15 Ocak 2020 17:01
Son Güncellenme Tarihi: 16 Ocak 2020 09:49

HDP İstanbul il binası önünde ateş açan saldırgan iki gün boyunca keşif yapmış

HDP İstanbul il binası önünde havaya 7 el ateş açan Mehmet Salih Kıstak adlı kişinin iki gün boyunca parti binasına geldiği ve ısrarla il eş başkanıyla görüşmek istediği ortaya çıktı.

Fotoğraf: MA

Paylaş

HDP İstanbul İl Örgütü önünde havaya ateş açan Mehmet Salih Kıstak adlı saldırganın, iki gün boyunca parti binasına geldiği ve ısrarla il eş başkanla görüşmek istediği ortaya çıktı. HDP çalışanları, saldırganın iki gün öncesinde içinde Kur’an ve Türk bayrağı olan bir kutuyla geldiğini söyledi. HDP İzmir İl Örgütü de basın açıklaması yaparak saldırıyı kınadı.

Halkların Demokratik Partisinin (HDP) İstanbul Beyoğlu’daki il binasına silahlı saldırı düzenlenmişti. Saat 15.00 sularında bina önüne giden ve isminin Mehmet Salih Kıstak olduğu öğrenilen kişi önce havaya 7 el ateş etmiş, ardından HDP ile aynı sokakta bulunan İlçe Emniyet Müdürlüğüne gitmişti. HDP’nin şikayetçi olduğu saldırgan İl Emniyet Müdürlüğünde gözaltında tutuluyor. HDP çalışanları, saldırganın iki gün öncesinde içinde Kur’an ve Türk bayrağı olan bir kutuyla parti binasına gelip, ısrarla il eş başkanıyla görüşmek istediğini anlattı.

"ATEŞ ETTİKTEN SONRA ELİNİ KOLUNU SALLAYARAK GİTTİ"

Mezopotamya Ajansından (MA) Ferhat Çelik’in haberine göre, saldırganın 13 Ocak'ta il binasına geldiğini söyleyen HDP’li Sultan Abul, "Saldırgan buraya geldi ve il başkanlarını görmek istediğini söyledi. Ben de toplantıda olduklarını söyledim. Bana toplantının ne zaman biteceğini söyledi. Ben de belli olmadığını söyledim. Salona buyur ettim. Geldi oturdu, çay verdim, çayını içti. Bana çayın güzel olduğunu ama kahve de istediğini söyledi. Ben de kahve yaptım verdim. Onu da içti. Israrla başkanı görmek istediğini söyledi. Elinde bir kutu vardı ve içinde bayrak ve Kur’an olduğunu, onu başkanlara getirdiğini söyledi. Yaklaşık iki saat oturdu. İlk başta onunla Kürtçe konuştum. Ama bana Kürtçe bilmediğini Türk olduğunu ve AKP’li olduğunu söyledi. Ben de ‘İster AKP’li ister CHP’li ister HDP’li bizim için fark etmez’ dedim. Ardından yukarı çıkarak arkadaşlara böyle birinin geldiğini söyledim. Onlar da gelip onu yukarı çıkardılar. Bugün geldi silah sıktı ama sanki hiçbir şey yapmamış gibi elini kolunu sallayarak çekip gitti. Bize yakın karakol var. Karakolun oraya kadar da gitti. Kimse ne yaptın diye söylemedi. Arkadaşımız gitti polislere durumu anlattı, tutun dedi. Öyle gözaltına alındı" dedi.

"POLEMİK YARATMAYA ÇALIŞTI"

13 Ocak Pazartesi günü Sultan Abul’un şüpheli şahsın parti binasına geldiği bilgisini verdiği parti yöneticilerinden Mehmet Tayyip Aslan ise aşağıya inip gelen şahısla görüştüklerini söyledi. Şahsın "Kayseri’den geldim" dediğini aktaran Aslan, "Saldırgan daha önce başkalarıyla HDP hakkında konuştuğunu onların ‘HDP’ye bir parça girersin bin parça çıkarsın’ dediklerini söyledi. Biz de HDP’nin böyle olmadığını, HDP’nin tüm Türkiye’de yaşayan halkların sesi olma iddiasında olduğunu söyledik. Şahsa çay ikram ettik, çay içerken o esnada bir poşetin içerisinde bir kutuyu gösterdi. Kutunun içerisinde bir tane Kuran-ı Kerim bir tane de Türk bayrağı vardı ve bize getirdiğini söyledi. Biz de ‘Sen bize getirdiysen biz de senin hediyeni kabul ediyoruz’ dedik ve teşekkür ettik. Kendisine ne bayrakla ne de Kuran-ı Kerim’le herhangi bir sorunumuzun olmadığını söyledik. Sohbetimizde genellikle bizi polemiğe çekmeye çalışıyordu. Biz de bizim siyasi bir parti olduğumuzu, bizim Türkiye’de ne Kürdü, ne Türkü, ne Çerkezi ne de Alevisiyle bir derdimizin olmadığını, toplumsal bir yapıya sahip olduğumuzu, toplumun her kesimini temsil eden ve Türkiye’nin sesi olmaya çalıştığımızı vurguladık” diye belirtti.

"ISRARLA EŞ BAŞKANLARLA GÖRÜŞMEK İSTİYORDU"

Şahsın ısrarla il eş başkanlarıyla görüşmek istediğini dile getiren Aslan, "Başkanlarımızın toplantıda olduğunu belirttik. 2 saate yakın oturdu. Şahsı yolcu ederken bize teşekkür etti. ‘Sizin böyle olduğunuzu bilmiyordum. Sizi böyle anlatmıyorlardı’ dedi. Biz de HDP’nin kendisine yanlış anlatıldığını ifade ettik. Ondan sonra çekip gitti. Arkadaşlarımız 14 Ocak Salı günü şahsın tekrar çay içmeye geldiğini söylüyor. Bu şansın karanlık güçler tarafından bu eylemi gerçekleştirmek için gönderildiğini ve hazırlıklı geldiğini gösteriyor. Ama bize Kayseri’den geldiğini söylüyor. Kayseri’den gelse bile bunun bilinçli bir eylem olduğunu, Türkiye halklarını ve HDP kitlesini birbirine karşı getirmeye çaba gösteren anlayışın, bir zihniyetin sonucunu olduğunu söyledik” dedi.

"BİR İKTİDAR PLANI OLDUĞUNU BİLİYORUZ"

Partilerine dönük daha önce buna benzer provokasyonların çokça yaşandığını hatırlatan HDP İl Eş Başkanı Erdal Avcı, bunlar sonucunda yaşamını yitirenlerin olduğunu söyledi. Bu provokasyonların bireysel olmadığını, bir devlet politikası olduğunu dile getiren Avcı, şunları söyledi:

"Bu saldırının da iktidarın muhalefeti bastırmak için belirli çevreler tarafından hazırlanan bir plan olduğunu biliyoruz. Bu saldırı bizleri yıldırmak, partimiz üyeleri ve çalışanları üzerinde bir korku yaratmak ve onları caydırmak için yapılmıştır. Öteden beri uygulanan bir politika sonuç vermeyecektir. Bunlar faydasız, nafile ve ülkenin sürekli gerilmesine, şiddet ortamından kurtulmamasına dönük çok kirli bir savaş politikasıdır.

Bu saldırı aynı zamanda son dönemlerde iktidarın ve yetkililerin partimizi sürekli hedef haline getirmesinden kaynaklanan bir saldırıdır. Siyasi iktidarın partimizi hedef haline getirmesi aslında bizim çok doğru yolda olduğumuzu, doğru sözler söylediğimizi, doğru politikalar ürettiğimizin de bir kanıtıdır. Çünkü meyve veren ağaç taşlanıyor.

Saldırıyla bizi durdurmaya çalışıyorlar ama bizler bütün çalışmalarımıza ara vermeden sürdüreceğiz. Bu şahıs hakkında suç duyurusunda bulunduk. Bu tip saldırıların bizi çalışmalarımızdan caydıracak ne gücü var ne de bizim buna niyetimiz var"

SALDIRI SONRASI AÇIKLAMA: İKTİDARIN KIŞKIRTMALARI SONUCUDUR

HDP'ye yönelik saldırının ardından HDP yöneticileri, milletvekilleri ve üyeleri tarafından il binasının önünde yapılan açıklamada, "Tüm demokrasi güçlerini HDP ile yan yana durmaya çağırıyoruz" denildi. Açıklamada söz alan HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Azad Barış, "Yeni bir kötülükle, kötülüğün yeni bir türüyle karşı karşıya kaldığımız için bu açıklamayı yapmak durumunda kaldık" dedi.

HDP İstanbul İl Eş Başkanı Elif Bulut, "İl binamızda faaliyetlerimizi sürdürürken bir ses duyduk. Ben de o sırada tam girişteki odada bir görüşme yapıyordum. Sesi duyup dışarı baktığımızda bir kişinin il binamıza dönük bir şekilde havaya ateş açtığını gördük. Çok kötü bir sonuç da olabilirdi. Elindeki silahla binanın içine de ateş açabilirdi” ifadelerini kullandı. Bulut; “Biz siyasal bir partiyiz, yapmış olduğumuz tüm demokratik çalışmalar politik faaliyetlerimizin sonucudur. Faaliyetlerimizin kendilerinin önünü kestiğini düşünen iktidar bloğunun bize karşı kurduğu söylemler insanları kışkırtmaya dönüktür. Bu eylem de bunun sonucudur” dedi.

İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu ise HDP’nin özgür bir şekilde siyaset yapamadığı yerde hiç kimsenin özgür olamayacağını belirterek; “Biz bu saldırıları daha önce de gördük. Defalarca bu çeşit saldırıların karşısına dikildik, milletvekillerimiz, sözcülerimiz bu saldırıların mağduru oldu, hayatlarını kaybedenler oldu. Şimdiye kadar hiçbir yerde diz çökmedik. Bu çeşit saldırıları bize yöneltenler diz çökmeyeceğimizi gayet iyi biliyorlar. O yüzden bu saldırı bizi korkutmak bizi geriye püskürtmek için yapılmış bir saldırı değildir. Bu saldırının açık bir adresi var. Siyasal iktidar sıkıştığı yerde, kendi tabanında bile kaybetmeye başladığı yerde ülkenin coğrafyasını, buradaki siyaset zeminini başka bir zemine kaydırmak istiyorlar” ifadelerini kullandı.

HDP İZMİR İL ÖRGÜTÜ: BU SALDIRILARI PÜSKÜRTECEĞİZ

HDP İzmir İl Örgütü üyeleri, Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde bir araya gelerek saldırıyı kınadı.

Yapılan açıklamayı okuyan HDP İl Eş Başkanı Kadir Baydur, "Bu saldırı sıradan değildir, her gün partimize yönelik geliştirilen nefret söylemi ve partimizi hedef gösteren açıklamalar bu saldırıya zemin hazırlamıştır" dedi.

Parti çalışmalarının iktidar bloğunun siyasetini deşifre etmesi nedeniyle planlı bir şekilde hedef haline getirildiklerini ifade eden Baydur, "Bilinmelidir ki bu tür saldırılar demokrasiye, barışa ve bir arada yaşama iradesine vurulan bir darbedir. Kimler ve hangi odaklar tarafından planlanıyorsa bu yoldan dönülmelidir. Bu tür saldırıların amacı yöneticilerimizi ve halkları korkutmak ve sindirmektir" diye konuşan Baydur, tüm demokrasi güçlerini HDP ile yanyana durmaya çağırarak " Hep birlikte bu saldırıyı püskürteceğiz ve mutlaka kazanacağız. HDP olarak üzerimize düşen tüm sorumlulukları almaya hazırız" diye konuştu. (HABER MERKEZİ)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

CHP'li belediye başkanları Kanal İstanbul'un övüldüğü toplantıyı terketti

SONRAKİ HABER

“Fabrikaların bacalarının tütmesi için metal işçilerinin hakları verilsin”

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa