Biz sendikanın "milli"sini severiz!

Naksan yönetimi ve Hak-İş’e bağlı sendikacılar işçilerin DİSK’e bağlı Lastik-İş Sendikasında örgütlenmesinden kaygılı.

10 Mart 2020 20:23
Paylaş

Deniz KAR
Antep

"Biz çalışanların sendikalarda örgütlenmesine karşı değiliz. Ama milli sendikalarda örgütlenin, biz milli sendikalarımızla çalışmak istiyoruz.” Bu sözler, bir süre önce kayyum yönetiminde olan Naksan Holdingle Hak-İş arasında 2 bin 500 işçi adına toplu iş sözleşmesinin imzalandığı gün, imza törenine katılan TMSF Başkanı tarafından işçilere söylendi. Müdürler eliyle Hak-İş’e bağlı sendikalara üye yapılan işçiler, işverenin övgüyle bahsettiği sendikanın ne olduğunu ise imzalanan sözleşmeyle öğrendiler. Asgari ücret zammının bile altında zam verilen işçiler, “Bize söz verip bizi aldatan, işçiye yalan söyleyen, işçiden habersiz sözleşme imzalayan bir sendika işçi sendikası değildir” diyerek Hak-İş’e bağlı sendikalardan istifa etmeye başladılar.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından, sahiplerinin ‘FETÖ’yle bağlantısı olduğu gerekçesiyle kayyum atanan ve yaklaşık dört yıldır kayyum tarafından yönetilen Naksan Holding'e bağlı plastik, tekstil ve enerji iş kolundaki işyerlerinde çalışan işçiler geçtiğimiz kasım ayında Hak-İş’e bağlı sendikalara üye yapılmıştı. Bizzat fabrika müdürlerinin ve şeflerin çabasıyla üye yapılan işçilerle müdür ve şeflerin ofislerinde görüşen Öz Petrol-İş ve Öz İplik-İş yöneticileri, işçilere yılda en az dört ikramiye, yüzde 15’in üzerinde ücret zammı ve sosyal haklarla ilgili pek çok vaatte bulundu.

SÖZLEŞMEDE NE OLDUĞUNU İMZALANDIKTAN SONRA ÖĞRENDİLER

İki hafta önce ise Naksan Holding ile Hak-İş’e bağlı üç sendika arasında 3 yıl geçerli olmak üzere toplu sözleşme imzalandı. İmza törenine TMSF Başkanı Muhiddin Gülal, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ve Naksan Hoding yönetimi katıldı. Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Naksan Holding yönetimini övdüğü konuşmasında imzalanan toplu sözleşmeyi “Gaziantep için örnek ve tarihi bir sözleşme” olarak niteledi. Naksan Holdinge bağlı Royal halı fabrikasında yapılan törene izleyici olarak belirli sayıda işçi çağrıldı. Ancak işçiler toplu sözleşmede neler olduğunu daha sonra fabrikadaki panolara asılan birkaç maddelik duyuruyla öğrenebildi.

HAK-İŞ BAŞKANI "TARİHİ SÖZLEŞME" DEMİŞTİ

Üyelikler yapılırken en az dört ikramiye sözü verilmiş olmasına rağmen, fabrikada zaten önceden iki dini bayramda alınan toplam 20 yevmiyelik ikramiyenin üzerine sadece 10 yevmiye eklenerek ilk yıl için 30 yevmiye olduğunu, yüzde 15’ten fazla olacağı söz verilen zam oranının ise yüzde 11.8 ile asgari ücrete gelen zam oranının dahi altında kaldığını gören işçiler, fabrika içinde toplanarak bu duruma tepki gösterdi. İşçiler, açıklama yapmaya çalışan sendika ve fabrika yöneticilerini de yuhalayarak protesto ettiler ve Hak-İş’e bağlı Öz Petrol-İş Sendikasından istifa etmeye başladılar.

"MİLLİ LAFINI DUYUNCA SATILDIĞIMIZI ANLADIM"

İmza törenini izleyen ve Evrensel'e bilgi veren bir Naksan işçisi, TMSF Başkanı Gülal’ın işçilere yönelik, “Biz çalışanların sendikalarda örgütlenmesine karşı değiliz. Ama milli sendikalarda örgütlenelim, biz milli sendikalarımızla çalışmak istiyoruz” şeklinde konuştuğunu aktardı. “Bizzat, Naksan’ın da bağlı olduğu TMSF’nin başkanından bu sözleri duyunca satıldığımızı anladım” diyen işçi, şöyle devam etti: “Bu milli lafını hep bizi kandırmak ve uyutmak için kullandıklarını biliyorum. Sendikacıların işçilere yaptığı ihanetin ve işverenle iş birliğinin adı da milli sendikacılıkmış demek ki. Örneğin DİSK de yasal bir sendika. Devletin yasalarına göre işçiler istediği sendikaya üye olma özgürlüğüne sahip. DİSK de buna dahil. Yasalarda şu sendika milli bu sendika şöyle diye bir şey yok. Devletin resmi bir kurumunun başındaki insan nasıl böyle bir şey der. Bu ayrımcılık değil mi, suç değil mi?”

İMZALANAN TOPLU SÖZLEŞME DEĞİL PROTOKOL

İşçilerin toplu halde istifaları başlayınca telaşa kapılan sendika ve fabrika yönetimi işçileri yeniden Öz Petrol-İş üye olmaya ikna etmek ve başka bir sendikada örgütlenmelerini engellemek için işçiler üzerinde baskı kurmaya başladı. İşçilerin Evrensel'e verdiği bilgiye göre Naksan yönetimi ve Hak-İş’e bağlı sendikacılar işçilerin DİSK’e bağlı Lastik-İş Sendikasında örgütlenmesinden kaygılı. Bu yüzden günlerdir, işçilere üç yıllık sözleşme imzalandığı, hepsi istifa ederek başka bir sendikaya geçse dahi başka bir sendikanın yetki alıp sözleşme yapamayacağı yönünde propaganda yapıldığını anlatan Naksan işçileri, gerçeğin böyle olmadığını öğrendi. Üye sayısı iş kolu barajının altında olduğu için Hak-İş’e bağlı Öz Petrol-İş’in sözleşme değil protokol imzaladığını öğrenen Naksan işçileri, tepkilerini “Bizi artık kandıramazlar. Biz işverenin emriyle ve izniyle çalışan bir sendika istemiyoruz. Bize söz verip bizi aldatan, işçiye yalan söyleyen, işçiden habersiz sözleşme imzalayan bir sendika işçi sendikası değildir. Patron sendikasıdır” sözleriyle dile getirdi.

ÖNCEKİ HABER

HDP Milletvekili Kenanoğlu iş cinayetlerini Meclis gündemine taşıdı

SONRAKİ HABER

Erdoğan’dan Putin'e teklif: Suriye’de petrolü birlikte değerlendirelim

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa