Uğur Mumcu katledilişinin 27. yılında anılıyor

Gazeteci Yazar Uğur Mumcu, öldürülüşünün 27'nci yılında bombalı suikaste uğradığı ve adının verildiği sokaktaki evinin önünde anıldı. Anma törenine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanvekili Levent Gök, CHP milletvekilleri ve çok sayıda yurttaş katıldı.

Kemal Kılıçdaroğlu, tören öncesinde Uğur Mumcu'nun evinde eşi Güldal Mumcu, kızı Özge Mumcu ve oğlu Özgür Mumcu ile görüştü. Görüşmenin ardından Mumcu ailesi ve Kemal Kılıçdaroğlu, Faili Meçhuller Anıtı'na ve Mumcu'nun hayatını kaybettiği alana karanfiller bıraktı, mum yaktı.

Faili Meçhuller Anıtı'nın olduğu alanda Mumcu'nun köşe yazılarının bulunduğu gazeteler, daktilo ve bilgisayarın olduğu özel bir bölüm yer aldı.

Kemal Kılıçdaroğlu, anma etkinliğinin gerçekleştirildiği sokaktan ayrılırken gazetecilere yaptığı açıklamada, Uğur Mumcu'nun insan olmanın ötesinde unutulmaz bir kişilik olduğunu söyledi.

Mumcu'nun bilim insanı, gazeteci, aydın, emekçi ve Kuvayımilliyeci olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, "Hainler onu yok etmeye çalıştılar ama o, düşünceleriyle yaşıyor. Onu her yıl saygı, sevgiyle anıyoruz. Anmaya da devam edeceğiz. Buraya insanlar da zaten aynı düşüncelerle geliyor. Onun bütün düşüncesi yolsuzluklardan arınmış demokratik bir Türkiye'ydi. Aynı amacı aynı çerçevede sürdürüyoruz, mücadelesini yapıyoruz, kavgasını veriyoruz. Hiç kimse Uğur Mumcu'nun açtığı yoldan yürüyüşümüzü engelleyemez. Bu kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz ve edeceğiz. Bütün hedefimiz şu, Mustafa Kemal ve arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyet'i demokrasiyle taçlandırmak" ifadelerini kullandı. (AA)

TGS'DEN ANMA: DAVALAR, KART İPTALLERİ, BASKILAR GERÇEKLERİN ÜSTÜNÜ ÖRTEMEZSİNİZ

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Uğur Mumcu’yu Şişli Harbiye’deki Uğur Mumcu anıtı önünde karanfillerle andı. Anmada Uğur Mumcu'nun 27 yıl önce gerçekleri karartmak için öldürüldüğünü söyleyen TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, "Sanıyorlar ki gazetecileri öldürürsek, gazetecileri tutuklarsak, gazetecilere dava açarsak, basın kartlarını iptal edersek gerçekler gizli kalır. Gerçekleri halka ulaştırmak için gazeteciler mücadele ediyor" dedi.

Anmaya TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, TGS Genel Sekreteri İlkay Akkaya, TGS İstanbul Şube Başkanı Banu Tuna'nın da aralarında olduğu çok sayıda gazeteci katıldı.

DURMUŞ: GERÇEKLERİN ÜSTÜNÜ ÖRTMEK İÇİN KATLETTİLER

Anmada ilk sözü TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş aldı. Uğur Mumcu'nun 27 yıl önce öldürüldüğünü ama gerçeklerin üstünün örtülemediğini söyleyen Durmuş, "Uğur Mumcu'nun öldürüldüğü yıl doğan meslektaşlarımız var içimizde. Bugün Uğur Mumcu geleneğini sürdürmeye çalışıyorlar. Uğur Mumcu'yu öldürerek gerçeklerin üstünü örtmeye çalıştılar. Ama başaradılar, başaramayacaklar. Hâlâ gerçekleri toplama ulaştırmak için canhıraş çalışan meslektaşlarımız var" diye konuştu.

Evrensel çalışanları da dahil yüzlerce gazetecinin basın kartının iptal edildiğini hatırlatan Durmuş şunları söyledi:

"Şu anda pek çok gazeteci basın kartı olmadan çalışıyor. Bir açıklama yapılmadı neden iptal edildiğine dair, bir gerekçe söylenmedi. Tabii biliyoruz ki buradaki dert de topluma gerçekleri ulaştırmanın önüne geçmek. Sanıyorlar ki gazetecileri öldürürsek, gazetecileri tutuklarsak, gazetecilere dava açarsak, basın kartlarını iptal edersek gerçekler gizli kalır. Yanılıyorlar. Sadece ocak ayında öldürülen 3 tane gazeteci var. Birisi Metin Göktepe, 8 Ocak'ta mezarı başında andık. Diğeri Hrant Dink, 19 Ocak'ta bundan 300 metre yukarıda anmasına katıldık, bugün ise Uğur Mumcu'nun anmasını yapıyoruz. Bu anmalarda söylediğimiz bir şey var: Gazetecilerin üstüne ne kadar gelirseniz gelin, gazetecilik mesleğine ne kadar yıpratmaya çalışırsanız çalışın, gerçeklerin üstünü öğretemezsiniz. Gerçekleri halka ulaştırmak için her daim gazeteciler var olacak. Bu kadar baskı ya bu kadar yıldırmaya karşı hâlâ habercilik yapmaya çalışan binlerce gazeteci var. Susturamayacaksınız, ne Uğur Mumcu'yu susturabildiniz ne de bugün yargıladığınız tutukladığınız gazetecileri susmuş görebileceksiniz. Gerçekler topluma mutlaka ulaşacak ve bunu yapacak olan biz gazeteciler de mücadele etmeye devam edeceğiz. Uğur Mumcu'nun anısı önünde saygıyla eğiliyorum, rahat uyusun, hâlâ onun gibi gazetecilik yapan araştırmacı gazeteciliğin sürdürmeye çalışan gazeteciler var. Ve hep var olacaklar."

CUMHURİYET ÇALIŞANLARI: GAZETECİLİĞE DEVAM EDİYORUZ

Durmuş'un ardından Cumhuriyet Gazetesi Çalışanı Ozan Yurtoğlu konuştu. Cumhuriyet'in yazarları öldürülmüş bir gazete olduğunu söyleyen Yurtoğlu, "Uğur Mumcu da onlardan bir tanesi. Cumhuriyet'in bu çizgisi artarak devam ediyor. Cumhuriyet bütün çalışanları ile bütün kadrosu ile yılmadan haber yapmaya devam ediyor. Buradan bütün karanlık güç odaklarına şu mesajı veriyoruz: Vuruldun ama biz seni unutmadık, biz senin mirasına, senin gazeteciliğine sahip çıkmaya devam ediyoruz" diye konuştu.

Anma anıta karanfil bırakılmasının ardından sona erdi. (İstanbul/EVRENSEL)

KOCAELİ | "HALKIN SAĞLIKLI BİLGİ ALMASINA KATKI VERDİ"

Uğur Mumcu, İzmit'te Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti, Kocaeli Barosu, KYÖD ve ADD tarafından anıldı.

İzmit'te Uğur Mumcu Alanında gerçekleştirilen anmaya çok sayıda kurum temsilcisi de katıldı. Anmada, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yıkılıp tekrar yapılan Çetin Emeç üst geçidinin isim değişikliği kararına tepki de gösterildi.

Anmayı düzenleyen kurumlar adına açıklamayı Kocaeli Yüksek Öğrenim Derneği (KYÖD) Başkanı Didem Oral Turan okudu. Mumcu'nun, halkın sağlıklı bilgi alma ve kamuoyunun özgürce oluşmasına katkı verme sorumluluğuyla hareket ettiğini belirten Turan, " Muammer Aksoy, Çetin Emeç, Turan Dursun, Bahriye Üçok, Uğur Mumcu ve Ahmet Taner Kışlalı'nın katledilişlerinin temel karakteristik özelliği, her birinin özgür düşünceyi savunan laik aydınlar ve bilim insanları olmasıdır. Elbette ki Uğur Mumcu bu cinayetler sarmalının en önemlilerinden biridir. Çünkü Uğur Mumcu 24 Ocak 1980 kararlarının demokratik bir düzende yürütülemeyeceğini, ekonomik diktatörlük manifestosu olan bu kararların ardından siyasi diktanın geleceğini görmüştü. 12 Eylül düzeninin Türkiye’nin kuruluş felsefesinin, Atatürk ilkelerinin tasfiyesini amaçladığını, sözde Atatürkçü söylemlerin arkadan gelecek olan işbirlikçi teokratik diktayı maskelemeye yönelik olduğunu biliyordu. Gazeteciliğin, halkın sağlıklı bilgi alma, kamuoyunun özgürce oluşmasına katkı verme sorumluluğunu taşımak olduğuna inandı. Yaşamı boyuncu bunun kavgasını verdi” ifadelerini kullandı.

"ÇETİN EMEÇ ADI GERİ VERİLSİN"

Konuşmasının sonunda Turan, Mumcu’nun fikirlerini gelecek nesillere aktaracaklarını ve onu unutturmayacaklarını belirtti. Turan; 7 Mart 1990'da işine gitmek üzere İstanbul Suadiye'deki evinden çıktığı sırada şoförü Sinan Ercan'la birlikte öldürülen gazeteci Çetin Emeç üst geçidinin adının Erol Köse üst geçidi olarak değiştirilmesini de doğru bulmadıklarını ve ismin geri verilmesi için Büyükşehir’e talepte bulunduklarını belirtti. (Kocaeli/EVRENSEL)

BURSA | ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİNİN ÇAĞRISIYLA ANMA DÜZENLENDİ

Bursa'da Çağdaş Gazeteciler Derneği Bursa Şubesinin çağrısıyla çok sayıda vatandaş Setbaşında toplanıp Heykele yürüdü. Açıklamaya CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, Bursa Barosu Başkanı Gürkan Altun ve Bursa Demokrasi Güçleri destek verdi.

ÇGD Bursa Şube Başkanı Rabia Deniz’in anma etkinliğinde yaptığı basın açıklamasında, “27 yıl sonra bir kez daha meslektaşımız, mesleğimizin onur simgesi Uğur Mumcu için buradayız. Bu açıklamayı, 27 yıldır olduğu gibi kim oldukları hala bulunamayan alçaklar tarafından katledilen Mumcu’nun tüm yazılarında çıkış noktası olarak gösterdiği Atatürk’ün anıtı önünden yapamıyoruz. Bu yıl Bursa Valiliği’nin ocak ayından itibaren yürürlüğe koyduğu bir karar gereği Setbaşı’ndayız. Biliyoruz ki aydınlık bir gelecek düşleyen insanlara nereden seslendiğimiz önemli değil” diyerek başladı.

Karanlık ilişki ağlarını çıkar ilmekleriyle örüp, halkın yarınlarını çalan korkaklar, aydınlanma ışığının kitlelere ulaşmasını her devirde engellemek isterler diyen Deniz; “Gerçeklerden korkanlar bu korkuyla da baskı, zulüm, ölüm emirlerini yağdırdılar. Yurdun dört bir yanına aydınlık yarınların tohumlarını saçan gazeteci- yazar Uğur Mumcu’yu işte bu anlayış katletti. Sabahattin Ali’yi öldürdüler, Abdi İpekçi’yi, Çetin Emeç’i, Turan Dursun’u, Musa Anter’i katlettiler. Ankara’nın ortasında Uğur Mumcu’yu bombaladılar. Onat Kutlar, Metin Göktepe, Ahmet Taner Kışlalı’yı katlettiler. Agos’un önünde vuruldu Hrant Dink. Geride bıraktığımız yıllardan bugüne bakınca Mumcu ve onlarcasının neden hedef tahtasına konduğunu çok daha iyi anlıyoruz. Bu cinayetlerin ardında tam aydınlatılmamış, ortaya çıkarılmamış, devletin çeşitli kademelerine odaklanmış, tetikçiler ve delilleri karartan odaklar var… Mumcu ve benzeri tüm siyasi cinayetlerde, yönetenlerin ciddi sorumlulukları ya da sorumsuzlukları var… Bir toplumda adalet ve demokrasi, ancak, dayatmalara, baskılara, hoşgörüsüzlüğe, işkenceye, haksızlığa direnen yurttaşların çoğalmasıyla yerleşebilir. Bu… Türkiye mücadelesidir aynı zamanda… Bizim mücadelemizdir, çağdaşlık mücadelesidir. Uğur Mumcu, gerçekleri değiştirmeye çalışan bütün güç odaklarına karşı doğrudan, hakikatten, gerçekten yana olmayı yalnızca bir gazetecilik faaliyeti değil, bir yaşam prensibi olarak görerek yaşadı. Susturulmak istenmesinin ardında yatan gerçek de tam olarak buydu. Çünkü o; demokrasi, hukuk ve özgürlüğün ancak ve ancak özgür, bağımsız bir vatanla mümkün olabileceğini biliyordu. O, ulusal bağımsızlığın, laik demokratik düzenin mirasçısı, sakıncalı piyadesiydi… Bu inadı, azmi ve kararlılığı nedeniyledir ki, ölümünden sonra da, onun izinden giden meslektaşları eliyle, o hala konuşmaya ve gerçekleri yazmaya devam ediyor” diye konuştu. (Bursa/EVRENSEL)

MALTEPE'DE SUNAY AKIN'IN KATILIMIYLA ETKİNLİK DÜZENLENDİ

İstanbul Maltepe’de dün şair ve yazar Sunay Akın, Uğur Mumcu anısına düzenlenen “Kırılan Canlar” programında, bilginin ışığını ortaya çıkarmak için mücadele eden ve bu uğurda hayatını kaybeden isimleri andı. Etkinlik, Uğur Mumcu’nun fotoğrafının sahneye yansıtılması ve alkışlarla başladı. İlk kez bu konseptle düzenlenen etkinlikte Sunay Akın, “Mumcu’yu anlamak için bilginin ışığından gitmek gerekiyor. O ışığı yakalayıp karanlıkları aydınlatabilirsek, işte o zaman Mumcu’yu ve diğer aydınları gerçekten anlayabiliriz” dedi.

SERTEL: FAİLİ MEÇHULLER AYDINLATILMAZSA DEMOKRASİSİ İLERİ GİDEMEZ

CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, Mumcu’nun katledilişinin 27’nci yılı nedeniyle anma mesajı yayımladı. Uğur Mumcu’yu anmanın yanında anlamak gerektiğini de vurgulayan Sertel, “Geçmişte ‘tarikat-siyaset-ticaret’ üçgenine dikkat çeken Uğur Mumcu, o günün resmini çizerek  bugünlerin Türkiyesi'ne işaret ediyordu. O dönem onu anlamak istemeyenler dahi bugün ne demek istediğini çok iyi anlıyor” dedi.

Türkiye’nin yakın tarihinde kara ve kanlı bir leke olarak duran gazeteci ve aydın cinayetleri aydınlatılmadan Türkiye’nin aydınlanamayacağını ifade eden Sertel, “Faili meçhul cinayetler aydınlatılmazsa Türkiye demokrasisi bir adım ileri gidemez. Onların kanı akmaya devam ediyor” dedi.

İZMİR GAZETECİLER CEMİYETİ UĞUR MUMCU'YU ANDI

İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) de  Uğur Mumcu'nun için yazılı açıklama yaptı. Mumcu'nun katledilmesinin üzerinden 27 yıl geçmiş olmasına rağmen suikastı planlayanlardan, uygulayanlara kadar hiçbir ayrıntının aydınlatılmadığı belirtilen açıklamada faillerin cezasız kaldığı ifade edildi.

Uğur Mumcu’yu saygıyla anarken, umutsuz olmadıklarını, her türlü baskıya, engellemeye rağmen gerçekleri, doğruları yazan gazetecilerin her zaman var olacağını vurgulayan İGC, açıklamasını Mumcu'nun "Ben, yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım. Dün sabaha değin, araştırarak yazdığım hiçbir konuyu yalanlayamadınız. Öyleyse vurun, parçalayın, her parçamdan benim gibiler beni aşacaklar doğacaktır" sözleriyle bitirdi.

Öte yandan Kadıköy Belediyesi de bugün saat 20.00’de Caddebostan Kültür Merkezi’nde “Gazeteci Uğur Mumcu ve Tüm Demokrasi Şehitlerini Anma” programı düzenlenecek. (MEDYA SERVİSİ)

ODUNPAZARI | MUMCU'NUN MÜCADELE ETTİĞİ GERİCİ GÜÇLER BUGÜN GÜN YÜZÜNE ÇIKTI

Eskişehir Odunpazarı Belediyesi, 24 Ocak 1993'te Ankara'da Karlı Sokak'taki evinin önünde arabasına konulan bombanın patlaması sonucu katledilen Uğur Mumcu için anma düzenledi. Anma töreninde konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, “Uğur Mumcu’nun mücadele ettiği gerici güçler, bugün gün yüzüne çıktı” dedi.

Odunpazarı Belediyesi tarafından adına açılan Uğur Mumcu Parkı’nda Mumcu’nun bombalı saldırıya uğradığı aracının sergilendiği anıtın önünde düzenlenen anma törenine; Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, CHP İl Başkanı Abdülkadir Adar ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Anma töreninin açılış konuşmasını Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt yaptı. Uğur Mumcu’nun 27 yıl önce bugün katledildiğini belirten Başkan Kurt, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “27 yıldan bu yana her 24 Ocak’ta terörün her türlüsünü lanetliyoruz. Ne acıdır ki, terör hâlâ devam ediyor, hâlâ aydınlarımız öldürülüyor. Bu cinayetin hâlâ failleri yakalanmadı. Hukukun üstün olduğu ülkelerde cinayetlerin failleri devlet tarafından yakalanır.  Sorun çözülür, nedenleri ve niçinleri ortaya konur. Ama bu cinayetin failleri yakalanamamıştır. Bu cinayetin nedenlerini, niçinlerini biz çok iyi biliyoruz. İşte uzantıları bugün gün yüzüne çıkmış, ciddi anlamda bir kalkışmanın içinde olan gerici güçler idi. Kim terörden yana ise, kim terörden besleniyorsa bu işten vazgeçmelidir. Demokrasi ve hukuk hepimizin ihtiyacı olduğunu unutmamalıyız” dedi.

Odunpazarı Belediye Tiyatrosu’ndan oyuncuların yaptığı şiir dinletisinin ardından, Odunpazarı Belediye Kültür İşleri Müdürlüğü mini bir konser verdi.Anma programının sonunda Uğur Mumcu’nun katledildiği arabanın yer aldığı alana Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve katılımcılar tarafından karanfiller bırakıldı; barışın simgesi beyaz güvercinler uçuruldu. (HABER MERKEZİ)

Gazeteci Uğur Mumcu katledilişinin 26. yılında anıldı

Uğur Mumcu anılıyor: Suikast, 25 yıldır aydınlatılmadı

Tutuklu Gazeteciler; Müftüoğlu, Yılmaz, Gök, Oruç ve Arslan'ın davaları Ekim ve Aralık'ta

Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü: Sansür, şiddet, yargılama hız kesmedi

Sayıştay belgeli haberimize açılan tazminat davası reddedildi

Tutuklu Gazeteci Ömer Çelik: İktidarın elinde sopa bizim elimizde kalem