İsveçli Avukat De Geer: Demirtaş konusunda AİHM kararına uyulmalı
Selahattin Demirtaş’ın yargılandığı duruşmalara katılan Avukat Sten De Geer, gözlemlerini Evrensel’e anlattı.
Fotoğraf: Murat Kuseyri/Evrensel
Murat KUSEYRİ
Stockholm
Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın ocak ayı başlarında yargılandığı duruşmalara Sınır Tanımayan Avukatlar’ı temsilen katılan Avukat Sten De Geer, Evrensel’e konuştu.
De Geer, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Demirtaş’ın serbest bırakılması kararına uyması gerektiğini söyleyerek, “Türkiye’nin karara uymaması hukuk prensiplerine tamamıyla aykırı” dedi.
Meslektaşı Per Stadig ile birlikte Selahattin Demirtaş’ın 7 Ocak’taki duruşmasını izlemek amacıyla Türkiye’ye gittiklerini belirten De Geer, duruşmaların ilk günü kendilerinin ve Danimarka’dan gelen 4 kişiden oluşan gözlemci grubun mahkemeye girmelerine izin verilmediğini söyledi.
“MİLLETVEKİLİ SİYASİ DÜŞÜNCESİ NEDENİYLE YARGILANMAMALI”
HDP milletvekilleri ve Demirtaş’ın avukatlarının mahkeme heyetini zorlamalarından sonra hakimin görüş değiştirerek duruşmalara katılmalarına izin verdiğini belirtti.
De Geer, duruşmadaki izlenimlerini şöyle dile getirdi:
“Demirtaş terörizmi desteklemekle suçlanıyordu. Çok kapsamlı bir savunma yaptı. 7 avukat da Demirtaş’ı savunmak için konuşmalar yaptı. Demirtaş, milletvekili olduğu ve dokunulmazlığın olduğu dönemde yaptığı konuşmalardan ötürü suçlanıyordu. Milletvekillerinin dokunulmazlıkları ancak kriminal bir suç işlediklerinde kaldırılabilir ama Demirtaş ve 55 HDP’li milletvekilinin dokunulmazlıkları düşüncelerini söyledikleri için kaldırıldı. Davaya konu olan konuşmaların çoğu parlamentoda yapılan konuşmalardı. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Milletvekilleri siyasi düşüncelerini açıkladıkları için yargılanmamalı.”
“MAHKEMELER BAĞIMSIZ DEĞİL”
Demirtaş’ın duruşmaya getirilmediğini, savunmasını cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla yaptığını hatırlatan De Geer, “Hakim, Demirtaş’a karşı nezaketsiz davranmadı. İstediği kadar konuşmasına izin verdi. Bu konuda bir yanlışlık olmadı ama yanlış olan Demirtaş’ın siyasi çalışmalarından dolayı ve düşüncelerini söylediği için yargılanmasıydı” dedi.
Türkiye’de mahkemelerin bağımsız ve tarafsız olmadığını gördüklerini belirten De Geer, “Ben mahkemenin Demirtaş’ı cezaya çarptırmak istediğini sanmıyorum. Ama mahkeme tamamıyla Erdoğan tarafından yönetiliyor. Eğer mahkeme heyeti, bu suçlamalar saçma der ve Demirtaş’ı serbest bırakırsa görevden alınacağını biliyor. Hakimler, görevde kalabilmek için siyasi iktidarın istediği kararları veriyorlar. Mahkemeler bağımsız değil” şeklinde konuştu.
De Geer, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Demirtaş’ın serbest bırakılması kararına uymamasına şu ifadelerle tepki gösterdi: “Türkiye’nin mahkeme kararına uymaması hukuk prensiplerine tamamıyla aykırı. Daha önce yargılandığı ve beraat ettiği bir davadan 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Hukuki olarak böyle bir şeyin olması mümkün değil.”
DURUŞMALARA GÖZLEMCİ OLARAK KATILMAK ÖNEMLİ
De Geer, Türkiye’de ağır hukuk ve insan hakları ihlallerinin yaşandığını ve bu nedenle uluslararası gözlemcilerin HDP ve aydınların duruşmalarına katılmalarının önem taşıdığını söyledi.
“Uluslararası gözlemcilerin duruşmalar katılmaları tutsakların kötü muamele ve işkence riskini azaltacağına inanıyorum. Bunun gözlemciler tarafından bilinmesinin bir skandal olacağını bilirler” diyen De Geer, İsveç’in Türkiye’deki büyükelçilik görevlilerinin duruşmaları izlemelerini önemsediğini belirtti.
De Geer, Batılı ülkelerin Türkiye’de gerçekleşen hak ihlallerine göz yummalarına şu ifadelerle tepki gösterdi: “Avrupa ülkelerinin Türkiye’ye karşı tutumları çok zayıf. Erdoğan elindeki sığınmacı kartını Avrupa ülkelerini tehdit etmek için kullanıyor. Benimle kavga ederseniz sığınmacıları Yunanistan’a gönderirim şeklinde tehditlerde bulunuyor. Avrupa, Erdoğan’a karşı çıkmaya cesaret edemiyor. Bu Avrupa için ahlaki bir tutum değil.”