7 Ocak 2020 17:03
/
Güncelleme: 17:15

Ruhani: ABD'liler Süleymani'yi öldürerek büyük bir stratejik hata yaptı

İran Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron telefon görüşmesi gerçekleştirdi. İkili, görüşmede yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi. Ruhani "Süleymani'nin IŞİD'e karşı attığı adımlar olmasaydı bugün Avrupa büyük bir tehditle karşı karşıya kalırdı" dedi

Süleymani'nin Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi'nin daveti üzerine Bağdat'a gittiğini belirten Ruhani "ABD Süleymani'yi öldürmekle büyük bir stratejik hata" yaptı açıklaması yaptı.

Ruhani şu ifadeleri kullandı: "ABD'nin bu adımı Irak'ın egemenliğinin ihlali, bu ülke halkına hakaret ve İran halkına karşı affedilemez bir cinayettir. ABD'liler Süleymani'yi öldürerek büyük bir stratejik hata yaptılar. Bu cinayetin sonuçlarından ABD yönetimi sorumludur. ABD'liler bilmelidir ki güvenlikleri ve çıkarları bölgenin tamamında tehlikeli şartlarla karşı karşıyadır. ABD, kendini bu büyük cinayetin sonuçlarından koruyamaz" dedi.

"TARAFLAR TAAHHÜTLERİNE UYARSA İRAN DA ATTIĞI ADIMLARDAN GERİ DÖNEBİLİR"

İran'ın nükleer anlaşmadaki taahhütlerini askıya almasıyla ilgili konuşan Ruhani, "İran bu sürede taahhütlerine bağlı kalmıştır ve 5 aşamalı olarak attığımız adımlar da nükleer anlaşma çerçevesinde olmuştur. Karşı taraf taahhütlerine uymadığı için nükleer anlaşmadaki denge bozulmuştur. Karşıdaki taraflar ne zaman taahhütlerine uyarsa İran da attığı adımlardan geri dönebilir" dedi. 

Macron da Fransa'nın gerginliğin azaltılması için hazır olduğunu, Fransa'nın nükleer anlaşmanın korunması için çabasını ortaya koymaya devam edeceğini ve İran'dan da aynı doğrultuda hareket etmesini beklediğini söyledi. Macron, "Hepimiz bölgedeki barış ve istikrarın sarsılmasından çok endişeliyiz. Yaşanan gelişmeler gerginliğin artmasına ve telafi edilemez krizlere yol açabilir." ifadelerini kullandı. (DIŞ HABERLER) 

EVRENSEL'İNMANŞETİ

İhyanın aslı

İhyanın aslı

Maraş depremlerinin ardından geçen iki yılda ne yiten on binlerce canın hesabı sorulabildi ne de kalanların bir derdine derman olundu. İki yıl sonra iktidar, ”Asrın İhyası” sloganıyla toplumu aldatmaya çalışıyor. Oysa asıl ihya ihaleler, inşaatlar, rezerv alan ilanları, teşvikler, vergi indirimleriyle, depremi gerekçe eden siyasi baskılarla geldi.

Teslim edilen konut sayısı ihtiyacın 3'te biri.

Deprem bölgesinde 'rezerv alan' kılıfıyla halkın evleri, arsaları gasbedildi.

Deprem işçiye yoksulluk, sermayeye 'fırsat' oldu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Sezgin Tanrıkulu: "Depremin maliyetini en aza indirmek için her ay vergi veriyoruz. Nereye harcandığını bilmiyoruz"

Evrensel'i Takip Et