Sağlık Bakanı: Grip vakalarında geçen yıla göre değişen bir oran yok
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca: İlaçla ilgili takip sistemimiz güçlü olduğu için ciddi sorun yaşamıyoruz.
Fotoğraf: AA
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk oldu.
"Son dönemde grip vakalarında artış gözleniyor. Türkiye'de bir grip salgını var mı? Talep artışından dolayı grip tedavisinde kullanılan ilaçlara erişimde sorun yaşanıyor mu?" sorusuna Koca, "Grip vakalarında bu yıl geçen yıla göre değişen bir oran söz konusu olmadı." yanıtını verdi.
Koca, tedavinin hekim tavsiyesiyle yapılması gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Piyasada yer yer 'grip ilaçlarının olmadığı' şeklinde birtakım haberler oldu. Buradan çok net söylüyorum, şu an piyasada 350 bin kutu şurup, 700 bin kutu tablet formu ve 600 bin de Sağlık Bakanlığı depolarında olmak üzere 1 milyon 650 bin kutu ilacımız var. Ayrıca ilgili firma ile de görüşerek 200 bin kutu yine piyasaya verildi. Ay sonuna kadar da 1 milyona tamamlanması şeklinde konuşuldu. Bu anlamda herhangi bir ilaç sorununun olmadığını çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu konuda herhangi bir tereddüt içinde asla vatandaşımız olmasın."
Şu anda mevsimsel gribin yarısında "H1N1" ajanının etkili olduğunun bilindiğini dile getiren Koca, "Bu anlamda artık 'domuz gribi' adlandırmasını yapmıyoruz, rutin, mevsimsel bir grip ajanının olduğunu biliyoruz. Tedirgin olmaya gerek yok." dedi.
"İLAÇLARIN TAKİBİNİ YAPIYORUZ"
"Grip ilaçlarının eczanelerde bulunmadığı söyleniyor. Bu konuda değerlendirmeniz nedir?" sorusuna Bakan Koca, "İlaçla ilgili bir sıkıntımız yok. Özellikle bizim İlaç Takip Sistemi adını verdiğimiz, kendi yazılımımız olan, çok etkili ve güvenilir kullandığımız bir sistemimiz var. Buradan biz ilaçların ne kadar olduğunu, nerede eksiğimiz olduğunu görebiliyoruz. Üreticiden eczaneye kadar takibi çok rahatlıkla yapabiliyoruz." cevabını verdi.
KORONA VİRÜSÜ
Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıkan Korona virüsüyle ilgili olarak da “Bizde şu an herhangi bir hastanın hatta riskli hastanın olmadığının altını özellikle çizmek istiyorum." dedi.
Çin'in Wuhan şehrinden Türkiye'nin hava yolu şirketlerinin seferi bulunmadığını ancak Çin hava yollarının haftada 3 defa sefer yaptığını anlatan Koca, "Hudut ve Sahiller Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğümüzün bu noktada ilk günden itibaren yoğun bir gayreti var." diye konuştu.
Havaalanlarında denetleme merkezleri ve karantina odaları bulunduğunu söyleyen Koca, "Gelen hastaların ateş, öksürük ve nefes güçlüğü olma durumunda arkadaşların, sağlık ekibinin özellikle denetim yaptığı, riskli bir hastayı da karantina odamıza alıp özel ambulansla belirlenen hastaneye götürülmesi şeklinde bizim şu an bir hazırlığımız var." ifadelerini kullandı.
Bakan Koca, daha önce de benzer bir durum olarak SARS gribi vakalarının ve termal kameraların devrede olduğu dönemlerin yaşandığını hatırlatarak, "Şu an Dünya Sağlık Örgütü termal kamerayı Türkiye için önermiyor ama bu anlamda da termal kamera dahil bütün hazırlıklarımızı yaptığımızı özellikle söylemek istiyorum. Tedirgin olunmaması, bu anlamda tedbirlerin alındığını, şu an Türkiye için herhangi bir riskin söz konusu olmadığını özellikle belirtmek istiyorum." dedi.
ABD'de de dün itibarıyla bir vakanın görüldüğünü hatırlatan Koca, "Bizim özellikle bölgesel, bir bölgeden kaynaklanan, Türkiye'de herhangi bir risk taşımadığını bildiğimiz özellikle transportta geçişle bunun taşınabilir olduğunu bildiğimiz, bununla ilgili de Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğümüz 7/24 saat, gece gündüz, cumartesi pazar demeden aktif, hem liman hem de havaalanında yakın takip içerisinde. Dünya Sağlık Örgütünün bu anlamdaki önerilerini de hemen devreye sokmak noktasında bir gayret içerisindeyiz. Termal kameralar dahil olmak üzere hazırlıklarımızı yaptık ama şu an buna ihtiyaç olmadığı Dünya Sağlık Örgütü tarafından söylendi." değerlendirmesinde bulundu.
Kahvaltı yapılıp yapılmamasıyla ilgili görüş farklılıklarının hatırlatıldığı Koca, Dr. Mehmet Öz'ün "kahvaltı yapmayın" açıklamasını değerlendirdi.
Koca, kahvaltının Türk toplumu için son derece önemli olduğunu belirterek, "Önemli bir beslenme kaynağı olduğunu ve her geçen gün bu anlamda da geleneksel kahvaltı kültüründen uzaklaştığını da biliyoruz. Ama beslenme için özellikle çocuklar için son derece önemli olduğunu ve Türk toplumunun yüzde 85 oranında kahvaltı yaptığını biliyoruz." diye konuştu.
Kahvaltının dikkat ve zihin açıcı olma özelliğine vurgu yapan Koca, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kahvaltıda bol şekerli, bol karbonhidratlı beslenmekten ziyade çünkü devamında kan şekerinin düşüklüğüne sebep olduğunu biliyoruz, daha çok dengeli bir beslenmenin özellikle çocuklar için sütün mutlaka bulunması, hiç olmazsa peynir ve yoğurt gibi, yumurta gibi ve meyve çeşitleri gibi daha dengeli, zengin bir beslenmenin doğru olduğunu söylüyoruz. Aşırı şekerli ve aşırı karbonhidratlı bir kahvaltıdan ziyade daha çok dengeli bir kahvaltıyı öneriyoruz. Geleneksel kültürümüzde çorba var. Daha dengeliydi. O nedenle de öneriyoruz."
Koca, dengeli olmak kaydıyla kahvaltı kültürünün sürdürülmesi ve ihmal edilmemesi gerektiğinin altını çizdi. (AA)