Sınırda bekleyen bir mülteci: Yunanistan askeri üzerimde ne var ne yok hepsini aldı
Afganistanlı Abdullah 21 yaşında, 6 senedir Türkiye'de yaşıyormuş. Abdullah "Çaresiz hissediyorum. Yunan askerleri ateş ediyor, belki ölebiliriz de... Ama yeni başlangıçlar için de umudum var" diyor.
Fotoğraf. Orkun Özkaya/Evrensel
Orkun KAYA
Edirne
1 haftayı aşkın bir süredir Edirne ve Edirne'ye bağlı ilçelerin Yunanistan'a sınırı olan ilçeler ve beldelerde binlerce mülteci, sınırı geçmek için bekliyor.
Dün (6 Mart Cuma) İpsala'nın Yenikarpuzlu beldesinde bulunan pazar yerinde Afganistanlı Abdullah ile karşılaştık. Kendisi 21 yaşında ve 6 senedir Türkiye'de yaşıyormuş. Abdullah beldede, belde merkezine biraz uzakta bir tarla bölgesinde harmanlık alanda mülteciler için hazırlanan çadırların bulunduğu yerde kalıyormuş. Alandan çıkarak çamurdan batmış ve yürümekten yırtılmış ayakkabılarının yerine yeni bir çift ayakkabı almak için pazara çıkmış.
"ESNAF YARDIM ETTİ"
Ayakkabı almaya gittiğinde esnaftan biri cebindeki parayı harcamasını istememiş ve ikram etmiş. Kendi parasına sahip çıkmasını ve saklamasını istemiş. Başka pazarcılar da ona çorap, meyve, kuru üzüm yardımında bulunmuş, yeni bir çanta almış. "Benim hiç böyle bir düşüncem yokken insanlar, pazarcılar bana yardımcı oldu. Buranın insanı çok merhametli ve yardımsever" diyerek bu durum karşısında mutlu olduğunu söyledi.
Kendisi, Edirne'de sınırı tam geçmek üzereyken Yunanistan askerleri tarafından darbedilmiş. Sakladığı paralar dışında bütün parası alınmış, çantası ve cep telefonuna Yunan askerleri tarafından el konulmuş. Abdullah, çocuklara ve kadınlara bile şiddet uyguladıklarını, bu durumu görünce hayretler içerisinde kaldığını söyledi. Yaklaşık 5 gündür yollarda olduğunu, yürümekten ayaklarının altının su topladığını ve topallamaya başladığını söyleyerek düşüncelere daldı. "Halimiz ne olacak hiç bilmiyorum" dedi.
Gece Edirne'den Yenikarpuzlu beldesine geldiğini ve bir umut belki buradan sınırı geçebileceğini düşünüyor. "Eğer burada da sınırı geçemezsem Bulgaristan sınır kapısında da deneyeceğim şansımı" diyerek, Edirne halkının ve emniyet güçlerinin yardımlarından bahsetti, teşekkür etti.
"UMUDUM VAR"
"Sınırı geçersen ne yapmayı düşünüyorsun?" diye sorduğumda, "Şu an üzerimde gördüğün kıyafetler dışında hiçbir şeyim, telefonum dahi kalmadı. Kendimi çaresiz hissediyorum. Yunan askerleri ateş ediyor, belki ölebiliriz de... Ama yeni başlangıçlar için de umudum var" diyerek sözlerini bitirirken diğer ihtiyaçlarını almak için yola koyulmaya çıktı. Kendisinin artık ihtiyacı kalmadığını düşünerek cebinden çıkardığı şarj aleti, kulaklık ve İstanbul kent kartını vererek ayrıldı, yeniden sınıra doğru yürümeye başladı.