İMO Genel Başkanı Gökçe: Ne depreme ne de çığ düşmesine hazırlıklıyız
Van’da yaşanan çığ felaketine dair alınması gereken önlemleri dile getiren İMO Genel Başkanı Cemal Gökçe, "Ne depreme ne de çığ düşmesine karşı hazırlıklıyız" dedi.
Fotoğraf: Özkan Bilgin/AA
Eylem NAZLIER
İstanbul
Van’daki çığ felaketine dair konuştuğumuz İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Genel Başkanı Cemal Gökçe, bu tür olaylar için öncesinden önlem alınması gerektiğini belirterek, “Ne depreme ne de çığ düşmesine karşı hazırlıklıyız” dedi.
“YETERİNCE TECRÜBELİ İNSANIMIZ YOK”
Çığ düşmesini ve arama kurtarma çalışmalarını değerlendiren TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Cemal Gökçe, dünyada çığ tehlikesi bulunan pek çok ülkede otomatik kar gözlem istasyonları bulunduğunu söyleyerek, “O bölgelerde yağan karı sürekli gözetleyecek, meteorolojik şartları inceleyecek, çevredeki insanları uyaracak, o insanların iletişim ilişkilerini sağlayacak bir ağın oluşturulması gerekiyordu. Van Bahçesaray’da bu tür bir istasyonun olduğunu zannetmiyorum, şu ana kadar doğrulatamadım. Yüksek oranda çığ bölgesi orası. O bölgede sürekli olarak çığ olayları oldu, sürekli olarak can kayıpları oluyor. Yeni bir olay değil. Önlem almamız lazım, öncesi ve sonrası için hazırlıklı olmak gerekirdi. Maalesef yetkin, bilgili, bu işi çalışmış, tecrübeli insanlarımız yeterince yok” diye konuştu.
“BUNLARIN YAŞANACAĞI BİLİNİYOR”
İki problemin olduğunu belirten Gökçe, “Birincisi risk yönetimi. Deprem için de, çığ düşmesi için de, tüm risk olayları için de geçerlidir. Önceden yani olaylar yaşanmadan önce örneğin çığ düşmeden önce bunların yaşanacağı biliniyor. Çünkü bir yerde deprem olmuşsa, bir yerde çığ düşmüşse orada daha sonrada mutlaka deprem olacak, çığ düşecektir. Bu nedenle de gerekli önlemlerin önceden alınması gerekiyor. Dolayısıyla bizim ülkemizde bu tür doğa olaylarına açıktır. Örneğin teraklama sistemi oluşturulabilir, tel örgüler yapılabilir veya daha sıkıntılı bir durum varsa orada tünellerle geçilir. Tünel kazılır tünellerle geçilir. Kentler arasında ulaşımı sağlamak açısından. Ayrıca gerekli olan meteorolojik ağlar oluşturulur. Sürekli olarak gözlemler yapılır. O bölgelerde ne kadar yağmur yağdı, ne kadar kar yağdı, çığ düşmesi muhtemel midir diyerek çalışmalar yapılır önceden. Yani hazırlıklı olunur. Bizim ülkemizde ne depreme karşı hazırlıklıyız ne de çığ düşmesine karşı hazırlıklıyız” dedi.
EN TEMEL PROBLEM HAZIRLIKLI OLUNMAMASI
İkinci problemin kurtarmaya yönelik olduğunun altını çizen Gökçe son olarak şunları söyledi: “Kurtarmaya yönelik de gerekli hazırlıklarımız yok. Kurtarmaya gidenlerin kendileri kurtulamıyor. Şimdi böyle bir şey ki hepimiz biliriz çığ tehlikesi olan yerlerde bir gürültü olduğunda karlar hareketlenir ve çığ düşmesine neden olabilir. Dolayısıyla orada çalışma yapan insanları ben gördüğümde zaten eyvah diye düşünmüştüm, içimden geçirmiştim. Çığ tehlikesi olan yerlerde bu tip çalışmalar yapılmaz demiştim. Nitekim o kadar insanın orada bilim dışı, teknik dışı, bilgi dışı yapmış olduğu çalışmalar kendi yaşamlarına neden oldu. En temel problem hazırlıklı olunmamasıdır.”