72,4, doğalgaz fiyatları ise yüzde 60,7 artmış durumda. Geliri gittikçe eriyen, borçları artan emekçiler, dar gelirliler olarak bu fahiş zamlarla önümüzdeki kışı nasıl atlatacağımızı düşünüyoruz" dedi.
Bozgeyik ayrıca nüfusun yüzde 1’lik kesiminin ulusal servetin yüzde 54,4’ünü elinde tuttuğunu, en düşük gelire sahip yüzde 20’lik kesimin ise toplam gelirden aldığı payın sadece yüzde 6 olduğunu hatırlattı. Az kazanandan çok, çok kazanandan az vergi politikasının sürdürüldüğünü belirten Bozgeyik, tüm bunlara karşı işçi ve emekçileri 21 Aralık'ta Mersin'de yapılacak “İnsanca Yaşamak İstiyoruz” mitingine çağırdı.
KESK in mitingde dile getireceği talepler şöyle:
- Bütçe hakkımızı,
- Vergide adaletin sağlanmasını,
- Kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına son verilmesini, herkese ücretsiz, nitelikli, ulaşılabilir, anadilinde kamu hizmeti sağlanmasını,
- Asgari ücretin vergi dışında tutulmasını,
- Temel tüketim maddelerinden alınan KDV'nin sıfırlanmasını,
- Birinci vergi diliminin %15 ten %10'a düşürülerek, yoksulluk sınırına kadar olan maaşların-ücretlerin birinci vergi diliminde sabitlenmesini,
- Emekçilerin sağlık, eğitim, gıda, barınma, giyim, elektrik, ısınma giderleri için ödediği vergilerin gelir vergisi matrahından mahsup edilmesini,
- Toplumsal cinsiyet eşitliğinin temel alınmasını,
- Özelleştirme soygununa ve kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına son verilmesini,
- Savunmanın ve güvenliğin yolunun daha fazla silahlanmaktan değil, demokrasinin bütün kurum ve kurallarıyla işletilmesinden, adaletin tesis edilmesinden geçtiği gerçeğinden hareketle kaynaklarımızın barış ve demokrasi için kullanılmasını istiyoruz .
(Mersin/EVRENSEL)