Tersane işçisinin mektubu: Bu harcamalar kimin cebinden çıkıyor?
Tuzla'dan bir tersane işçisi Türkiye'nin dış politikasının işyerlerine yansımalarını yazdı.
(Arşiv) Fotoğraf: Pixabay
Tersane işçisi
Tuzla-İstanbul
Yine bir öğle yemeği molasında, ülkemizin ekonomik durumunu ve dış politikasını konuşuyoruz.
Arkadaşımız İsmet, “Bizim Libya’da ne işimiz var anlam veremiyorum. İç savaş var, biz bir tarafla mutabakata varıyoruz. Bizim evlatlarımızın orada ne işi var? Ekonominin durumu ortada, insanlar iş bulamıyor. Sen ülkeni kalkındırsana kardeşim. Güvenlik diyorlar, neyin güvenliği? Sen barış eksenli politika yürütürsen kim senden ne isteyecek?” diyor.
Mustafa ise şunları söylüyor: “Neyin güvenliği kardeşim? Madem bir şey yapıyorsunuz, doğru düzgün gerekçeler bulun. Yani bildiğin halkı aptal yerine koymaya çalışıyorlar. Sırf kendi siyasi ve ekonomik sıkışmışlığı yüzünden, ekonominin, işsizliğin üzerini örtmek için sınır operasyonları yapılıyor.”
Murat ise “ABD Kasım Süleymani’ye suikast gerçekleştirdi hemen altın ve doların yukarıya doğru çıktığını gördük. Biz ekonomik olarak dışa bağlı ülkeyiz. ABD İran’la ticareti kesin dediği zaman uymazsak yine yaptırım uygulayacak. O zaman ne olacak. Ki zaten İran’la ilişkileri kesmek de zor, onlarla da başka anlaşmalar var. Böylesi karmaşık durumda Libya’ya asker gönderiyorsun. Olan yine bize olacak, vergi üzerine vergi ödüyoruz. Zam üzerine zam yapıyorlar” diyor.
Ali de şunları söylüyor: “İnsanlar bir bir intihar ediyor. Daha iki gün önce genç bir üniversite öğrencisi intihar etti. Yine Üsküdar Belediyesinde atılan işçi intihar etti. İnsanların gelecek kaygıları var. Ne kadar kriz yok derlerse desinler insanlar iliklerine kadar hissediyor. Asgari ücrete 300 lira zam yapıldı. Ve biz Libya’ya asker gönderiyoruz. Kimden çıkıyor bunların parası? Muhalefet desen doğru düzgün işini yapmıyor.”
Ziya ise daha önceden AKP’ye oy veren bir arkadaşımız: “Ben önceden oy veriyordum ama son yaptıklarını gördüm ya oy vermem artık. AKP korkuyor, sarsılıyor ve gücümü nasıl toplarım hesabına girmiş şu an. Ve bu yüzden insanların mili duyguları ve inançları üzerinden siyaseti artırıyor. ABD-İran meselesi, Libya meselesi, bunların hepsi bizi ekonomik olarak etkileyecek sorunlar.”
Adem ise “Baştaki politikacılar ne yaparsa yapsın ben bilirim ki hep kendi çıkarlarını düşünürler. Kanal İstanbul diyorlar, daha başlamadan Katarlı zenginlere satış yapıyorlar. Bugün Libya’ya bizim evlatlarımız gidiyor. Ölecek olan zenginler değil. Zengin daha zengin olacak. Halkı düşünen var mı? İşsizliği, tersanelerde ölen işçileri, intihar edenleri... Varsa yoksa beka sorunu” diyor.
'Pekin Adamı’nı kim kaybetti?
Marx’ın vampirleri ve medyanın yeni sermayedarları
Selefi Ebu Hanzala in, demokrasi ve laiklik out!
Okan Buruk muhafazakarlığına devam ediyor hâlâ
Esame listesi skandalından vali beye…
Erol Toy’un ‘İmparator’u ve ‘Arçelik’
Kayyım
