2 Kasım 2012 16:35
Murat KUSEYRİ


Gemide 10 İsveç vatandaşı vardı. Hükümetin saldırı karşısında tutumu ne oldu?

İsveç Hükümeti Gazze’ye uygulanan ambargonun yasa dışı olduğunu söylüyor ama pratikte bir şey yapmıyor. Bizlere yönelen saldırı karşısında da sessiz kaldı. Gemide Finlandiya ve Norveç vatandaşları da olmasına rağmen her iki ülke de saldırıyı protesto etmedi. Onların sessiz kalmaları İsrail’i cesaretlendiriyor. Yeni saldırılara zemin hazırlıyor.

Sessizliğin nedeni nedir?

Bu soruya verebilecek mantıklı bir yanıtım yok. İsveç, Norveç ve Finlandiya’nın İsrail’le ekonomik sözleşmeleri yok. Bu ülkeler kriz için de değilller. İsrail’in ekonomik desteğine ihtiyaçları yok. Belki 2. Dünya savaşı yıllarında Nazilerle işbirliği yapmaktan duydukları utançtan dolayı böyle davranıyorlar. O yıllarda bu ülkeler Yahudilere karşı tutum almışlardı.  Ama İsrail’in hükümetlerinin izledikleri politikalar İsrail halkına zarar veriyor. Ortado ğu’daki tüm ülkeler İsrail’den nefret ediyor. Eğer böyle sürerse İsrail’in varlığı tehlikeye girebilir. İsrail hükümeti kendi halkına karşı tüm Arap ülkelerinin toplamından daha fazla tehlike arzediyor.

Gazze’ye yardım götürme çabanız üç kez engellendi. Dördüncü girişimde bulunmayı düşünüyor musunuz?

Yardımı ulaştırmayı başaramadık ama her girişimimizden sonra ambargoda yumuşamalar oldu. Ama biz yumuşamayı değil ambargonun tamamen kaldırılmasını hedefliyoruz. Bu çabamız ambargo kalkana kadar sürecek. Belki Latin Amerika veya Afrika’dan bir gemi daha yola çıkabilir.  (Stockholm/EVRENSEL)


‘SAVAŞTAYMIŞ GİBİ DAVRANDILAR’

İSRAİL askerlerinin müdahalesi sırasında gemide neler yaşandı?

MASKELİ, ağır silahlarla donatılmış, göz yaşartıcı bomba ve şok edici silahlar taşıyan İsrail askerlerinin saldırılarına uğradık. 5 büyük avcı, 20 civarında hızlı komando botlarıyla çevrelendik. Havada da içinde keskin nişancıların yer aldığı iki helikopter vardı. 60 ila 80 arası asker gemimize girdi. Şavaştaymış gibi davranıyorlardı. Gemideki Filandiya bayrağını indirip yerine İsrail bayrağı çektiler. Bu bir savaş ilanıdır aslında. İsrail korsanlık yaptı. Hiç bir ülkenin başka bir ülkesinin gemisine uluslararası sularda müdahale etme hakkı yok.


‘YAHUDİYİM DİYE AYRI TUTTULAR’

MEDYADA Yahudi olduğunuz için özel muameleye tabii tutulduğunuzdan söz edildi.

Cezaevinde beni diğerlerinden ayırdılar. Başka bir ildeki cezaevine götürdüler. Beni vatan hainliği, düşmanla işbirliği, topluma tehdit oluşturmak, karışıklık yapmakla suçladılar. İsrail ve Filistin’e yasa dışı girmeye teşebbüs suçlamalarına da maruz kaldım. Ancak ben İsrail’e karşı değilim. Hükümetlerin izledikleri ABD’ci politikalara, Filistin halkına yönelik baskı ve katliamlarına karşıyım. Mahkemede de bunları söyledim. Hakim beraat kararı verdi.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
5 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et