Cumartesi Anneleri, 774. hafta buluşmasında Ayşenur Şimşek için adalet istedi
Cumartesi Anneleri, 774’ncü hafta buluşmalarında Ayşenur Şimşek için adalet talep etti, gazetecilerin basın kartlarının iptal edilmesini kınadı.
Fotoğraf: Fatoş Erdoğan
İçişleri Bakanlığı ve Beyoğlu Kaymakamlığı tarafından Galatasaray Meydanı'ndaki oturma eylemleri yasaklanan Cumartesi Anneleri, 774’ncü hafta buluşmasını İHD İstanbul Şubesinin bulunduğu sokakta bir araya geldi. Bu haftaki buluşmada, 1995’te gözaltına alınarak öldürülen eczacı Ayşenur Şimşek için adalet talep etti.
Evrensel ve BirGün çalışanlarının sarı basın kartları iptal edilmesine dikkat çeken Cumartesi Anneleri, “Hakikat ve adalet mücadelemizde sesimizi kamuoyuna ulaştıran Evrensel ve BirGün çalışanlarının sarı basın kartları iptal edildi. Basın özgürlüğüne vurulan ağır bir ihlaldir. Bu hukuksuzluğu kınıyoruz” denildi.
CANSIZ BEDENİNE KİMSESİZLER MEZARLIĞINDA ULAŞILDI
Bu haftaki açıklamayı gözaltına kaybedilen Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun okudu. Tosun, Ayşenur Şimşek için adalet istediklerini belirterek, süreci şu sözlerle anlattı:
“27 yaşındaki eczacı Ayşenur Şimşek, Ankara’ da yaşıyordu. 90’lı yıllarda sağlık emekçilerinin örgütlenmesi çalışmalarının içinde yer aldı. Sağlık-Sen Ankara Şubesi Kurucu Başkanı oldu. Bu çalışmaları yürüttüğü sırada iki kez gözaltına alındı ve ağır işkence gördü. Ailesi son olarak 24 Ocak 1995 tarihinde Ayşenur’la görüştü ve o tarihten sonra kendisinden bir daha haber alınamadı. Tüm yasal girişimleri sonuçsuz kalan aile, 21 Mart 1995 tarihinde yaptıkları basın açıklaması ile arama kampanyası başlattı. Kampanya devam ederken 11 Nisan 1995 tarihli Milliyet gazetesinde Kırıkkale’de bulunan bir kadın cesedi haberi yayımlandı. Bu haber üzerine Kırıkkale Savcılığına başvuran aile, 12 Nisan 1995 tarihinde kızlarının bedenine Kırıkkale Kimsesizler Mezarlığı’nda ulaştı.”
"SUSMAYACAĞIZ"
Eylemlerinin engellenmesine de tepki gösteren Tosun, “Hepimiz biliyoruz ki Cumartesi Annelerinin engellenmesinin tek bir nedeni var: Toplumu korkuyla, baskıyla yönetmek isteyenler, onların korkuya meydan okuyan kararlı direngenliğinden rahatsızlar. Bu yüzden hukuku ve yüksek mahkeme kararlarını pervasızca ayaklar altına alarak Cumartesi Annelerini susturmak istiyorlar. Kayıp yakınları ve hak savunucuları olarak bir kez daha altını çiziyoruz; susmayacağız” dedi.
"MÜCADELESİ KARANLIK GÜÇLERİ RAHATSIZ ETTİ"
Gözaltında kaybedilen Ayşenur Şimşek’in ablası Fatma Şimşek, "Ayşenur, öğrencilik yıllarından itibaren kendisinin ve halkın yaşadığı sorunları sorgulamaya başladı. Eczacı olduktan sonra içinde bulunduğu sağlık sektörünün sorunlarıyla uğraştı. Mücadelesi karanlık güçleri rahatsız etti. Yok etmek istedikleri devrimci iradeydi. Ayşenur ve yoldaşları en yüce değerleri ile anılırken onlar kendilerini gizlemeye çalışıyor. Onlar yok oluncaya kadar devam edecek. Kahrolsun faşizmin karanlığı” diye konuştu.
Şimşek’in ardından gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın ağabeyi Hüseyin Ocak, “Bu devleti yönetenler, bu devleti korku imparatorluğu haline getiriyor. Biz bu ülkenin adaletle yönetilmesini istiyoruz. Yönetenler bunu istemiyor. Ayşenur’u unutmadık. Bu ülkeyi bu zulme rağmen barışa adalete götürmeyi umut ediyoruz” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)