29 Aralık 2019 00:11

Merkezin merkezinde sendika

46 medya çalışanın işten atılması, tazminatlarının, alacaklarının verilmemesi ile yaratmak istedikleri korku iklimi bu kez tutmadı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Gökhan DURMUŞ
TGS Genel Başkanı

Türkiye’de sendikalaşma oranının en düşük olduğu sektör yüzde 7 ile medya sektörü. Geçmiş yıllarda yüzde 20’leri aşan sendikalı olma oranına sahip olan bu sektörde şu anda 4 sendika olmasına rağmen oranın neden bu kadar düşük olduğunu tahmin edebilirsiniz. Ak Parti’nin iktidara geldiği günden bugüne medya alanında uyguladığı politikalar hem basın özgürlüğünü hem de sendikaları yok etti. Türkiye Gazeteciler Sendikasının örgütlenme çalışmaları engellendi, 50 yıldan fazla toplu iş sözleşmesi imzaladığı Anadolu Ajansı yandaş bir sendika kurularak yuvasından koparıldı. Sendikasında kalmakta ısrar eden gazeteciler resen emekli edildi. Emeklilikte yaşa takılanlar için bugün kaynak yok deyip insanları açlığa mahkum edenler, bir sendikal örgütlülüğü dağıtmak için gazetecileri zorla emekli ettiler. Medya sektöründe, sendika da sendika fikri de yok edildi.Gazeteciler güvencesiz, editoryal bağımsızlığı olmadan çalışmaya zorlandı. Ak Parti için bu yeterli değildi kuşkusuz medya sahipliğini de değiştirmek için politikalar üretti. 2018’in ikinci yarısında medyanın yüzde 95’ini kontrolü altına aldı. Aydın Doğan’a Doğan Grubu sattırılarak sektörden çekilmesi sağlandı. Böylelikle hükümetler kurup hükümetler yıkan amiral gemi de yandaş oldu. İktidarın merkez medyasının merkezine oturdu.Tam da öyle bir zamanda oturdu ki gazetecilerin insanca yaşam, iş güvencesi ve editoryal bağımsızlık mücadelesini yükselttiği bir dönemde. Türkiye Gazeteciler Sendikası da bu mücadeleyi merkezin merkezine aldı.

DAHA NE KAYBEDEBİLİRİZ Kİ

Son yıllarda özgürlüğü, iş güvencesi, mesleki itibarı yok edilen ve düşük ücret ile çalışmaya mecbur bırakılan gazetecileri en fazla kurduğu cümle oldu “Daha ne kaybedebiliriz ki” cümlesi. Sendika ateşi de böyle yayıldı gazetecilerin arasında. Hürriyet Gazetesinde başlayan sendikalaşma çalışmaları başarıya ulaştı. Hürriyette çalışanların çoğunluğu “sendika” dedi. İktidar sendikalı medyaya hazır değildi daha o yüzden de müdahale etmesi gecikmedi. 46 sendikalı işten atıldı. Bakanlık TGS’nin yetki hakkını gasbetti. İşyerine hayali 100 kişi sokuldu.46 medya çalışanının işten atılması, tazminatlarının, alacaklarının verilmemesi ile yaratmak istedikleri korku iklimi bu kez tutmadı. Korkutamadılar bu kez gazetecileri. Ne işten atılan Hürriyet çalışanları vazgeçtiler sendikaları ile çıktıkları yoldan ne de çalışmaya devam edenler.Merkezin merkezinde başlayan sendika rüzgarı tüm medya sektörünü serinletti. Daha da yayıldı sendika fikri.

DEĞİŞECEK

Hürriyet örgütlenmesi TGS’nin son yıllarda sektörü değiştirmek için yürüttüğü stratejinin bir parçasıydı sadece. Medya sektöründe değişim başladı. Hürriyet’te de diğer medya kuruluşlarında da sendikalaşma çalışmaları devam ediyor.2020 yılı medya sektöründe iktidar ve medya patronlarının uyguladığı orman kanunlarının ortadan kalkacağı bir yıl olacak. Medya çalışanları da artık insani çalışma koşullarına, iş güvencesine, insanca yaşayabileceği bir ücrete kavuşacak, kalemlerini özgürce kullanabilecekler. Sendika rüzgarının önünde duramayacaklar.

ÖNCEKİ HABER

Sanıkların hâlâ "bulunamadığı" Sivas Katliamı davası 18 Mart 2020'ye ertelendi

SONRAKİ HABER

Evrensel, öğrenen bir gazetedir!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa