28 Aralık 2019 10:53

Cumartesi Anneleri: Bir anne çocuğu için mezar arar mı?

Cumartesi Anneleri, 770'nci hafta eylemlerini polis kalkanları altında gerçekleştirdi, 1994'te gözaltında kaybedilen İsmail Bahçeci'nin akıbetini sordu, Roboski için adalet istedi.

Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel

Paylaş

İçişleri Bakanlığı ve Beyoğlu Kaymakamlığı tarafından Galatasaray Meydanı'nda yaptıkları oturma eylemleri yasaklanan Cumartesi Anneleri, 770'nci hafta eylemlerini polis kalkanları altında gerçekleştirdi. İHD İstanbul Şubesinin bulunduğu Çukurluçeşme sokakta bir araya gelen Cumartesi Anneleri, bu hafta 1994'te gözaltında kaybedilen Marmara Üniversitesi Öğrencisi İsmail Bahçeci'nin akıbetini sordu, Roboski için adalet istedi.

"İSMAİL BAHÇECİ NEREDE?"

Bu haftaki açıklamayı gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun gerçekleştirdi. Tosun, "Çeyrek asırdır soruyoruz: İsmail Bahçeci Nerede?" dedi. Tosun, 2019 yılında da hak ihlallerinin yine cezasızlıkla geçiştirildiğini söyledi. Tosun, "Oysa insan hakları ihlallerinde sorumluların tespiti ve suçla orantılı bir şekilde cezalandırılmaları insan hakları hukukunun devletlere yüklediği bir sorumluluktur. Devletin görevi kişiyi ve haklarını saldırılardan korumak ve bunun mümkün olmadığı hallerde de saldırıda bulunanları cezalandırmaktır" dedi.

Tosun, iki hafta önce Ankara 1'nci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ve beraatle sonuçlanan JİTEM davasında Bahçeci ailesinin de müdahil olduğunu söyleyerek şöyle devam etti: İsmail Bahçeci'nin gözaltında kaybedilişinin 25. yılında yargı makamlarını etkin bir soruşturma ve yargılama faaliyeti icrası için göreve çağırıyoruz. İsmail Bahçeci ve tüm kayıplarımız için adalet istemekten, 71 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekanımız olan Galatasaray Meydanı'ndan vazgeçmeyeceğiz.

"BU DAR SOKAKTA TOPLANIYORLAR... NEDEN?"

Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Kampanyalar ve İletişim Direktörü Tarık Beyhan da bir konuşma yaptı. Bahçeci'nin kaybedildiği sene 8 yaşında olduğunu kaydederek kayıplarla ilgili Af Örgütü'nün arşivlerinde yer alan bilgileri paylaştı: İnsanlar hiç var olmamışlarcasına, sanki bir anda silinip gidebileceklermiş ve herkes varlıklarını unutacakmış gibi zorla alınıp götürülüyor, kaybediliyor. Yakınları, anneleri, babaları, kardeşleri, eşleri, çocukları bir mezar taşna sahip olmayı şans sayacak halde bırakılıyor. Fakat o insanların hiç var olmamış gibi unutulup gitmesini bekleyenler yanıldılar. Şu anda yanımda ve arkamda duran onlarca insan, kendisi burada olmayıp yürekleri burada olan bu ülkedeki, hatta yalnızca bu ülkede değil, dünyanın dört bir yanındaki on binlerce insan zorla kaybedilenleri unutmadılar. 770 haftadır bu insanlar sorumlulardan hesap sorulmasını, adaletin yerini bulmasını talep etmek için toplanıyor. Fakat son 70 haftadır burada, bu dar sokakta toplanıyorlar. Neden?

Beyhan, Uluslararası Af Örgütü olarak her zaman Cumartesi Anneleri'nin yanında yer alacaklarını söyledi.

"KARDEŞİMİ ÇUKURA ATTINIZ"

Gözaltında kaybedilen İsmail Bahçeci'nin kardeşi Umut Bahçeci, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: Kardeşim gözaltında kaybedildikten sonra bizim kapımız polisler tarafından bir daha çalınmadı. Kardeşimi eğer siz kaybetmediyseniz bir daha neden bizim kapımızı çalmadınız? Siz kardeşimi aldınız, işkencede kaybettiniz daha sonra bir çukura attınız. İnsanlar Hakları Derneği önü polis ablukası altında, ne güzel bir ülke! Tüm yetkililere sesleniyorum; abimin, diğer gözaltında kaybedilenlerin katilleri kim, akıbetlerine ne oldu, katiller nerede? Bizim yerimiz burası değil bizim yerimiz Galatasaray'dır. Bu devlet bir hukuk devletiyse katiller adalet önüne çıkarılmalı. Abim gözaltına alınırken sesleniyor, 'Ben İsmail Bahçeci, beni gözaltında kaybetmek istiyorlar'...

"SİZ İÇİMDEKİ BENİ ÖLDÜRDÜNÜZ"

Gözaltında kaybedilen Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız da bir konuşma yaptı. Roboski katliamının 8'nci yıl döneminde adalet talep ettiklerini belirten Yıldız şöyle devam etti: Kötü anne, iyi anne diye bir şey var mı? Her anne iyi annedir. Siz bu zulümleri yapmasaydınız biz oğlumla güzelce yaşıyorduk. 24 yıldır sokaklardayız, sizin kaybettiğiniz insanları arıyoruz. 'Devlet kaybetmez' diyorsunuz, ben oğlumu karakola kendi elimle götürdüm. Orada ne yaptınız oğluma? Biz kayıplarımızla buluşma mekanımızı istiyoruz. Adalet yerini bulsun. Bir anne çocuğu için mezar arar mı? Herkes çocuğu için yaşar, benim çocuğumu elimden aldınız, ben yaşayan ölüyüm. Siz içimdeki beni öldürdünüz, beni öldürdünüz artık yeter.

BAHÇECİ NASIL KAYBEDİLDİ?

İsmail Bahçeci, Marmara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulunda öğrenciydi. Türkiye Öğrenci Dernekleri Federasyonu başkanı olan Bahçeci, politik kimliği nedeniyle defalarca gözaltına alındı, ağır işkence gördü. Son olarak 24 Aralık 1994 tarihinde İstanbul’da gözaltına alındı. Baba Şehmus Bahçeci hemen Gayrettepe Emniyet Müdürlüğüne ve DGM İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurdu ancak Bahçeci’nin gözaltına alındığı inkâr edildi.

Fatma ve Şehmus Bahçeci, devletin her kademesinde oğullarını aradı. Bugüne kadar İsmail Bahçeci’nin akıbeti ve nerede olduğu konusunda ailesine hiçbir bilgi verilmedi. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Mystery shrouds both the sustainability and domestic nature of the Turkey's first "domestic car”

SONRAKİ HABER

Roboskîliler siyah kıyafetleri ve beyaz tülbentleriyle seslendi: Adalet bekliyoruz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa