07 Mart 2020 12:17
Son Güncellenme Tarihi: 08 Mart 2020 05:59

Son yedi yılda en az 817 kadın işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi

İSİG verilerine göre 2019’da en az 115 kadın işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. İSİG: "Kadın emeğine dönük politikalar kadınları geçici, güvencesiz ve kayıt dışı işlere hapsediyor."

Fotoğraf: DHA

Paylaş

İş yolunda ya da iş başında, trafik kazalarında, makinenin ezmesiyle, şiddet sonucu ya da iş baskısının yarattığı stres sonucu 7 yılda en az 817 kadın emekçi hayatını kaybetti.

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) verilerine göre 2013’te en az 103, 2014’te en az 131, 2015’te en az 121, 2016’da en az 110, 2017’de en az 117, 2018’de en az 120, 2019’da en az 115 kadın işçi iş cinayetlerinde can verdi.

İş cinayetleri raporunu Evrensel’e değerlendiren DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ve Sağlık-İş Sendikası İstanbul Şube Başkanı Nedime Mutlu Yıldırım, iş cinayetlerinin gün geçtikçe arttığını ve güvencesiz çalışma koşullarının iş cinayetlerinin temel sebebi olduğunu söyledi.

“Kadın emeğine dönük politikalar kadınları giderek daha çok geçici, güvencesiz ve kayıt dışı işlere hapsetmektedir” denilen İSİG açıklamasında ise, “Özel sektörün ardından, kamu sektöründe devlet politikalarıyla biçimlenen kadın istihdam alanlarında kadınlar giderek daha çok ev işlerinin ve bakım emeğinin uzantısı işlerde çalışmaya mahkum edilmektedir” ifadeleri kullanıldı.

KADIN İŞÇİLERİN YÜZDE 98’İ SENDİKASIZDI

  • Yaşamını yitiren kadınların 54’ü mülteci/göçmen (34 Suriyeli, 6 Gürcistanlı, 5 Özbekistanlı, 2 Rusyalı, 1 ABD’li, 1 Afganistanlı, 1 Japonyalı, 1 Kırgızistanlı, 1 Kolombiyalı, 1 Moldovyalı, 1 Türkmenistanlı...)
  • 817 kadın işçinin 148’i çiftçi ve 48’i esnaf, 621’i ücretli çalışandan (işçi ve memur) oluşuyor.
  • Yaşamını yitiren kadın emekçilerin yüzde 98’i sendikasız.
  • Kadın iş cinayetlerinin yarısından çoğu tarım, orman iş kolunda gerçekleşti. 419 kadın emekçinin (271 işçi ve 148 çiftçi) yaşamını yitirdiği tarım-orman iş kolu ile birlikte; 85 kadın emekçinin yaşamını yitirdiği ticaret, büro, eğitim, sinema iş kolu; 60 kadın işçinin yaşamını yitirdiği sağlık, sosyal hizmetler iş kolu; 54 kadın emekçinin yaşamını yitirdiği tekstil, deri iş kolu ve 39 kadın emekçinin yaşamını yitirdiği belediye, genel İşler iş kolu en çok kadın iş cinayetinin yaşandığı iş kolları oldu.
  • İş cinayetinde yaşamını yitirenlerin 35’i, 14 yaş ve altı yaşlarda çocuk işçilerdi. 15-17 yaş arası 38 çocuk/genç işçi, 18-27 yaş arası 168 işçi, 28-50 yaş arası 353 işçi, 51-64 yaş arası 104 işçi, 65 yaş ve üstü 44 işçi, yaşı bilinmeyen 75 kadın işçi yaşamını yitirdi.

İSİG’İN ÖNERİLERİ

İSİG’in kadın işçilere ilişkin önerileri ise şöyle sıralandı:

  1. Cinsiyetçi iş bölümüne son verilmelidir.
  2. Kadın işlerinin ‘tehlikesiz ve basit’ olduğu ön yargısı yıkılmalıdır.
  3. Yeniden üretim atölyelerine dönüşen evler ve işyerleri sağlık ve güvenlik risklerine karşı güvenli hale getirilmelidir.
  4. Gerek devlet tarafından gerekse emek ve meslek örgütleri tarafından oluşturulan işçi sağlığı ve güvenliği politikaları toplumsal cinsiyet açısından düzenlenmelidir.
  5. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından, işyerlerinde ve evlerde kadınların ağırlıklı olarak çalıştığı işlerin ve bu işlerde çalışan kadınlarda rastlanan ortak sağlık sorunları ve riskleri rapor edilmeli ve kamuoyuyla düzenli olarak paylaşılmalıdır.
  6. Kadınların çalışma alanlarındaki kimyasal, biyolojik, fiziksel, ergonomik vb. riskler saptanmalıdır.
  7. İşyerinde kadına yönelik cinsel şiddet, taciz, cinsel sataşma tehlikesine karşı başvuru masası oluşturulmalıdır.
  8. Emek ve meslek örgütleri kadın işçi sağlığı konusunda sektörlerine göre veri toplamalı ve raporlandırmalıdır.
  9. Tüm çalışma alanlarında kadınların örgütlenmesi ve birleşik mücadelesi gereklidir.
  10. Kadınlar çifte mesaisinin yıpratıcılığı ve üstlerindeki aşırı iş yüküne bağlı fiziksel ve ruhsal zararlar toplamı bir meslek hastalığı tanımı getirilmelidir.
  11. Ücretli ücretsiz kadın işçilere yıpranma payı/erken emeklilik uygulamaları getirilmelidir.
  12. Ev ve bakım hizmetleri azami ölçüde kamusal alandan ücretsiz karşılanmalıdır.
  13. Kadınları ve kadın meslek hastalıklarını kapsayan bir işçi sağlığı ve iş güvenliği yasası gereklidir.
  14. İşyeri toplu sözleşmelerinde, iş kolu ve ülke bazındaki çerçeve sözleşmelerde kadın meslek hastalıklarına dair maddeler konulmalıdır.

ARZU ÇERKEZOĞLU: İŞ CİNAYETLERİNE KURBAN GİTMEDİĞİMİZ ÇALIŞMA HAYATI İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ

Arzu Çerkezoğlu, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde işçi ve emekçi kadınların temel taleplerinden birinin güvenceli çalışma ve iş cinayetlerinin önlenmesi olduğunun altını çizdi.

“İş cinayetleri çalışma hayatının en önemli sorunlarının başında geliyor” diyen DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Her gün 4-5 işçi arkadaşımızı çalışırken kaybediyoruz. Özellikle iş cinayetlerindeki olumsuz tablonun nedeni yıllardır uygulanan ekonomik politikalar ve taşeron çalıştırma, güvencesiz ve kayıt dışı çalıştırmanın artması. Tüm bunlar iş cinayetlerindeki kara tabloyu artıran temel nedenler” ifadelerini kullandı.

Başta taşeron çalıştırma olmak üzere bütün güvencesiz çalıştırma biçimlerini ortadan kaldırılmadan, çalışma saatleri insani bir düzeye çekilmeden, sendikalaşmanın önündeki engelleri kaldırmadan iş cinayetlerindeki olumsuz tablonun düzelmeyeceğini vurgulayan Çerkezoğlu, yaşanan tüm olumsuzluklara karşı ise hükümetin duyarsız olduğunu vurguladı.

Çerkezoğlu, “İşçi sağlığı iş güvenliği konusundaki gerekli denetimler ve yaptırımlar hayata geçirilmiyor. Yargı süreçleri ise cezasızlıkla sonuçlanıyor” dedi.

“Kadın işçiler toplumsal hayatın bütününde ve çalışma hayatında da çok ciddi bir eşitsizliğe ve ayrımcılığa maruz kalıyor. Daha fazla güvencesiz çalıştırılıyor. Kayıt dışı çalışma kadınlarda çok daha fazla. Çalışma saatleri daha uzun” diyen Çerkezoğlu, “Kadınlar açısından da bu olumsuz çalışma koşulları kadın işçilerin de iş cinayetlerinde hayatını kaybetmesinin temel nedenleri” ifadelerini kullandı.

Kadın işçilerin çalışma hayatında işe girişten itibaren ayrımcılık ve eşitsizliğe maruz kaldığını vurgulayan Arzu Çerkezoğlu, iş cinayetlerine karşı da kadın işçileri sendikalı olmaya çağırdı.

Tüm olumsuz çalışma koşullarının iş cinayetlerine sebep olduğunu vurgulayan Çerkezoğlu, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde işçi kadınların temel taleplerinden birinin de “iş cinayetlerinin önlenmesi” olduğunu belirtti.

Çerkezoğlu, “İş cinayetlerine kurban gitmediğimiz, insanca çalışabildiğimiz, insanca çalıştığımız bir işin karşılığında insan onuruna yaraşır bir ücret aldığımız, demokratik haklarımızın sağlandığı bir çalışma hayatı için mücadele ediyoruz” dedi.

NEDİME MUTLU YILDIRIM: İŞİMİZİ YAPARKEN ÖLDÜRÜLMEK İSTEMİYORUZ

Sağlık-İş İstanbul Şube Başkanı Nedime Mutlu Yıldırım, iş cinayetlerinin gün geçtikçe arttığına dikkat çekerken, sağlık emekçilerinin de hasta ve hasta yakınları tarafından maruz kaldıkları darp ve sonucunda ölümlerin arttığını vurguladı.

“Sayının az ya da çok olması sorunu ötelemiyor. İş cinayetleri gün geçtikçe artıyor. 150 sene önce eşit işe eşit ücret talebiyle yola çıkılan bir 8 Mart’tan sonra geldiğimiz nokta çok da farklı değil. Özünde sorunlarımız aynı. Dışarıda iş cinayetleri, taciz, mobbing, sağlıkta yaşanan sıkıntıların hasta ve hasta yakınları tarafından bizlere ödettirilmesi, darp, ölüm... Sağlıkçılar olarak kendi sahamızda yaşadığımız temel sorunlar bunlar” diyen Yıldırım, “Sağlık iş kolunda bunlar yaşanırken, diğer iş kollarında bu sorunlar daha da yüksektir” dedi.

Yıldırım, “Yükselen işsizlik sonucu insanlar geçinebilmek için düşük ücretlerle, güvencesiz ortamlarda sendikasız çalışmak zorunda kalıyorlar. Bu durum iş cinayetlerine sebep oluyor” ifadelerini kullandı.

“İşimizi yaparken öldürülmek istemiyoruz” diyen Yıldırım taleplerini şöyle sıraladı:

  • Kadın cinayetleri ve iş cinayetleri durdurulsun, önlemler alınsın.
  • İş güvencesi sağlansın.
  • İşyerlerine yeterli ekipmanlar sağlansın.
  • Yeteri kadar sığınma evleri açılsın.
  • Gündüz ve gece kreşleri açılsın.
  • Kadına toplumsal anlamda yüklenen ev, çocuk, temizlik, hasta, yaşlı bakımı gibi işler kadının yükü olmaktan çıkarılsın.
  • Eşit işe eşit ücret sağlansın.

(İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Çakırözer: Ayşe Tuba Arslan’dan sonra, 100 günde 79 kadın daha öldürüldü

SONRAKİ HABER

Yunan güvenlik güçleri sınırdaki mültecilere yine gaz bombası ile saldırdı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa