10 Şubat 2020 13:51

Doktoru ağır yaralayan sanığın tutuklu yargılanmasına karar verildi

İzmir’de, Asistan Doktor Kadir Songür’ü ağır yaralayan sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Mahkeme 6 Nisan tarihine ertelendi.

İzmir'de, Tabip Odası, SES ve meslek örgütlerinin "hekime şiddet" açıklaması

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

İzmir’de görevi başındaki Asistan Doktor Kadir Songür'e saldıran ve ağır yaralayan sanığın yargılandığı davada sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilirken mahkeme 6 Nisan tarihine ertelendi.

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevi başındaki  Asistan Doktor Kadir Songür'e saldıran ve ağır yaralanmasına sebep olan sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması bugün İzmir Adliyesi 4.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Duruşmada tutuklu sanık ve avukatları, müşteki ve avukatları hazır bulurken, müştekinin ailesi, çalışma arkadaşları ve meslek örgütleri de kabalalık şekilde katılarak duruşmayı izledi.

Kimlik tespiti ve gelen belgelerin okunmasıyla başlayan duruşmada, sanığın psikolojinin bozuk olmadığını ve cezai ehliyetinin tam olduğu raporunun verildiği söylendi.

RAPORA RAĞMEN SANIK, PSİKOLOJİSİNİN BOZUK OLDUĞUNU İDDİA ETTİ

Ardından ilk olarak sanık Bayram Kaynak'ın ifadesi alındı. Yıllardır dizlerinin ağrıdığını ve bu sebepten dolayı doğru düzgün çalışamadığını söyleyen sanık Kaynak, sürekli ilaçlar verildiğini ancak hiç birinin işe yaramadığını bu duruma öfkelendiğini söyledi. Sürekli psikolojisinin bozuk olduğunu iddia eden Kaynak, “Bu kişiyi bilmiyorum. Bana ilaç verdi. Beynimi ben kontrol etmiyorum, üzerimde büyü var, cinler var. Ben bunları yapacak bir insan değilim. Öfke ile ne yaptığımı hatırlamıyorum. Gözümü açtığımda karakoldaydım” diyerek olay anına ilişkin bir şey hatırlamadığını ileri sürdü.

Basında kendi hakkında haberlerde uyuşturucu madde kullandığı yazıldığını ancak kendisinin hiçbir zaman uyuşturucu bir madde kullanmadığını söyleyen Kaynak, “Ölseymiş, geberseymiş de bana iftira atmasaymış. Ben bunlara rağmen onlardan şikayetçi değilim ama onlar şikayetçi, vicdanları yok bunların. Beni nasıl ve neden içeride tutuyorsunuz” diyerek ifadesini tamamladı. Karakolda verdiği ifadede “Uyuşturucu madde kullandım” sözlerini ise sanık kabul etmedi.

Daha sonra müşteki Kadir Songür'ün ifadesine geçildi. Sanığın olaydan yaklaşık bir hafta önce hastaneye gelerek kendisine muayene olduğunu söyleyen Songür, “Kendisine ilaç dışında fizik tedavi programı verebileceğimi söyledim ancak kabul etmedi. Kendisine daha önce kullandığına benzer ilaç yazdım. Odadan çıkarken ‘Bu da ağrılarımı kesmez ise bir hafta sonra gelip birinizi indiririm’ diyerek tehdit etti. Olay günü de odama girdi ve ‘Yanlış ilaç yazmışsın’ diyerek elini havaya kaldırarak boğazıma vurdu. Daha sonra kapıda sıra bekleyen biri içeri girip sanığı dışarı çıkardı” diyerek yaşananları anlattı.

DAVA 6 NİSAN'A ERTELENDİ

Son olarak tanıkların ifadelerine geçildi. Tanıklar, sanığın elinde kesici bir alet olduğunu fark etmediklerini, sadece tokat attığını düşündüklerini ancak kanı görünce fark ettiklerini anlattı. Sanık dışarı çıkarılmasaydı saldırmaya devam edeceğini belirten tanıklar, odadan çıktıktan sonra kaçtığını söyledi.

İfadelerden sonra savcı sanığın tutuklu yargılanmasının devamına karar verilmesini talep ederken, sanık avukatı ise sanığın psikolojik tedavi gördüğünü ve raporu kabul etmediklerini, yeni bir raporun hazırlanmasını talep etti.

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, verilen raporun yeterli olduğunu ve rapora ihtiyaç olmadığı gerekçesi ile raporun reddine, tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma 6 Nisan tarihine ertelendi.

15 MART BEYAZ MİTİNGE ÇAĞRI

Dava sonrası Tabip Odası, SES ve meslek örgütleri konuyla ilgili adliye önünde basın açıklaması yaptı. “Şiddetsiz bir sağlık ortamında emeğimizin karşılığını alarak hekimlik yapmak istiyoruz” yazılı pankart açılan açıklamada basın metnini İzmir Tabip Odası Sekreteri Lütfi Çamlı okudu.

“Artık yeter. Tek bir sağlık çalışanının bile şiddete uğramasına tahammülümüz yoktu. Sağlıkta şiddeti önleyici yasal düzenleme bir an önce yapılmalıdır. Şiddeti körükleten sağlık politikalarından vazgeçilene, sağlıkta etkin bir şiddet yasası çıkana dek mücadelemiz artarak devam edecektir” diyen Çamlı, 15 Mart Ankara'da yapılacak Beyaz Mitinge çağrı yaptı.

Her gün sağlık çalışanlarının şiddete maruz kaldırdığını hatırlatan SES Eş Genel Başkanı Gönül Erden, “Şiddete karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Ancak bu şiddet olaylarının tek tek münferit olaylar olmadığını çok iyi biliyoruz bu şiddetin yapısal olduğunu çok iyi biliyoruz. Bugün siyasi iktidarın sağlık çalışanlarını hedefe koyan söylemlerinden bağımsız olmadığını çok iyi biliyoruz. Sağlıkta dönüşüm programı iptal edilmelidir” diye konuştu. (İzmir/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

"Şeymalar için mücadeleden geri durmamalıyız"

SONRAKİ HABER

Yeşilyurt Apartmanı’nın ardından yıkımdan ders (iş) çıkarmak!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa