08 Ocak 2020 14:44

Nurcan Arslan’ın katilinden bildindik savunma

Nurcan Arslan'ı silahla katleden Abdullah Melih Barış’ın yargılandığı davaya devam edildi. Sanık Arslan'ın psikolojisinin bozuk olduğuna dair savunması dikkat çekti.

Fotoğraf: MA

Paylaş

Arkadaşlık teklifini reddeden Nurcan Arslan'ı silahla katleden Abdullah Melih Barış’a verilen müebbet hapis cezasının Yargıtay tarafından bozulmasının ardından Bakırköy 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya devam edildi. Sanığın duruşmada Arslan’ın bir yakının DHKP-C üyesi olduğuna dair belge sunmak istemesi dikkat çekti. Arslan’ın avukatı ise mahkemenin daha önceki tutumunda ısrar edip sanığa “tasarlayarak öldürme” suçundan ceza vermesini istedi.

İstanbul Küçükçekmece'de 2016 yılında arkadaşlık teklifini reddeden Nurcan Arslan'ı silahla katleden Abdullah Melih Barış yargılandığı ve dün "hava muhalefeti" gerekçesiyle ertelenen duruşma görüldü. Barış'a verilen müebbet hapis cezasının Yargıtay tarafından bozulmasının ardından Bakırköy 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada sanık ve avukatları hazır bulunurken, Arslan'ın yakınları, kadın örgütleri temsilcileri ile çok sayıda kişi de yer aldı.

Duruşma öncesi adliye önünde Arslan'ın yakınları, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Hüda Kaya, kadın örgütleri ile çok sayıda kişinin katılımı ile basın açıklaması yapıldı. "Dün Özgecan bugün Nurcan, yarın Nurcan, yarın hangi can..." pankartının taşındığı ve "Erkek adalet değil gerçek adalet" sloganlarının atıldığı basın açıklamasında konuşan Arslan'ın kız kardeşi Gülcan Arslan, yargının katledilen kadınların haklarını korumaya dönük karar ermesini istedi.

Daha sonra mahkeme salonuna geçildi. Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada ilk olarak sanık Abdullah Melih Barış söz aldı. Yargıtay’ın kararını hatırlatan mahkeme heyeti, sanığın karara ilişkin düşüncelerini sordu. Daha önce verdiği savunmasını tekrarlayacağını belirten sanık, mahkemeye Nurcan Arslan'ın köylüsü olan yakın bir tanıdığının DHKP-C üyesi olduğu gerekçesiyle yargılandığına dair belgeleri sunmak istediğini ifade etti.

"ANİ DEĞİL TASARLAYARAK ÖLDÜRME"

Ardından söz alan Arslan’ın avukatlarından Gülhan Kaya, sanığın kendini aklamak için soruşturmadan kovuşturma sürecine kadar yalan, alakasız, hayali iddia ve savunmalarda bulunduğunu belirterek, Arslan için mahkemenin emsal karar vermesini istedi. Yargıtay'ın niyet okuma ile tasarlayarak öldürme olayını görmediğini belirten Kaya, cinayetin ani kast değil, tasarlayarak öldürme olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Kaya, sanığın tasarlayarak öldürme suçunda bulunduğuna dair şunları söyledi: “Karşımızda bir muhtar duruyor. Kendisi Tokat'tan İstanbul'a tam da Nurcan'ın doğum gününe iki gün kala geliyor. Yine katliamın plazada yaşanması akıllara Şule Çet katliamını getiriyor. Failler plazayı katliamın delillerini yok etmek üzere özellikle seçiyor. Ayrıca Nurcan'ın sanık tarafından devamlı tehdit edildiği mahkemelerde dinlenen tanıklarla net bir şekilde ortaya konulmuştur. Yine sanık 'bu silahı daha önce bir yerde kullandın mı?' sorumuza 'silahı kullanmaya daha önce hiç ihtiyacım olmadı' diye cevap vermiştir. Silahın o gün yanında olmasının ve katliam aracı olarak kullanması da bu tasarlamanın bir parçası olarak karşımızda duruyor. Katledilen kadınların aslında büyük çoğunluğu tam da Nurcan gibi tekliflere hayır dediği için katledildiler. Mahkemenizden erkeği değil, kadını korumasını istiyoruz. Tasarlayarak öldürme olayı çok açık nettir. Burada bulunan kadınların hepsi sizden Yargıtay'ın kararına karşı emsal bir karar vermenizi bekliyor."

Sanık avukatı ise mahkemeden davaya konu olan tanıkların dinlenmesi talebinde bulundu.

BİLİNDİK SAVUNMA

Daha sonra mahkeme başkanı sanığa son savunmasını yapması için söz hakkı verdi. Sanık, "Ruhsatsız tabancamı Tokat'tan İstanbul'a getirmemin nedeni evde çocuklarımı olası tehlikelerden korumaktır. Psikolojik nedenlerden dolayı bana ruhsatlı silah verilmemiştir zaten. Benim ruhsatlı silahım yok. Doğum günü tarihini bilmiyorum. Adli Tıp Kurumunun sağlığıma ilişkin verdiği 'sağlam raporu' gerçeği yansıtmamaktadır. Psikolojik sorunlarım var. Yaşananlardan pişmanım. Tahliyemi talep ediyorum" savunmasında bulundu.

Mahkeme heyeti davaya konu olan tanıkların yeniden dinlenmesi için duruşmayı 17 Nisan’a erteledi. (İstanbul/MA)

ÖNCEKİ HABER

Ahmet Atakan için yapılan yürüyüş fezleke konusu oldu

SONRAKİ HABER

Irak: Çalışma izni var ama mesleki belge tanınmıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa