Hindistan'da tüm zamanların en büyük grevi Modi hükümetini sarstı
Endüstrinin yanı sıra bankalardaki, limanlardaki, ulaşım hizmetlerindeki, devlet dairelerindeki kamu çalışanları, çiftçiler ve tarım işçileri iş bıraktı.
İLGİLİ HABERLER
Hindistan'da milyonlar hükümet politikalarına karşı grevde
Hindistan'ın Bengaluri kentinde 30 bin kadın sağlıkçı eylemde
Hindistan, 8 Ocak’a Modi hükümetinin ekonomi politikalarını ve ayrıştırıcı siyasetini protesto etmek üzere sokaklara çıkmak; tahmini olarak 250 milyon işçi, çiftçi ve tarım emekçisi ile birlikte tüm zamanların en büyük grevine tanıklık etmek için uyandı.
Farklı eyaletlerden gelen haberler grevin ülkenin çelik, kömür gibi madencilik, savunma üretimi, liman ve rıhtımlar, petrol ve doğal gaz, telekomünikasyon, enerji üretimi gibi büyük kamu sektörlerinde gerçekleştiğini bildirdi. Ayrıca özel sektördeki işçilerle birlikte, enerji ve diğer pek çok sektör de grevdeydi.
Ulaşım hizmetleri de grevden etkilendi. Ülke çapında kamyonlar, otobüsler, triportörler ve taksiler yollardan çekilirken, demir yolu işçileri de protesto gösterileri düzenledi. Batı Bengal, Bihar, Punjab gibi pek çok bölgede demir yolu hizmetleri protestocular tarafından engellendi. Birkaç eyalette protestocular polisle karşı karşıya geldi.
TARIM İŞÇİLERİ VE ÖĞRENCİLER DE KATILDI
175’den fazla organizasyonun oluşturduğu bir çatı platform olan AIKSCC’nin çağrısıyla, tarım dışı kesimdeki işçilerle birlikte, yüzbinlerce çiftçi ve tarım işçisi protestolar gerçekleştirirken; kırsal bölgelerde, yaklaşık 480 ilçede gösteriler ve trafik kesintileri görüldü.
60’ın üzerinde üniversite ve enstitü ile onlara bağlı kolejlerdeki öğrencilerin de dersleri boykot ettikten sonra protesto yürüyüşlerine katıldıkları gözlemlendi.
Protesto grevlerine, 10 merkezi sendikanın ortak platformu tarafından çağrı yapılmıştı. Yalnızca RSS (Hindu milliyetçisi paramiliter bir örgüt) ile bağlantılı BMS (Hindistan İşçileri Birliği) grevlere katılmayı reddetti. Ancak bu sendikanın dışarıda kalması "eşi benzeri görülmemiş" olarak tanımlanan greve katılımda herhangi bir fark yaratmış gibi görünmüyor. Destek düzinelerce bağımsız federasyon ve sendika tarafından genişletildi.
175 çiftçi ve tarım işçisi organizasyonundan oluşan ortak bir platform da ayrıca desteği büyüttü ve tarım bölgelerinde eş zamanlı bir grev çağrısında bulundu. Hükümet, idareye ve kamu sektöründe çalışan personellere greve katılmayıp işlerine devam etmeleri ile ilgili bir uyarı yayınlamıştı. Ancak bu açık bir şekilde reddedilmiş görünüyor.
GENEL GREVİN TALEPLERİ NELER?
Greve çıkan işçi ve çalışanların talepleri arasında asgari ücretin yükseltilmesi, artan fiyatların dizginlenmesi, aşırı işsizliği frenleyecek politikalar, iş kanununda yapılan saldırganca değişikliklerin geri çekilmesi, kamu sektörü satışlarına son verilmesi, sözleşmeli ve geçici işin kontrol altına alınması var.
Çiftçiler ve tarım işçileri, ürünler için daha iyi bir fiyat, ücretlerde artış, tam borç feragati talep ediyorlar. İşçiler ve çiftçilerin diğer öne çıkan talepleri ise şöyle; toplumsal vatandaşlık yasasının çekilmesi, hükümete karşı protesto edenler ve azınlıklar üzerindeki saldırılara son verilmesi, Anayasal hükümlerin tahrip edilmesinin son bulması. Sendikalar ayrıca Jamia Millia Islamia, Jawaharlal Nehru Üniversitesi, Aligarh Muslim Üniversitesi ve Jadavpur gibi yerlerde son zamanlarda öğrencilere yönelik gerçekleşen saldırıları kınadı.
Grev ve protesto eylemleri, Modi Hükümetinin, insanlardan vatandaşlıklarını kanıtlamalarını isteyen -ki bu azınlık Müslüman topluluğu hedef alan örtülü bir amaca sahip- son zamanlardaki davranışları nedeniyle yüksek bir yoğunluk yakaladı. Bu, geçtiğimiz ay boyunca kitlesel protestolara yol açtı ve ülkedeki ekonomik sıkıntıyla birleşen öfke, grevde ifadesini buldu.
ÖFKEYİ KÖRÜKLEYEN EKONOMİK SIKINTILAR
Hindistan Ekonomisini İzleme Merkezinin tahminine göre, çoğunluğu gençlerden oluşan 70,3 milyondan fazla insan şu anda işsiz. Bu muhtemelen Hindistan halkının şimdiye kadar gördüğü en büyük işsiz ordusu. 2019 yılının aralık ayında işsizlik oranı yüzde 7.7 olarak gerçekleşirken, kentsel bölgelerde bu oran yüzde 8.9 dolaylarında daha yüksekti.
Aynı zamanda, Modi hükümeti, geçen yıla göre yüzde 25 artışla ve 214 bin ton tahıl stoklama standardının iki katından fazla bir şekilde, 2018 yılının aralık ayında yaklaşık 567 bin ton olan tahıl stoğu kayıtlarına sahipken; son bir yıl içinde buğdayın perakende fiyatı yüzde 56, buğday unununki yüzde 26 ve pirincin ise yüzde 14 kadar arttı.
Endüstri ve tarım işçilerinin uzun süredir devam eden insana yaraşır bir asgari ücret talepleri, dört yılı aşkın bir süredir hükümet tarafından dikkate alınmıyor. Aslında, iş kanunlarındaki değişiklikler, hükümetin, çalışma saatlerinde artışa olanak sağlayacağı fakat yasal seviyeyi düşük tutarak işverenlerin maaşları kendilerinin belirlemesine izin vereceğinin sinyalini vermişti.
HÜKÜMET ŞİRKETLERE SORGUSUZ SUALSİZ BOYUN EĞİYOR
Modi hükümetinin, ülkedeki emekçi insanların seslerini görmezden gelirken kurumsal önde gelenlere ve küresel şirketlere sorgusuz sualsiz boyun eğmesine karşı geniş çaplı bir hoşnutsuzluk ve öfke söz konusu. Hükümet, yalnızca, kurumlar vergisini azaltmak ve büyük endüstrilere devasa imtiyazlar vermekle kalmadı; ayrıca, kömür, savunma imalatı ve demiryolu taşımacılığı gibi birkaç sektörü özel ve hatta yabancı sermayeye açtı.
Bereketli hasada rağmen kırsal bölgelerde, tarım işçilerinin ücretleri geçtiğimiz iki yıl boyunca neredeyse durağan kaldı. Çiftçiler, devamlı olarak protestolar gerçekleştirdiler ve yoksullaştırılmaktan kendilerini kurtarabilmek için tedarik sisteminin güçlendirilmesini ve destekleme fiyatında artış talebinde bulundular. Ülkedeki çiftçilerin yarısından fazlası borçluyken ve aşırı intiharların ardındaki esas sebep olan borç ile birlikte, tam borç feragati talebi de tekrar tekrar gündeme getirildi. Ancak Modi hükümeti gereken fiyat seviyelerini zaten vermiş olduğunu iddia ederek çiftçileri kandırmaya devam ediyor.
28 YILDA 19 GREV: MÜCADELE DEVAM EDECEK
8 Ocak’ta gerçekleşen bu grev, Modi’nin rejimi sırasında işçiler tarafından gerçekleştirilen ülke çapındaki dördüncü grevdi. Daha önceki üç grev 2 Eylül 2015, 2 Eylül 2016 ve 8-9 Ocak 2019’da gerçekleşmişti. Bunların haricinde, birkaç sektörel eylemler de gerçekleşmişti: Birkaç üretim biriminin özelleştirilmesi üzerine demiryolu işçileri tarafından protestolar; 41 savaş gereçleri fabrikasından yüz binden fazla işçinin grevi; yüzde 100 doğrudan dış yatırıma karşı kırk yüz bininin üzerinde kömür işçisinin grevi; 10 kamu sektörü bankasının birleştirilmesine karşı banka çalışanları tarafından yapılan grev; BPCL ve HPCL’nin tüm rafinerilerinde pazarlama ve boru hattı işçilerinin özelleştirme karşıtı grevi vb. Eylemlerin gerçekleştiği diğer sektörler arasında savunma, inşaat ve ulaşım da yer almakta.
İlginç bir nokta şu ki ülkede 28 yıl önce başlayan neoliberal ekonomi politikalarının uygulanmasından beri, işçiler birçok haksız ve sert politikayı geri püskürtmek için 19 kez greve gitti. Benzer bir şekilde, çiftçiler ve tarım işçileri parlamentoda mitingler de dahil olmak üzere kitlesel hareketler gerçekleştirdiler.
Son yıllarda, üniversite öğrencileri harçların yükselmesine, demokrasideki kısıtlamalara ve son zamanlarda polisin zulmüne karşı propaganda yapıyorlar. Öğrenciler, ayrıca, geçen ay boyunca Vatandaşlık Değişiklik Yasası/Ulusal Nüfus Kaydı/Ulusal Vatandaş Sicili’ne karşı protestolara katılmışlar ve öncülük etmişlerdi.
Bu yüzden, 8 Ocak 2020’nin mühim grevi, tüm bu akışların bir yakınsamasını temsil ediyor ve gelecek günlerde daha geniş mücadelelerin vaadini taşıyor.
MAHARAŞTRA EYALETİNDE İŞÇİLERİN BİRLİĞİ ÖNE ÇIKTI
Hindistan’ın en sanayileşmiş eyaleti olan Maharaştra’da işçilerin birliği dikkat çekiciydi. Ağırlıklı olarak tüm sanayileşmiş şehirlerde nüfuz sahibi olan 26 sendika da greve katıldı.
Çarşamba günü sabahında, çoğunluğunu Sosyal Sağlık Aktivisti (ASHA) işçilerinin ve sendikalı banka çalışanlarının oluşturduğu binlerce işçi, Mumbai’de Azad Meydanı’nda bir araya geldi.
Sendika lideri MA Patil grevle ilgili şu açıklamada bulundu:
"Hakkımız olan şeyi almak için buradayız. Ayrıca ciddi bir enflasyon sorunu var. ASHA ve Anganwadi çalışanları ülke çapımda işçilerin davasını destekliyor"
Özel banka çalışanları da büyük bir sayıyla gösterilere katıldı. Banka çalışanı ve sendika lideri olan Vishwas Utagi, “Son dört yılda, banka çalışanları kariyerlerinin en kötü zamanlarından birini gördüler. Bu yüzden ulusal çapta banka çalışanları arasında bir öfke var” dedi. Ağırlıklı olarak araç hangarı ve demiryolu işçileri de greve katılım gösterdi.
BAŞKENTTE VE ÇEVRESİNDE ÜRETİM TAMAMEN DURDU
Delhi Başkent bölgesinde, binlerce işçi ulusal çaplı grevin bir parçası olarak iş bıraktı. Sonuç olarak, ulusal başkentteki ve çevresindeki fabrikalarda üretim sıfıra indirildi.
Ghaziabad bölgesinin Sahibabad endüstriyel alanında, küçük ve orta ölçekli binlerce işetmede üretim ciddi şekilde etkilendi. Grevden etkilenenler içinde, çalışanları arasında ‘milli varlıklar’ın stratejik satışına karşı protesto eden ve bütün olarak iş bıraktıkları gözlemlenen bir kamu sektörü girişimi olan Central Electronics Limited (CEL)’da vardı.
Benzer talepler kuzey Delhi’deki Wazirpur, Narela, Bawana, Jahangirpuri ve doğu Delhi’deki Patparganj, Shahdara’daki fabrikalarda da yükseldi. Sendikaların önderliğinde mitingler düzenlendi.
Gurugam-Manesar-Bawal endüstriyel kuşağında yüzlerce işçi öfkelerini göstermek üzere sokaklara çıktı.
(NewsClick'te yayımlanan "Largest Ever Strike in India Shakes Up Modi Govt" başlıklı yazıyı çeviren: Mert Demir)
Evrensel'i Takip Et