Sözcü davasında karar: 7 kişiye hapis cezaları verildi
Aralarında Emin Çölaşan ve Necati Doğru'nun da bulunduğu 9 kişinin yargılandığı davada 7 kişiye hapis cezaları verildi. Burak Akbay'ın dosyasının ayrılmasına karar verildi.
Fotoğraf: Evrensel
Sözcü gazetesi yazarları Emin Çölaşan ve Necati Doğru, Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz ve gazetenin sahibi Burak Akbay'ın da aralarında bulunduğu 9 kişinin "FETÖ"ye yardım ettiği iddiasıyla yargılandığı davasda mahkeme kararını açıkladı.
Oy birliğiyle alınan kararla; Emin Çölaşan 3 yıl 6 ay 15 gün, Necati Doğru 3 yıl 6 ay, Mustafa Çetin ve Metin Yılmaz 3 yıl 4'er ay, Yücel Arı, Gökmen Ulu ve Yonca Yücekaleli ise 2 yıl 1'er ay hapis cezasına çarptırıldı. Gazetenin sahibi Burak Akbay'ın dosyası ise ayrıldı. Mediha Olgun ise beraat etti.
İstanbul 37.Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuksuz sanık Emin Çölaşan ve Gökmen Ulu Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılırken; diğer sanıklar duruşma salonunda hazır bulundu. Duruşma savcısı, daha önce verdiği esas hakkındaki mütalaayı tekrar ettiğini belirtti.
SON SÖZLERİ SORULDU
Mahkeme başkanı bu celse kararı açıklayacağını belirterek son sözleri sordu. Yargılanan gazetecilerden Emin Çölaşan, "Hakkımızda açılan boş bir davadır. Aleyhimize ne belge ne tanık vardır. Lafı uzatmadan beraatimi istiyorum" dedi.
Gökmen Ulu ise "Hakkımızda dayanaksız iftiralar çürümüştür. Hukuka aykırı suçlama ile mağdur edildik. Bir an önce adaletin tecelli etmesini, beraatimi istiyorum" diye konuştu.
Metin Yılmaz da "Gereken açıklamayı diğer duruşmalarda yaptık. Gazetecilik faaliyeti olduğunu söyledim. Beraatimi istiyorum. Adalete sığınıyorum" dedi.
Mediha Olgun, "Beraatimi istiyorum. Bu davada olmak beni yordu. Darbeci hiçbir zihniyeti desteklemem mümkün olmaz" derken; Necati Doğru, "Benimle ilgili olarak bilerek ve isteyerek FETÖ'cü örgüte yardım iddiasını kanıtlayacak belge somut olarak yoktur. Din ve Allah tüccarı insanlarla bir arada olmamız mümkün değil" şeklinde konuştu.
Diğer sanıklar da beraatini talep etti. Mahkeme, son sözlerin ardından karar için bir saatlik ara verdi. Oy birliğiyle alınan kararla; Emin Çölaşan 3 yıl 6 ay 15 gün, Necati Doğru 3 yıl 6 ay, Mustafa Çetin ve Metin Yılmaz 3 yıl 4'er ay, Yücel Arı, Gökmen Ulu ve Yonca Yücekaleli ise 2 yıl 1'er ay hapis cezasına çarptırıldı. Gazetenin sahibi Burak Akbay'ın dosyası ise ayrıldı. Mediha Olgun ise beraat etti.
‘GAZETECİLİK SUÇ DEĞİLDİR’
Mahkemeden çıkan hapis cezası kararına tepki yağdı.
Türkiye Gazeteciler Sendikası: Susturamazsınız! Sözcü davasında mahkeme “FETÖ’ye yardım” iddiasıyla Emin Çölaşan’a 3 yıl 6 ay 15 gün, Necati Doğru’ya 3 yıl 6 ay, Mustafa Çetin ve Metin Yılmaz’a 3 yıl 4 ay, Yücel Arı, Gökmen Ulu ve Yonca Yücekaleli’ye 2 yıl 1 ay hapis cezası verdi. Gazetecilik Suç Değildir.
Avukat Akın Atalay:
Her muhalif bir gün bu şerefe nail oluyor... Susan, izleyen, sessiz kalabalıklar arasına karışanlar bilmelidir ki, bu ateş sizi de yakacak...
CHP Eski Milletvekili Eren Erdem:
Sözcü emekçilerine, Emin Çölaşan ve Necati Doğru’ya “FETÖ’ye yardım” gerekçesiyle 3 yıl 6 ay 15 gün ceza verildi. Tamam, hükümet; “Zıvanadan çıktık, artık istesek de hukuka dönemeyiz” diyor, anlıyoruz. Ama bu kararı veren bir yargıç, nasıl rahat uyuyabilir anlamak imkansız.
CHP’li Gaye Usluer:
Sözcü gazetesi davasında verilen karar, hukuk tarihine kara bir leke olarak geçecektir. Türkiye’nin yüz akı gazeteciler "FETÖ'ye yardım" suçundan hapse mahkum edildiler. Ey akıl ve ey vicdan neredesin?
CHP Milletvekili Av. Mahmut Tanal:
Bunu da gördük! Kurulduğu günden beri “FETÖ”yle mücadele eden Sözcü gazetesinin yönetici, muhabir ve yazarlarına FETÖ suçlamasıyla ceza verildi. İddianamedeki deliller, suçlamalar çürütülmüştü. Buna rağmen böyle bir karar çıktı. Gazetecilik cezalandırılmıştır.
Gazeteci Kadri Gürsel:
Sözcü davasında gazetecilerin “terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım” suçunu işledikleri gerekçesiyle hapis cezalarına çarptırılmaları son derece saçma ve korkunç bir siyasi karardır, yargının bir silah olarak kullanılmasının son örneğidir.
Gazeteci Ayşenur Arslan:
Sözcü davasında her birini yakından bildiğim, bildiğiniz arkadaşlarımız hapse mahkum oldu. Hem de “FETÖ”den. Sözün bittiği yerdeyiz.
TGC: SÖZCÜ DAVASINDA GAZETECİLİK CEZALANDIRILDI
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Çağlayan Adliyesi’nde 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Sözcü Davası’nda yedi gazeteciye hapis cezası verilmesiyle ilgili bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada şu görüşler yer aldı: “Türkiye’de yıllardır işsizlik, sansür, oto sansür, dava ve cezaevleri gölgesinde gazetecilik mesleği yapılmaya çalışılıyor. İktidarı eleştiren yayın organlarında görev yapan meslektaşlarımıza ağır diyetler ödetiliyor.”
Kararın iktidarın yargı reformu diye sunduğu pakette yer alan ‘Haber verme sınırlarını aşmayan veya eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz’ maddesinin uygulanmadığının bir göstergesi olduğu ifade edilen açıklamada; “Bu karar demokrasiye, gazeteciliğe, basın özgürlüğüne, halkın haber alma özgürlüğüne vurulmuş yeni bir darbedir. Sözcü Gazetesi çalışanları ve yazarları yalnız değildir. Bu ülkede demokrasinin yeşermesi için gazetecilerin görevlerini yapmalarının engellenmesinden artık vazgeçilmelidir. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olarak meslektaşlarımızla dayanışma içinde olmayı sürdürdük, sürdüreceğiz” denildi.
"ÖNCE İSTİNAF SONRA YARGITAY’A GİDECEĞİZ"
Sözcü Gazetesi Avukatı Celal Ülgen Sözcü gazetesine verdiği demeçte önce İstinaf Mahkemesi’ne ardından da Yargıtay’a gideceklerini bilgisini verdi. Ülgen “Yargıtay’a da gideceğiz ama umarım istinaf sürecinde yeni bir mahkeme çıkarmazlar” dedi. Uzun bir süreç yaşadıklarını belirten Ülgen “Sözcü gazetesini etkilemeye ve sesini kesmeye çalıştılar ama konuşmaya devam etti. Geldiğimiz aşamada bir yaptırımla karşı karşıyayız. Ben buna yargı açısından Pirus Zaferi diyorum. Verdikleri ceza bugüne kadar görmediğimiz ve karşılaşmadığımız 3 yıl 4 ay seviyesinde” dedi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
Davanın 18 Nisan'da görülen celsesinde, savcı esas hakkındaki mütalaasını açıklamıştı. Savcı, sanıklar Emin Çölaşan, Necati Doğru, Gökmen Ulu, Mediha Olgun, Metin Yılmaz, Mustafa Çetin, Yücel Arı ve Yonca Yücekaleli'nin "Silahlı terör örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapisleri talep etmişti. Sanık Mediha Olgun hakkında ayrıca etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanması da talep edilmişti. Savunması alınamayan sanık Burak Akbay'ın dosyasının ise ayrılması istenmişti. (MEDYA SERVİSİ)