Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin İdlib'i görüştü
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macron ve Merkel ile üçlü bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede, Almanya'daki ırkçı saldırı, İdlib'teki son durum ele alındı.
Fotoğraf: Kayhan Özer/Cumhurbaşkanlığı/DHA
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan akşam saatlerinde Rusya Devlet Başkanı Putin ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
AA'da yer alan bilgilere göre Erdoğan, Putin ile görüşmesinde, rejimin İdlib'de durdurulması ve insani krizin engellenmesi gerektiğini vurguladı. Erdoğan'ın, "İdlib'de çözüm Soçi Mutabakatının tam olarak uygulanmasından geçiyor" dediği aktarıldı. Erdoğan ve Putin'in tüm anlaşmalara bağlı olduklarını ifade ettikleri görüşmede, Libya'daki gelişmeler de ele alındı.
Görüşmeye dair İletişim Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada; iki liderin yapılan tüm anlaşmalara bağlı olduklarını ifade ettikleri bildirildi.
İletişim Başkanlığı'nın açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:
''Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Sayın Vladimir Putin ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirmiştir.
Sayın Cumhurbaşkanımız görüşmede, rejimin İdlib’de dizginlenmesinin ve insani krizin durdurulmasının şart olduğunu vurgulamış; İdlib’de çözümün Soçi Mutabakatının tam olarak uygulanmasından geçtiğini belirtmiştir.
İki liderin yapılan tüm anlaşmalara bağlı olduklarını ifade ettikleri görüşmede, Libya’daki gelişmeler de ele alınmıştır''.
Erdoğan, İdlib'deki tavırlarının bugün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le yapacakları görüşme sonucunda belli olacağını söylemişti. Erdoğan, "Saat 18.00 gibi Putin ile telefon görüşmem olacak. İdlib'deki tüm gelişmeleri ele alacağız. Temenni ederim ki bu görüşmeyle de hayırlı bir adım atmış oluruz" açıklamasını yapmıştı.
ERDOĞAN, PUTİN İLE YAPTIĞI GÖRÜŞME ÖNCESİ MACRON VE MERKEL İLE İDLİB'İ KONUŞTU
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşme öncesinde ise Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Angela Merkel ile üçlü bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada, görüşmede, Erdoğan'ın Almanya'nın Hanau kentindeki ırkçı saldırıya ilişkin yabancı düşmanlığı, ayrımcılık ve İslam karşıtlığı saikli bu saldırıları lanetlediği ifade edildi. Açıklamada üçlü görüşmeyle ilgili şu bilgiler verildi:
"Suriye rejimi ve destekçilerinin İdlib'deki saldırganlıklarının durdurulması gerektiğini belirten Erdoğan, insani krizin önlenmesi için somut eylemlerle güçlü destek sağlanması gerektiğini vurgulamıştır. Sayın Cumhurbaşkanımız, Libya halkının da barış, refah ve istikrara kavuşması için tutarlı politikalarla hep birlikte çalışılması gerektiğini dile getirmiştir."
"İDLİB'DEKİ TÜM GELİŞMELERİ GÖRÜŞECEĞİZ"
Merkel ve Macron ile yaptığı telefon görüşmesi ve Putin ile gerçekleştireceği görüşmeye ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan, şunları söyledi:
"Sayın Merkel, Sayın Macron, Sayın Putin ile yaptıkları görüşmede bu konuları ele almak suretiyle İdlib'de çok kararlı bir ateşkesin yapılması için böyle bir daveti kendileri yaptılar. Bu davet karşısında henüz beklenen bir yaklaşım, cevap vardır diyemem. Bir de dörtlü zirve için 5 Mart'ta İstanbul'da teklif ettiler. Bu teklifle ilgili henüz Putin arzu edilen cevabı vermedi. 'Biz Erdoğan ile bunu görüşürüz' dediler. Bu akşam saat 18:00 gibi Putin'le bir telefon görüşmem olacak. Şu an itibariyle İdlib'deki tüm gelişmeleri tepeden tırnağa ele alacağız. Ben buna yoğun bir savaş diyebiliriz. Orada çok sayıda araç-gerek imha edildi. 12 tank, 3 zırhlı araç, 14 top obüsü ve 2 doçkalı pikap imha edildi. Şu anda oradaki mücadele kararlı şekilde devam ediyor. Bu akşamki görüşmenin neticesi bizim oradaki tavrımızı belirleyecektir."
ALMANYA'DAN 25 MİLYON AVRO
"Burada rejim bu noktada İdlib halkına bu zulmü durdurmadığı sürece bizi oradan çekilmek söz konusu değil. Ateşkesi ancak bu şekilde yapabiliriz." diyen Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"Bir milyon insan bizim sınırlarımıza doğru göç ediyor. Biz bunları nerelerde kalkacağız da bunlara iskan imkanı sağlayacağız. Ancak aldığımız tedbirler biliyorsunuz sınırımızdan Suriye'nin içine doğru 30-35 km gibi bir koridoru güvenli bölge ilan edelim. Bu güvenli bölgede de şimdi biz yeni bir adım attık. Briket barakalar yapalım dedik. Bu barakalarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Kış mevsiminde oradaki kardeşlerimiz kışın sert iklimine hiç olmazsa dayanma gücü biraz daha artmış olur. Bunun yanında, gıda ve sağlık imkânları konusunda Kızılay ve AFAD'ın yoğun çalışmaları var. Merkel 25 milyon avro bana söz vermişti. Fakat burada Mülteciler Komisyonu vasıtasıyla geldiği için süreç uzuyor. Henüz gelmedi. Macron'a, 'Merkel'den böyle bir destek geldi senden de aynı desteği bekleriz' dedim."
"HAFTER MUHATABIMIZ DEĞİL"
Erdoğan, konuşmasının devamında şunları kaydetti:
"Hafter bizim için bir muhatap değil. Hafter maaşlı bir lejyoner. Gayrimeşru. Orada meşru olan uluslararası camianın BM'nin kabul ettiği lider Sarrac'dır. Dikkat ederseniz biz hep Sarrac'la görüştük. Batı ne yazık ki Sarrac'ı davet ettiği yere Hafter'i de davet ediyor. Aramızdaki fark bu. Şu anda Rusların Magner'i 2500, bunları niye konuşmuyorlar? Bunlar videolarla bizim elimizde var. Bir diğeri gizliler. Sudan. Bunların hepsini toparlayınca 10 bini aşkın bu tür teröristler var. Bunları gündeme getirmiyor kimse. Bunların çözüme kavuşturulması lazım."
"S-400 konusu gündemdeyken Trump'a bize patriotlar verin onu da alalım, tek düze çalışmak istemiyoruz dedik. Ama bize olumlu bir cevap vermediler, veremediler." (HABER MERKEZİ)