Kızı öldürülen baba, tüm kadınlar için adalet mücadelesinde

İzmir'de, 8 yıl önce, evlilik teklifini reddettiği Okan Özparıltı tarafından öldürülen Pınar Ünlüer'in babası Zeki Ünlüer, önce kızının katil zanlısının ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması için hukuk mücadelesi verdi, sonra da kadın cinayeti davalarını takip etmeye başladı.

İzmir'de yaşayan 29 yaşındaki Pınar Ünlüer, 3 Aralık 2012'de 6 yaşındaki oğlunu okuldan almak için beklerken, kendisini gün boyu takip eden Okan Özparıltı tarafından pompalı tüfekle başından vurularak öldürüldü. Ünlüer'i evlilik teklifini reddettiği için öldüren Özparıltı'nın tüfeğinden seken saçma Ezgi Balcı'nın da yaralanmasına neden oldu. Cinayetin ardından sosyal medyadan 'Son şovum olacak, az kaldı' paylaşımında bulunduğu ortaya çıkan Özparıltı, alkollü halde teslim oldu.

İzmir 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılamada, mahkeme, tutuklu katil zanlısını haksız tahrik ve iyi hal indirimi uygulamadan 'tasarlayarak öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile 'kasten yaralama' ve 'mala zarar verme' suçlarından 11 yıl hapis cezasına çarptırdı.

Kızının katil zanlısına ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesiyle buruk bir sevinç yaşayan Zeki Ünlüer ise o günden sonra, kadın örgütleriyle birlikte kadın cinayetlerinin davalarını takip etmeye başladı.

Ünlüer, duruşmalarda ailelere destek oluyor. Daha önce kızının fotoğrafının olduğu pankartları şimdi ise diğer kadınların fotoğraflarını taşıyan Ünlüer, 8 yılda başta Özgecan Aslan davası olmak üzere çok sayıda davayı yakından izledi. Muğla'dan Mersin'e birçok ilde duruşmalara katılan Ünlüer, şöyle konuştu:

“Ceza veriliyor, iyi hal indirimi uygulanıyor. Takım elbise, kravata indirim uyguluyorlar. Bu indirimler olmazsa katil verilen cezayı sonuna kadar yatarsa belki bir etkisi olur. Bir kadın evinin önünde 4 kurşunla öldürülmüş, 18 yıl ceza veriliyor. Kadın cinayetine ayrı bir yasa çıkması lazım, kadın cinayetiyse mutlaka ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmeli. İndirim, af oldu mu kadınlar daha çok ölür. 2018'de 440 kadın, 2019'da 474 kadın öldü. Kadınlar ölüyor ama geride kalan hayatlar parçalanıyor. Yetim olan çocuklar var. Anne babalar perişan, psikolojileri bozuluyor. Bir an önce devletin kadın cinayetlerini önlemek için bir şeyler yapması gerekiyor. Benim elimden gelen sadece diğer ailelere destek olup, onların hakları için mücadele etmek. Ciğerim yanıyor, elimden başka bir şey gelmiyor."

Ünlüer, “Kadın cinayetleri davalarına katılıyorum. Manisa, Uşak, Muğla, Fethiye ve Mersin'deki birçok davaya katıldım. Özgecan'ın davasına da katıldım. Hepsini kendi kızım gibi görüyorum. Kendimden bildiğim için ailelerin yanında olup acılarını paylaşıyorum" diye konuştu.

“MÜCADELE ETMEYE DEVAM ETTİ”

İzmir Kadın Meclisi ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Üyesi Hilal Susuz ise, cezanın henüz Yargıtay'dan onanmadığına dikkat çekerek, şöyle konuştu:

“Zeki amca 'Asla yalnız yürümeyeceksin' sloganının simgelerinden biri haline geldi. Bir sürü davada bizimle birlikte hareket etti, eylemlerimize katılıp söz aldı, adalet çağrısını yeniledi. 6284 Sayılı Kanun çıktı ama uygulanmalı. Pınar Ünlüer davasındaki ceza, henüz Yargıtay'dan onanmadı. Yargı yavaş işlediğinde ailelerin acısı sonlanmıyor. Yasa uygulanıyor ve ceza alıyor fakat Yargıtay'dan da çabuk dönse rahatlayacaklar. Yargıtay'dan olumsuz bir karar gelirse dava tekrar görülebilir, bu da aileler için sil baştan aynı acıları yaşamak demek oluyor." (İzmir/DHA)