Deprem bölgesinde incelemelerde bulunan HDP: Doğal afetlere bir hazırlığımız yokmuş
HDP heyeti deprem bölgesinde inceleme yaptı. Açıklamada, birçok köyde hiçbir ihtiyacın karşılanmadığına dikkat çekildi.
Malatya Pütürge’nin Gündeğer mahallesinde depremde yıkılan bir ev
Fotoğraf: MA
HDP heyeti deprem bölgesinde yaptığı incelemeden sonra açıklama yaptı. Açıklama yapan HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran “Bir kez daha gördük ki doğal afetlere bir hazırlığımız yokmuş. Bu yaşanan durum; iktidarın vurdumduymazlığının, doğal afetler konusundaki hazırsızlığının ve öngörüsüzlüğünün bir sonucudur” dedi.
Elazığ’da merkez üssü Sivrice ilçesi olan 6,8 büyüklüğündeki depremde hayatını kaybedenlerin sayısı 35’e yükselirken yaralı sayısının da 1607 olduğu açıklandı. Deprem sonrası bölgeyi devlet yetkililerinden siyasi partilere birçok kişi ziyaret etti.
HDP Bingöl Milletvekili Erdal Aydemir, Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, Muş Milletvekili Şevin Coşkun, İstanbul Milletvekili Dilşad Canbaz ve Yerel Yönetimlerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Salim Kaplan’dan oluşan HDP heyeti de incelemelerde bulundu. Heyet adına Başaran açıklama yaptı.
“DOĞAL AFETLERİN ÖNÜNE GEÇİLMEZ AMA ÖNLEM ALINABİLİR”
Başaran, Sivrice ve Maden’e bağlı 60 köye ulaşıldığını, ulaşımın olamadığı köylerle de telefonla bilgi alındığını söyledi. Depremde yaşamını yitirenlere rahmet, yakınlarına baş sağlığı, hala yaralı olanların tez zamanda sağlıklarına kavuşmasını ve göçük altında olanların da tez zamanda bulunmasını temenni ettiklerini belirten Başaran, “Doğal afetlerin önüne geçmemiz söz konusu değil. Doğal afetlere hazırlıklı olmak, doğal afetler gelmeden, can kaybına, mal kaybına sebep olmadan önlemlerini alabiliriz. Bunlar dünyanın birçok yerinde farklı örnekleri bulunmaktadır” dedi. Bugün Elazığ depreminde de görüldüğü gibi doğal afetlere bir hazırlığın olmadığını belirten Başaran yine “Hatta hazırlık bir tarafa yaşamını yitirenlerle karşı karşıyayız” dedi.
“Eğer bir şehirde 6 katlı bir binanın problemli olduğu tespitli ise insanların gözlemleri bile bu binanın hasarlı olduğuna işaret ediyorsa ve bu bina hala duruyorsa ve 4 kişinin mezarı haline geliyorsa bizim bu durumu doğal afetlere bağlayamayız” diyen Başaran, “Aslında bu iktidarın vurdumduymazlığının, doğal afetler konusundaki hazırsızlığının ve öngörüsüzlüğün bir sonucudur” dedi.
“ÇEVRİMTAŞ KÖYÜNE HİÇBİR GİDİŞ OLMAMIŞ”
Başaran incelemelerinin ortak noktasını şöyle açıkladı: “Buraya iktidarın en üst düzeyinden ziyaretler oldu ama esaslı bir inceleme, esaslı bir çalışmanın olmadığı kanaatine vardık. Çünkü hiçbir yerde henüz bir hasar tespiti söz konusu değil. Hatta 2 ölünün 3 yaralının olduğu Çevrimtaş Köyü’ne hiçbir gidiş olmamış. Bu köyde insanlar kendi olanaklarıyla arama kurtarma çalışmaları yapmışlar. Yol kapalı olduğu için Elazığ’a gelememiş cenazelerine bile Malatya’ya götürmek zorunda kalmışlar. Sivrice’de yaptığımız tespitlerde de gördük ki 2007’de olan hasarların daha da büyüyerek karşımızda olması söz konusu. Cami dahil olmak üzere 2007 depreminde aslında yaşanılamayacak konutlar hiçbir önlem alınmadığı için halkın kullanımına tekrar açıldığı için şu anda daha büyük hasarlar söz konusu. Sivrice’nin en büyük camisi 2007 depreminde de büyük hasar almış aslında kullanılamayacak durumda iken bir makyajlama çalışmasıyla kullanıma açılmış. Şu anda da büyük hasar almış durumda.”
“YARDIMLAR AKP’LİLERE DAĞITILDI”
Depremde daha vahim sonuçların yaşanmamasının bir nedeninin kış koşullarından dolayı insanların başka yerlere gidip orada yaşamaları olduğunu belirten Başaran, Sivrice’de görüştükleri insanlardan aldıkları bilgilerden birini şöyle açıkladı: “Yardımların geldiğini ancak AKP ilçe başkanı eliyle sadece partili olanlara dağıtıldığını, esas ihtiyaç sahiplerine dağıtılmadığını, ulaşan tek yardımın top kek olduğunu halkın isyan ettiğini çadıra ve ısıtıcıya ihtiyacımız var dediğinde de bugün Cumhurbaşkanı gelecek size destek olamayacağız açıklamalarıyla karşı karşıya kalındığının tespitini yaptık” dedi.
“ISINMAYA İHTİYAÇ DUYULUYOR”
Elazığ’ın kış koşullarının sert geçtiğini belirten Başaran, toplanma alanların yetersiz olduğunu da aktardı. Yıkımlar çok büyük görülmese de depremi yaşayan insanların büyük travmalar yaşadığını, binalarında, evlerinde kalamayacaklarını bu nedenle de çadırlara ve ısınmaya ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Başaran, “Bu yerlere çadırlar ulaştırılamamış, çadır ulaştırılan yerlerde de soğukta insanlara ısıtıcı verilememekte, katalitik dediğimiz ısıtıcıların verildiği yerlere tüp verilmediği tüp verilen yerlere tüp başlığı verilmediğini söylüyor insanlar” diye konuştu. Bu duruma dair “İnsanların aklıyla, zekasıyla dalga geçilen bir atmosferle karşı karşıyayız” değerlendirmesinde bulunan Başaran, “İlk günden beri 27 belediyemiz ve bütün ilçe belediye başkanlarımız yoğun bir çalışma içerisinde. Ellerindeki tüm gücü seferber etmiş durumda. Ergani belediyemiz bu konuda merkez olacak. Başta hayati ihtiyaçları karşılanması, çadır, sıcak yiyecek, çocuk ve kadınların acil ihtiyaçları ve ekmek gibi katı gıda ihtiyaçlarını karşılanması için şu anda dört bir yandan kampanyamız devam ediyor” dedi.
SOYLU’NUN AÇIKLAMALARINA CEVAP
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Elazığ’a gelişini hatırlatan Başaran, “Buradan tehditlerle ayrıldı. İnsanların panik havası yaratacak paylaşımlar yaptığını ifade etti. Ancak bunlar panik havası yaratacak paylaşımlar değildi. Bir gerçekliğin sonucu olarak paylaşılmıştır. Sivrice’de karşılaştığımız manzara aslında sosyal medyada hiç görülmeyen görüntüler. Bir fırında çatlaklar olmasına rağmen bina en ufak bir depremde yerle bir olacak durumdayken fırın açık ve faaliyetini yürütüyor örneğin. Buna benzer onlarcasını gördüğümüz bir gerçeklikle karşı karşıya kaldık” diye konuştu.
“GÖZ GÖRE GÖRE ZEMİNİN MÜSAİT OLMADIĞI BİR YERE 6 KATLI BİNA YAPILMIŞ”
“Sivrice ilçesine bağlı Gezin beldesinde sadece 6 katlı bir bina yıkıldı. Bazı yerlerde hasar olmasına rağmen tek binanın yıkılması kuşku uyandırıcı, buraya dair birizleniminiz var mı?” sorumuza Başaran, “Gezindeki bina 6 katlı bir bina ve oradaki yapılaşmaya müsait bir bina değil. Orada yaşamını yitirenlerin yakınlarıyla yaptığımızgörüşmede bu binanın risk teşkil ettiğini, çıplak gözle bile fark edildiğini ve bunun defalarca söylendiğini öğrendik. Suyun ve kaygan bir zeminin olduğu bu alanda bu kadar yüksek bir yapının inşa edilmesinin yanlış olduğu konusunda Gezin halkının bir tespiti varmış yani çok da bilinmeyen bir bilgi değilmiş. Bu kadar bilinen şeye rağmen yapının AKP’li bir milletvekilinin olması nedeniyle buraya herhangi bir müdahale yapılmamış ve maalesef bu binada 7 aylık hamile bir kadın ve cenin ile birlikte 4 insana mezar oldu. Biz bu yüzden doğal afetlerin ölüm getirmediğini, rant uğruna halkın sağlığının, yaşam hakkının yok sayılmasının ölüm getirdiğini söyleyebiliriz. Bu felaket iktidarın rantçı siyasetinin bir sonucudur. Göz göre göre yapılaşmaya müsait olmayan, zeminin müsait olmadığı bir yere 6 katlı ve tehlikeli bir binayı yapan bu ölümlerden sorumludur ve yalnızca depreme suç atıp bu sorumluluğun altından kalkılması söz konusu değildir” diye cevabını verdi. (Elazığ/EVRENSEL)
January 26, 2020
(HABER MERKEZİ)