06 Şubat 2020 07:48
Son Güncellenme Tarihi: 06 Şubat 2020 15:35

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan’ın yola çıkma ısrarı çığa neden oldu iddiası

Gazeteci Bülent Aydemir, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan'ın iş makinalarıyla çığ tehlikesi olan yolu açtırmaya çalıştığını ve çığa sebep olduğunu iddia ederken Orhan iddiaları yalanladı.

Van'da çığ düştü

Fotoğraf: AA

Paylaş

HaberTürk Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir’in iddiasına göre, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan iş makineleriyle çığ tehlikesi olan yolu açtırdığı için çığa neden oldu. Gülşen Orhan ise Aydemir'in bu iddialarını yalanladı. Orhan'ın açıklaması sonrası Aydemir özür diledi.

Van Bahçesaray’da 4 Şubat’ta çığ altında kalan bir minibüste 5 kişi yaşamını yitirdi. 2 kişinin bulunması için bölgede arama ve kurtarma çalışmaları yapan ekibin üzerine de çığ düştü. AFAD, Van'ın Bahçesaray ile Çatak ilçeleri arasındaki bölgeye düşen ikinci çığda 36 kişinin yaşamını yitirdiğini bildirdi.

HaberTürk Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir, çığ düşmesine sebebin Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Eski AKP Milletvekili Gülşen Orhan’ın yola çıkma ısrarı olduğunu öne sürdü.

İlk çığ felaketinin öncesinde Orhan’ın uyarılarını dikkate almayarak iş makineleriyle yolu açtırdığını ve makinelerin çığa neden olduğunu anlatan Aydemir, canlı yayında şunları söyledi:

“Olayı anlamaya çalışmam anlamında birkaç telefon görüşmesi yaptım. Çatak’ta bir yemek organizasyonu var. Ak Parti eski milletvekili ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı -ki kendisi de yaralı- Gülşen Orhan bir etkinliğe katılıyor. Kendi seçim bölgesi. Oradan çıkarken diyorlar ki ‘Burada çığ tehlikesi var, buradan yola çıkmayın, doğru değil.’ Ancak heyetle birlikte yola çıkıyor. Harabet diye bir geçit. Bu geçitten geçilmesi mümkün değil, kar kapatmış olabilir, burada çığ tehlikesi var. Üst noktada. ‘Narlıca’dan dahi geçemeyebilirsiniz’ diyorlar. Yani yol sıkıntılı. Yola çıkmadan önce Gülşen Orhan 4-5 iş makinesini yanına alıyor. Narlıca Kara Yolları İstasyonu’ndan alıyorlar araçları. İş makinaları yolu açarak buradan geliyor. Burada çığ tehlikesi var kar yolu kapatmış iş makinalarıyla öncesinde müdahale edilmiş başka bir noktaya. Çığı tetikleyen şeylerden biri de yüksek desibel. Buraya kadar geliyorlar. Yolda telefon çekmiyor. Burada 3 bin 500 metre rakımdan söz ediyoruz. Ve orada çığın altında kalıyor minibüs. Daha sonra Can ve Şırnak’tan askerler oraya sevk ediliyor. Jandarma ve korucular da ikinci çığın altında kalıyor ve şehit oluyor. Öncesinde bir tedbirsizlik olduğu kesin. ‘Yola çıkılmasın’ deniliyor çıkılıyor iş makinası ile yol açılıyor. Sonrasında bu tür olaylarda aynı bölgede ikinci çığ tehlikesi olabileceği beklentileri var. Tedbirsizlik olduğu görülüyor. Olayın meydana gelmesinden önce yola çıkılması.”

Programın ardından Bülent Aydemir'den açıklama geldi. Aydemir Twitter hesabından, "Arkadaşlar, söylemediğim şeyleri çarpıtıp haber yapanlara lütfen itibar etmeyiniz. Programda anlattığım olaydan ancak tedbirsizlik sonucu çıkabilir. Çığ faciasında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Başımız sağolsun..." mesajını paylaştı.

GÜLŞEN ORHAN: BU YALAN VE İFTİRALAR VİCDANLARI YARALAMIŞTIR

Bülent Aydemir'in bu iddiaları üzerine Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan Twitter hesabından açıklama yaptı. Orhan, Bülent Aydemir'in iddialarının yalan ve iftira olduğunu savunarak şu ifadeleri kullandı:

"Maalesef acı bir bilançoyla karşı karşıyayız. Onlarca cenazemiz, şehidimiz, onlarca yaralımız var. Halen kar altından çıkmamış canlarımız var. Rabbimden vefat eden kardeşlerimize rahmet, yaralılara acil şifa, kar altındaki kardeşlerimize hayat niyaz ediyorum.

4 Şubat, 16:30 civarında Bahçesaray yolunda meydana gelen çığ felaketi yaşandığında, Van Ankara seferini yapan 16:05 uçağımdaydım. Ankara’ya indiğimde olaydan haberim oldu. Geri dönmek için, sabah ilk uçak olan 07:40 uçağıyla Van’a hareket ettim.

Van'a ulaşınca Bölge hastanesinde bulunan hastalarımızı ziyaret ettik. Ziyaretimizin anlık görüntülerini twitter hesabımızdan paylaştık. Ardından felakette vefat eden vatandaşlarımızın cenazelerini, yakınlarıyla birlikte alıp Bahçesaray’a konvoy halinde hareket ettik. Hastaneden ayrılış anımız ve görüntüler Van valimizin son durum açıklamasıyla medyada yayınlanmıştır.

Felaketin gerçekleştiği yol olan Krapet Geçididinden Bahçesaray’a ulaşım idarece kapatıldığından söz konusu değildi artık. Dolayısıyla, cenazelerle birlikte Hizan üzerinden Bahçesaray'a doğru hareket edildi.

İddia edildiğinin aksine Çatak veya başka bir yerde toplantı yapmadım. Beş cenazenin acısı varken herhangi bir toplantı yapmam zaten mümkün değildi. Ben olay yerinde çalışan ekipleri, son durumu, görmek için çığ bölgesine uğrayıp tekrar, cenaze konvoyuna dönmek üzere konvoydan ayrıldım.

Tek araba ve bir kaç kişilik bir ekip olarak olay yerine vardık. Vardığımda, kalabalık bir insan grubu, jandarma ekipleri, AFAD il müdürümüz ve ekibi çalışma yürütüyorlardı. Oradaki yetkililerden bilgi almak için araçtan indikten iki dakika sonra çığ hepimizin üzerine düştü.

Ben vardığımda herhangi bir iş makinası çalışmıyordu. Benim yanımda da hiç bir iş makinası yoktu ve olamazdı da. Çalışmalarla ilgili hiç bir direktifim veya tavsiyem olmadı. Amacım sadece olay yerini bizzat görmek ve oradakilere yanlarında olduğumuzu hissettirmekti. Cenazelerimizi götürürken onlardan ayrılıp çığ felaketinin yaşandığı yere gelmemize 'toplantı için iş makinalarını yanına almış yolları açtırmış' demek yalancılıktır, acı bilmezliktir. Felaket bölgesine gidip son durum hakkınsa bilgi alıp, oradakilerin yanında olduğumuzu söylemek istedik, ordan cenaze konvoyuna tekrar dönecektim.

Çığ felaketinin yaşandığı yere geldiğimde daha 2 dakika dahi geçmeden çığ düştü altında kaldık, sonra kurtarılıp hastaneye götürüldük. Biz kendimize değil kaybettiğimiz canlar için acı çekerken kaynağı olmayan yalan bilgiler yaymak, yalan üzerinden siyaset üretmek nedir, bunun da adını siz koyun.

Bülent Aydemir gazeteciyse, böyle bir iddia duyduysa keşke biraz daha araştırsaydı gerçeği öğrenirdi. Tabi Bülent Bey bunu duymamışsa kendisi bu senaryoyu üretmişse utanılası haline yalancılığı da eklememiz gerekecektir. Maalesef benimle beraber çığın altında kalan onlarca insanımız yaşamını yitirdi.

Acımız bu kadar büyükken, bu kadar büyük bir faciayi bütün hemşerilerimle ve milletçe beraber göğüslemeye çalışırken yapılan amaçlı ve yalan haberler VİCDANSIZLIKTIR. Bu yalan ve iftiralar sadece benim değil tüm acılı ailelerin vicdanını yaralamıştır.

Acılarımızı kullanıp, yalan senaryolarla siyaset üretenler, toplum mühendisliği ile öfke oluşturmaya çalışanlar benden değil tüm Van’dan ve Türkiye’den özür dilemelidir."

ÖZÜR DİLEDİ

Aydemir, Orhan’ın açıklamalarının ardından canlı yayında açıklama yaparak özür diledi. Aydemir, “Erkenci yorum yaptım. Teyit etmem gerekirdi. Mağdur olan varsa, üzülen vatandaşlarımız varsa özür diliyorum. Burada kimseyi çığ tetiklemek itham etmedik ya da ölümlere neden olmakla suçlanmadık. Benim ikaz ettiğim konu çığa kontrolsüz ve özensiz müdahale edilmesiydi. Ben bunu işaret ettim. Sayın Orhan’ın kasıtlı yaptığını söylemedim ama ‘Daha tedbirli olunabilir miydi?​’ bunu bütün herkes soruyor. Kendilerinden özür diliyorum. Belki biraz aceleci davrandım” dedi.

İDDİA VAN’DA KONUŞULUYOR

HDP kriz masasından Rojbin Bor ise söz konusu iddia ile ilgili “Kriz masasındayız. Hastane önünde bekleyen arkadaşlarımıza yakınlarını kaybedenlerin aktardıkları; “Cumhurbaşkanı Danışmanı Gülşen Orhan’ın olay yerine onlarca araçla gelişi ve kendilerinden ötürü havalanan helikopter gürültüsü yüzünden ikinci çığ yaşandı” diye tweet attı.

Yaptığı paylaşımını sorduğumuz Bor, “Çatak’ta AKP’nin bir yemeği var. Gülşen Hanım da orada. Çıkışta Bahçesaray üzerinden gitmek istediğini söylüyor. Oranın yolunun tehlikeli olduğunu, bu şekilde gidilemeyeceği ve çığ tehlikesi olduğu söyleniyor. Ancak kendisi yanına 4-5 tane iş makinesi alıyor. Bu minvalde devam ediyor. Sonrasında çığ yaşanıyor. Bu bize orada yakınlarını kaybedenlerin aktarımı. Çığdan çıktıktan sonra da orada devlet erkanı burada görüntüsünü vermek için helikopter dolaşıyor, görüntü de alıyor” dedi. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

TÜİK: Büyükbaş hayvan sayısı yüzde 3.8, küçükbaş sayısı yüzde 5.1 arttı

SONRAKİ HABER

Elazığ ve Malatya'da okulların açılma tarihi 17 Şubat'a ertelendi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa