Kılıçdaroğlu: Topuğunuz kıçınızda Putin'e koşuyorsunuz
Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın Putin ile yapacağı görüşmeyi "Vurulan senin askerin. Benim askerimi vuran her devlet benim düşmanımdır. Topuğunuz kıçınızda Putin'e koşuyorsunuz" diyerek eleştirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu (Fotoğraf: DHA)
Partisinin grup toplantısında konuşan hükümetin Suriye politikasını eleştiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu "Komşumuz bir ülkenin rejimini değiştirmek için özel bir çaba harcıyorsunuz. Biz komşudaki yangına bir kova suyla değil, benzin bidonuyla gittik. Kimin işine yarıyor?" dedi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın 5 Mart'ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yapacağı görüşmeye ilişkin "Vurulan senin askerin. Benim askerimi vuran her devlet benim düşmanımdır. Topuğunuz kıçınızda Putin'e koşuyorsunuz" ifadesini kullandı. Erdoğan'ın 34 askerin yaşamını yitirdiği 27 Şubat saldırısı sonrası yaptığı basın toplantısına tepki gösteren Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanının açıklamasını görünce çok üzüldüm. Nasıl böyle konuşursun. Nasıl bir kibirdir anlamakta zorlanıyorum" dedi.
"KOMŞU ÜLKE REJİMİNİ DEĞİŞTİRMEYE ÇALIŞIYORSUNUZ"
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Türkiye iyi yönetilemiyor. Savrulan bir Türkiye gerçeği ile karşı karşıyayım. Ne söyleyeceksiniz! Yapılması gereken çok şeyi yapmaya çalıştık aslında. Egemen güçlerin bu ülkeden nasıl kovulduğunu acaba bu ülkeyi yönetenler biliyorlar mı? Egemen güçlerin bu bölgede taşeronluğuna soyunmak en büyük tehlikedir dedik. Dilimizde tüy bitti, yanlış yapıyorsunuz dedik. Komşumuz bir ülkenin rejimini değiştirmek için özel bir çaba harcıyorsunuz.”
"ORTADOĞUYU KAN GÖLÜNE ÇEVİRMEN İÇİN KİM TALİMAT VERDİ"
"Komşuda yangın istemiyoruz. Apartmanda otururken komşuda yangın çıkarsa evinde bir kova su ile koşacaksın. Biz bidon benziniyle gittik. Çünkü öyle talimat verdiler. Siz egemen güçlerin taşeronluğunu yapıyorsunuz deyince kızıyorlar. Doğruyu dinlemeye tahammül etmiyorlar. Liyakati bir devlette yok etmişseniz orada devlet aklından söz edemezsiniz. Böyle bir devletin geleceği felaketlerle doludur"
"Erdoğan, 2013 yılındaki Anneler Günü’nde şu konuşmayı yapıyor: “Bizi Suriye’deki kanlı bataklığa karşı hepimizin dikkatli olması lazım. Büyük devlet hadiseler karşısında aklıselim düşünebilen bir devlettir.” Peki ne oldu da bundan vazgeçtiler? Kim seni yönlendirdi? Sana Büyük Orta Doğu Projesi'nin eşbaşkanlığını kim verdi? Çık milletin önüne açıkla. Orta Doğu'yu kan gölüne döndüreceksin diye sana talimatı kim verdi? Çık milletin önüne açıkla. Bütün milletimin, vicdan sahibi olan herkesin vicdanına sesleniyorum: Özgür Suriye Ordusu’nu Amerika’nın telkiniyle neden beraber kurarsınız, hangi gerekçeyle kurarsınız? Suriye’nin parçalanması, Orta Doğu’nun parçalanması kimin işine yarıyor?"
"TEK KELİME AÇIKLAMA YAPILMADI"
"Elim olay olunca, acilen toplandık. Açıklama bekledik, 23.49’a kadar tek kelime açıklama yapılmadı. O saatte Hatay Valisi çıkıp açıklama yaptı. Meclis acilen toplanmalı dedik. Parti sözcümüz çıktı, açıklama yaptı. 'Yarın kapalı oturum yapılmalı' dedi. Bu kadar sayıda şehidimiz varsa TBMM’nin toplanması gerektiğini söyledik. Bunun asla siyasi malzeme olamayacağını belirttik. Kapalı oturum talebinde bulunduk. Bu yaşanan sıkıntılı süreci 'birlik ve bütünlük' içinde aşma gayretimizdi. Öncelikle Türk Ordusu, TBMM’nin ordusudur. Anayasamıza göre Başkomutanlık TBMM’nin manevi varlığından ayrılmaz bir bütündür. Onlarca şehidimiz varken TBMM’nin kayıtsız kalarak olağanüstü toplanmaması düşünülemez! 33 şehidimizin ardından Erdoğan üç gün sonra ilk kez televizyona çıktı. Şehitlerimiz varken ekonomiden, projelerden bahsetti. işsizliği nasıl engelleyeceğinden bahsetti. Tabii doğal olarak bir de benden bahsetti. Kılıçdaroğlu beni aramadı' Sen arayacaksın, bilgi vereceksin. Nasıl bir kibir, nasıl bir yönetim anlayışıdır anlamakta zorlanıyorum."
"Şehitler Tepesi zaten boş değil ki, o tepede zaten 100 binlerce şehit var, o tepede dalgalanan bayrağımız var. Sen öyle bir pozisyon alıyorsun ki, 'Neden ben buraya daha fazla şehit defnetmiyorum, sürekli şehitler gelecek' diyor. İnsanda biraz vicdan olur."
"TOPUĞUNUZ KIÇINIZDA PUTİN’E KOŞUYORSUNUZ"
"Emperyal güçlerin maşası olanlar Türkiye'yi düzlüğe çıkaramazlar. Putin'e telefon eder, Merkel'e telefon eder, Trump'a telefon eder. Onlar gelip vururlar, kendisi ayaklarına koşar. Benim askerimi vuran kim olursa olsun benim düşmanımdır. Ben niye onların ayağına gideyim? Topuğunuz kıçınızda Putin’e koşuyorsunuz."
"Şehitler tepesi boş kalmayacak. Daha çok gelirse o kadar memnun kalacak beyefendi. Şehitler tepesi zaten boş değil. Bu ülkenin her karış toprağında şehitler var. Adamın haberi yok bundan. Bu devletin nasıl kurulduğundan haberi yok bu insanın."
"Sizin çocuklarınız beş tepede, saraylarda oturacak da keyif çatacaklar bu ülkenin fakir fukaranın çocuğunu şehitler tepesine layık göreceksin. Sen git. Elinden tutan mı var! Kahramanlık edebiyatı yapıyorsun. Hangi milletvekilinin çocuğu İdlib’de, hangi para babasının çocukları Suriye’de? Kimin çocukları orada? Saray sosyetesinin çocukları orada mı? Hepsi bedelli yaptılar. Vay Kılıçdaroğlu yine orduyu böldü yanlış söyledi derler şimdi. Doğru kardeşim.""
"Daha acı olanı ne biliyor musunuz? Özgür Suriye Ordusu’nu Kuvayi Milliye’ye benzetmesidir. Hangi Kuvayi Milliye’ci egemen güçlerle aldığı parayla başka yerlerde mücadele etti. Obama yönetiminden beri geliyor ÖSO. Sen söylüyorsun. Para vermezsen hepsi isyan edecek"
"Sen birilerinin telkinleriyle insanı öldürüyorsun. Bütün bir dünyanın bildiği bir bilge değil mi Şeyh Edebali. Savaş zorunlu olmadıkça bir cinayettir. Ben söylemiyorum bütün hayatı savaş meydanlarında geçmiş bir komutan söylüyor bunu. ‘Milleti savaşa götürünce vicdanımda azap duymamalıyım.’ Kim söylüyor Gazi Mustafa Kemal söylüyor."
"ÇANAKKALE'YLE İDLİBİ BİR TUTUYORSAN VAY MEMLEKETİN HALİNE"
"Çanakkale ile İdlib’i kıyaslamak gibi bir şey olabilir mi. Çanakkale vatan toprağı ya burası. Sen İdlib’le Çanakkale’yi bir tutuyorsan vay bu memleketin haline. Nasıl bir cehalettir anlamakta zorlanıyorum. Emin olun eğer Çanakkale ile Suriye’de bir yeri beraber tutacaksan o yerin adı Süleyman Şah Türbesi’dir. Sen Süleyman Şah Türbesi’ni IŞİD terör örgütünden kaçırmadın mı? Bayrağını indirmedin mi? Bana gelip Çanakkale örneğini veriyorsun. Bu beceriksizliğe bakın ya. Acizlik içinde ne söylediğini bilmeyen garip bir adam."
"Biz bir an önce oturalım TBMM’de bunu konuşalım. O gece TBMM Başkanı’na da söyledim. Hemen toplanmamız lazım. ‘Hayır toplanmayalım. Sanki olağanüstü bir olay olmuş gibi o intiba ortaya çıkar’ Zaten olağanüstü olay oldu. Biz cumartesi acil toplanalım diyoruz ne gerek var diyorlar. Ben milletime soruyorum ya bunlarca vicdan, ahlak var mı? Şehadetten bahsediyorlar, sen şehadetten anlar mısın? Asker yolu gözleyen bir annenin dramını anlar mısın sen? Meclis bunları konuşup görüşmeyecekse neyi konuşacak. Biz bu meclise hangi gerekçeyle gazi meclisi, dedik. Meclis’e gelmiyor. Niye gelmiyorsun? Bari meclise gel. Meclis’e bilgi ver. Trump’a, Putin’e, Merkel’e bilgi veriyorsun, gazi meclisine bilgi vermiyorsun? Niye. Milletvekillerinin yüzüne bakmaktan utanıyorsun ondan mı acaba?" (HABER MERKEZİ)
KILIÇDAROĞLU'DAN SORULAR
Kılıçdaroğlu, Erdoğan'dan Moskova'da Putin ile gerçekleştireceği görüşmede şu soruları sormasını istedi: "Sayın Putin birliklerimizin yerini sizlere bildirmemize rağmen askerlerimiz niye şehit ettiniz?", "İlk saldırının ardından uyarmamıza rağmen neden ikinci kez askerlerimizi vurdunuz?" "Yaralıların ve şehitlerin Türkiye'ye getirilmesi için uçaklara neden izin vermediniz?" ,"Sayın Putin savaş hukukunda yaralıları vuran ambulanslar vurulmaz. Siz yaralılarımızı almaya gelen ambulansları bile neden vurdunuz?" (HABER MERKEZİ)
March 3, 2020