29 Şubat 2020 12:31
/
Güncelleme: 1 Mart 2020 06:11

Mülteci örgütleri: Kontrolsüz geçişler yeni ölümler demektir

Halkların Köprüsü Derneği ve Göçmen Dayanışma Ağı, mültecilerin yine siyasi nesne ve şantaj malzemesi haline getirildiğini belirterek geçişler sırasında yaşanabilecek can kayıplarına dikkat çekti.

Mülteci örgütleri: Kontrolsüz geçişler yeni ölümler demektir

Fotoğraf: Can Erok/DHA

İdlib’deki hava saldırısından sonra “Avrupa’ya kara ve deniz yoluyla geçmeye çalışan mültecilerin geçişi durdurulmayacak” haberlerinin ardından mülteciler, sahil bölgelerine ve sınır kapılarına yığıldı. Bu ölüm yolculuklarının canlı yayınla haber yapılacak kadar alenileşmesine dikkat çekerek, mültecilerin politikada şantaj malzemesi yapılmasını eleştirdi.

Haberlerin ardından İstanbul ve çevre illerde yaşayan mültecilerin, minibüs ve taksilerle sınır kapısının bulunduğu Edirne’ye, İzmir gibi kıyı bölgelerde yaşayan mültecilerin de Yunan adalarına geçmek için sahil bölgelerine hareket ettiğini hatırlatan Halkların Köprüsü Derneği, mültecilerin pazarlık konusu ya da siyaset nesnesi olmadığını vurguladı. Avrupa ülkelerine seslenen dernek, “Kurulduğumuz günden beri hükümete ve Avrupa Birliği’ne ‘Sınırları Açın, Güvenli Geçişi Sağlayın’ diye seslendik. Bugün yine bu sözümüzü, aynı kararlılıkla söylüyoruz” açıklamasında bulundu.

Gidişatın daha fazla mültecinin ölümü anlamına geleceğine dikkat çeken Halkların Köprüsü, “Gelişigüzel kontrolsüz geçişler, mülteciler için umuttan çok yeni ölümler demektir. Mevcut koşulların bu kadar manipüle edilmediği ve her iki tarafın Sahil Güvenlik Güçleri tarafından denetlendiği(!) 2015-2016 yıllarında bile binlerce mülteci yaşamını yitirmişken, bu kararın daha fazla mültecinin Ege Denizi’nde ölmesine neden olacağı aşikardır” dedi.

Açıklamada “Devlet, mültecileri pazarlık için tehdit unsuru olarak görmekten bir an evvel vazgeçmeli, doğabilecek bir insanlık felaketinin önüne geçebilmek için geçişlerin güvenliğini sağlamalıdır. Halkların Köprüsü Derneği olarak AB ve bölge devletlerine, 1951 Cenevre Sözleşmesi gereği mülteci politikalarını insani bir temelde ele almaya, Dünya halklarını da mültecilerle dayanışmaya davet ediyoruz!” denildi.

"MÜLTECİLERİ ŞANTAJ KONUSU EDENLER MEVCUT SİYASAL İKLİMDEN SORUMLUDUR"

Göçmen Dayanışma Ağı da İdlib’de yaşanan asker ölümleri ardından mültecilerin Türkiye tarafından şantaj aracı olarak kullanıldığına dikkat çekerek yazılı bir açıklama yaptı. Göçmen Dayanışma Ağı, “Savaş politikaları ile yerinden edilen mültecileri kendi şantaj siyasetlerine konu edenler, ırkçılığın normalleştirildiği mevcut siyasal iklimden de sorumludurlar” ifadelerini kullanarak “Savaşları değil mültecileri öncelemeye, sınırları değil temel hak ve özgürlükleri korumaya çağırıyoruz” diye seslendi.

Türkiye’nin pek çok şehrinden mültecilere yönelik ırkçı yaklaşımların yükseldiğine dikkat çekilen açıklamada mültecilerin ve insan hayatının siyaset malzemesi haline getirilmesine artık son verilmesi gerektiği ifade edildi.

“SAVAŞLARI DEĞİL MÜLTECİLERİ ÖNCELEYİN”

Açıklamada, “Savaş politikalarının neticesinde hali hazırda yerlerinden edilmiş olan mültecileri kendi şantaj siyasetlerine konu edenler, ırkçılığın normalleştirildiği mevcut siyasal iklimden de sorumludurlar. Sürdürmekte ısrar ettikleri bu politikalar ırkçılığı körüklemeye ve insanların hayatını tehlikeye atmaya devam ediyor. Sınırlara daha fazla kolluk kuvveti gönderen Yunanistan ve Bulgaristan ise sadece mültecilerin daha fazla şiddet görmesine sebep oluyor. Bu sonsuz şiddet döngüsü ve hareket özgürlüğüne dönük engellemeler bir an evvel son bulmalı. Bunun için de, hem Türkiye’yi hem de AB ülkelerini politikalarını gözden geçirerek savaşları değil mültecileri öncelemeye, sınırları değil temel hak ve özgürlükleri korumaya çağırıyoruz” diye seslenildi. (İstanbul-Ankara/EVRENSEL)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Bütün toplum heybede

Bütün toplum heybede

Emekçileri bastırmak için grevler yasaklandı. “İç cepheyi tahkim” denilerek her kesimden siyasetçi, gazeteci ve aydına yönelik sabah operasyonları, tutuklamalar ve akılalmaz gerekçelerle açılan davalar sürüyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen sendikacılık yaptığı için tutuklandı.

Evrensel'i Takip Et