AKP’nin sertifikalı siyasetinden bir şey çıkar mı?
Çünkü siyaset kendi kurdukları eğitim akademilerinde değil, yaşamın her alanındadır ve yönetenlerin gençliğe umut ve çözüm olamadıkları ortadadır.
Barış TİMUR
Kayseri
AKP “Siyaset Akademi’de Başlar” başlığı ile Türkiye’nin her yerinde gençlik eğitim çalışmaları yapacağını ve katılımcılara sertifika verileceğini duyurdu. Bu eğitim çalışlarının reklamlarını da yapmaya başladı. Program belirlenen konular üzerine eğitim çalışmalarını kapsayacak. Özellikle son yıllarda katlanarak artan üniversite mezunu işsizlik, ekonomideki önüne geçilemeyen kötü gidişat, dış politikadaki dengesiz ve saldırgan politika gibi nedenler, gençliği AKP’nin politikalarından bir hayli uzak tuttuğu aşikâr. Aslında 2008 yılından beri bu tür çalışmaları yapan AKP, son dönemde gençliği kendi politikalarına ikna etme atağına kalkmışa benziyor. AKP Genel Başkanı Erdoğan, “parti içinde mental yorgunluk var”, “yeni Ömerler bulmalıyız” gibi söylemler ile partisinin kadrolarını yenilemek istediğini belirtmişti. Bu yapılacak programlar ise yenilenmenin bir parçası olacak gibi duruyor. Fakat gençliği AKP’den uzak tutan sorunlar, kadrolar yenilense bile çözüme kavuşur mu?
GENÇLİĞİN SORUNLARI KATLANARAK ARTIYOR
Bugün Türkiye gençliğinin ciddi bir bölümü birçok konuda kendini çıkmazda hissediyor. Bunların en başında ise ekonomik kaygılar ve gelecek kaygısı yer alıyor. Örneklerimiz ise ne yazık ki acı oluyor. Kendi alanında iş bulamayan, atanamayan öğretmen, fabrikada iş cinayetine kurban gidiyor. İş bulamayan ve faturalarını dahi ödeyemeyen üniversite mezunu intihar ediyor. Daha üniversite okurken okulun yemekhanesinde yemeğe parası yetmeyen öğrenci intihar ediyor. Yani bir yanda borçlu ve işsiz kalan üniversite mezunu, hayatında bir karanlığın içine itilirken, öte yanda Ekonomi Bakanı “Türkiye ekonomide uçtu” diyerek gençliğin sorunlarının çözümünün aslında bu sistemde olmadığı kendisi ifade ediyor.
ÖĞRENCİLER HER AÇIDAN BASKI ALTINDA
Kaçınılmaz ekonomik krizlerin ve işsizliklerin olduğu bu sistemde, yine bu sistemin bir partisi olan AKP, sorunları görmezden gelerek çözümlerin aslında kendisinde olmadığını itiraf etmektedir. Üniversiteleri bilimden uzaklaştıran, tüm muhalif öğrencileri baskı ile susturmaya çalışan, yemek haklarını ellerinden aldıkları için mücadele eden öğrencilere polis saldırısı düzenleyen ve gençliğin ekonomik kaygılar nedeniyle intiharlarına kayıtsız kalan bir pozisyondayken, gençliği kazanma çabası boşa düşecektir. Çünkü siyaset kendi kurdukları eğitim akademilerinde değil, yaşamın her alanındadır ve yönetenlerin gençliğe umut ve çözüm olamadıkları ortadadır. Bu yapacakları eğitim çalışmaların amacı, üstten ürettikleri baskı politikaları ile gençliği, kendi karşısında muhalif bir güç olarak yıldırmaya çalışırken, sistemin ve iktidarlarının devamlılığı için kişiler yetiştirmektir.
GELECEĞİMİZ KENDİ ELLERİMİZDE
Gelinen noktada gençliğin bir cevabı olmalıdır. Sistem içerisinde hiçbir parti veya iktidar yıllardır bu sorunlara çözüm olamamışlardır. Bu sistemin varlığında gençlik ekonomik kaygılarından ve gelecek kaygılarından hiçbir zaman kurtulamayacaktır. Çünkü işsizlik hep sistem tarafından yedekte bekletilmek için varlığını sürdürmektedir. Yedekte bekletilmenin amacı ise egemenlere sürekli çalışan ve ucuz iş gücü yaratmaktır. Gençliğin vereceği cevap ise, yemek hakkı ellerinden alınan öğrencilerin verdikleri mücadele de olduğu gibi ortak talepler etrafında bir birliktelikten geçiyor.