Depremzedeler: 200 TL kirayı zor veriyorduk, şimdi 1000 TL diyorlar, nasıl yapalım?
Elazığ'da depremin en çok etkilediği yerlerin başında yoksulların yaşadığı Karşıyaka Mahallesi oldu. Depremden zarar gören yurttaşlar sıkıntılarını anlattı.
Fotoğraf: Murat Uysal/Evrensel
Berfin GÜLER
Murat UYSAL
Elazığ
Sivrice merkezli 6.8 büyüklüğündeki depremden en çok etkilenen yerlerden biri de Elazığ merkeze bağlı Karşıyaka mahallesi oldu. Zaten yoksul ailelerin oturduğu mahallede birçok bina için yıkım kararı verildi. Burada belediye lojmanlarını dibine kurulmuş çadırları geziyoruz. Akşam ısınmak için erkekler çalı, çırpı topluyor. Kurtarabildikleri eşyalarını koyacak yer dahi bulamayan aileler, “Bu evlerin kirası 200 liraydı, onu bile zor veriyorduk. Şimdi 500 liralık eve bin lira diyorlar, nasıl edelim nasıl verelim” diyor.
KİRALAR VATANDAŞIN GÖZÜNÜ KORKUTUYOR
Plastik leğenin içinde önündeki tavuğun tüylerini yolarken rastlıyoruz Kiraz Salgın’a boy boy 4 çocuğu var. En büyüğü 16 yaşında lise ikinci sınıfa gidiyor, en küçüğü daha 3 yaşında. Eşinin yazları hamallık yaptığını kışları ne iş bulursa o işe gittiğini söylüyor. Kendisi de bazen ev temizliklerine bazen merdiven yıkamalarına gidiyor, “Başka türlü geçim olmaz” diye ekliyor. Depremden önce de evlerinin yıkım kararı olduğunu söyleyen Salgın, “Evler kentsel dönüşüme gidecekti. Zaten ev arıyorduk, şimdi kökten dışarıda kaldık” diyor. Depremden sonra herhangi bir maddi yardım almadıklarını söyleyen Salgın, durumlarını “İlk günden beri böyle dışarıdayım. Emlakçılarda dahi ev yok. Zaten kiralarda da bir artış var, 500’lük eve bin lira istiyorlar. Benim gücüm yetmez ben 200’ü zor veriyordum. Ben merdiven yıkayan insanım, merdivenle geçiniyorum” diye ifade ediyor. Tek isteğinin kira da olsa başımızı koyacak bir ev olduğunu ifade eden Salgın “Çadırda yaşamak çok kötü. Gıda genel dağıtım alanlarına geliyor, bize gelene kadar kalmıyor” diyor.
BATTANİYE, SOBA, ERZAK, ÇOCUK BEZİ LAZIM
İki çadır yanda Salgın ailesi ile karşılaşıyoruz, anne konuşmaktan çekiniyor, “Çocuklara sorun anlatsınlar, ne yaşıyoruz onlar daha iyi biliyor” diyor. 6. sınıf öğrencisi Melisa Salgın kucağında bir kardeşiyle sıralıyor ihtiyaçlarını, “Battaniye, soba, erzak özellikle çocuk bezi” diyor. “Okullar açılacak ne yapacaksın?” diye sorduğumuzda “Ben okula devam edemeyeceğim çünkü çadırda kalıyoruz” diyor.
Melisa Salgın’ın kardeşi Sude Salgın 4. sınıf öğrencisi ayağında bir çift terlik üst üste giyilmiş iki ıslak patik var. Sude Salgın da genel dağıtım alanlarından kendilerine sıra gelmediğinden yakınıyor. Çadırların geceleri çok soğuk olduğunu söyleyen Salgın, “Soba var çadırda o da bizim değil komşunun. Komşu sürekli gelip ‘sobamızı verin’ diyor” diye konuşuyor. İki buçuk yaşında bir kardeşlerinin olduğunu söyleyen Salgın, “Altına bir bakın ıslak, bezi yok” diyor. “Yemek ve yardım sıralarına artık ben giriyorum” diyor Salgın, annesi battaniye ve sünger için sıraya girdiğinde kargaşada düşürmüşler annesini kafası yarılmış, “Sıralara ben giriyorum bana da bir taneden başka vermiyorlar” diyor. Aynı okul sorusunu Sude Salgın’a da soruyoruz, Salgın “Ben okula gideceğim ama nasıl gideceğim? Yine evdeyken banyo yapıyorduk, burada hiçbir şey yapamıyoruz” diye cevaplıyor.
MUHTAR: YARDIMLAR ULAŞMIYOR
Karşıyaka mahallesi depremzedeleri muhtarlarına tepkili. Gelen yardımları sadece kendi çevresine dağıttığını söylüyorlar. Karşıyaka Mahallesi Muhtarı Ruhi Demirbaş’a bu iddiaları sorduk. Muhtarın açıklamaları şu şekilde: “Karşıyaka Mahallesine ne yardım geldi ne maddi kira yardımı geldi. Buradaki insanların eşyalarını taşıyacak paraları yok, geçenlerde bir milletvekili geldi ona da durumu anlattım ‘yapacağız’ dedi gitti. Giden sahip çıkmadı. Taşınabilen gitti taşınamayan durumu olmayan kenarlarda çadırlarda kaldılar. Buraya iki sefer yemek yardımı geldi onu da birkaç çadıra verdiler ondan beri bir yardım girmedi buraya. Devlet tarafından muhtarlık adına bir yardım gelmedi. Bu mahallede yağmalama da çok oldu, boşalan evlerden kapı pencere sökenler, içerde kalan eşyaları kaçıranlar talan ettiler her şeyi güvenlik güçleri de yetersiz kaldı. Sürekli mail atıyorum bizim yardımlarda sıkıntılar var diye ‘gelecek muhtarım gelecek muhtarım’ diye cevaplıyorlar. Bize de yardımlar ulaşmıyor. Dağıtımda bir organizasyon problemi var, emniyet yok düzenleme yok, öyle adamların evinde bir kamyon eşya var öyle adamın yatacak çadırı yok.”