Ford işçileri: El yıkayın diyorlar ama hattı bırakıp tuvalete gidemiyoruz biz
Koronavirüsten korunmak için önleyici tedbirler alınıp alınmadığını 10 bin çalışanı olan Ford Otosan Gölcük fabrikası işçilerine sorduk.
Fotoğraf: Pixabay
Arzu ERKAN
Kocaeli
Okullar, hastaneler, toplu taşıma araçları ve elbette binlerce işçinin bir arada çalıştığı fabrikalar... Peki, bu alanlarda koronavirüsten korunmak için önleyici tedbirler alıyor mu? Bu sorunun yanıtını 10 bin çalışanı olan Ford Otosan Gölcük fabrikası işçilerine sorduk. Önlemlerin kendilerine SMS yoluyla bildirildiğini anlatan işçiler, virüsün yayılma ihtimaline karşılık fabrikanın bir acil eylem planının olması gerektiğini söylüyor.
Cep telefonlarına gelen mesaj dışında fabrika içinde gözle görülür bir önlem alınmadığını belirten bir kadın işçi, “Sadece ellerimizi yıkamamın gerekliliklerinden bahseden bir mesajı haftada bir iki paylaşıyorlar. Yurt dışından direkt bize sevk edilen o kadar tedarikçi ürünü kullanıyoruz, risk altındayız ama bildiğimiz hiçbir önlem yok. Ayrıca sürekli yurt dışı yurt içi gezen ekipleri var. Onların mikrobu alma riskleri var, bu konuda ne önlem alındı bu zamana kadar? Riskler için ne yapıldı bilmiyoruz” diye konuştu.
Kendilerine gelen mesajda şirket içi temizlik periyodunun 2 ila 3 kat artırıldığını ifade eden başka bir işçi “Aynı mesajda deniliyor ki, servis araçlarının iç yüzeyleri ve ofis havalandırma sistemleri insan sağlığına zararlı olmayan dezenfektanlar ile temizlenmektedir. Ayrıca virüsten korunmanın en etkili yönetimin el yıkamak, genel hijyen kurallarına uymak olduğu söyleniyor. Tamam, bunlar iyi güzel de, bu virüsle ilgili okuduğumuz şeylerde bir yüzeyde 1 günden fazla canlı kalabileceği söyleniyor. Fabrika içindeki her yüzey, masa, sandalye, trabzanlar bunların saatte bir temizlenmesi gerekir, bunu yapıyorlar mı, hayır. Sık sık el yıkamadan bahsediyorlar da hattı bırakıp tuvalete gidemiyoruz biz. Nasıl olacak bu dedikleri?” diye konuştu.
DEZENFEKTANI KENDİNİZ TEMİN EDİN!
Herkesin kendince bir önlem geliştirdiğini belirten başka bir işçi şöyle devam etti: “Tokalaşma, öpüşme yok. Mesaj atmak dışında yaptıkları gelen ziyaretçileri içeri almamak. Revirden dezenfektan istedik, ‘Kendiniz temin edebilirsiniz’ dendi. Şaka gibi. Halbuki ne olmalı, fabrika içinde işçilerin rahatlıkla ulaşabileceği her yere dezenfektan cihazları yerleştirilmeli. Binlerce kişi çalışıyor bu fabrikada, sadece Kocaeli değil, Yalova'dan, İstanbul'a her yerden işçi geliyor. Bir kişide görülse hızla yayılır. İşçinin hayatı ve sağlığı bu kadar ucuz olmamalı.”
Fabrika yönetiminden son gelen mesajda bulaşıcı hastalıklardan korunmak için bağışıklık sistemini güçlendirmenin önemine değinildiğini anlatan başka bir işçi “Gerçekten çok doğru. Bağışıklık sistemini güçlendirmek için de dengeli ve sağlıklı beslenmeli, düzenli uyumalı, günde 2-3 litre su tüketmeli ve egzersiz yapmalıymışız. Vallahi 3 bin-3 bin 500 lira maaşla ben de çok isterdim dengeli ve sağlıklı beslenmeyi. Ama ay sonunu nasıl getireceğim onun hesabını yapıyorum. 3 vardiya çalışıyorum. Bu koşullarda düzenli bir uyku benim için imkansız. Egzersiz kısmına gelince hat hızı bize yeterince egzersiz yaptırıyor, bunu kastediyorlar sanırım. Mesajla gerçek uyuşsun ben de çok isterdim ama bu yazılanlar bizim için hayal” diye konuştu.
ACİL PLAN VE ÜCRETLİ İZİN
Virüsün yayılabilmesi olasılığına karşı fabrikanın acil eylem planı hazırlaması ve bunun da kendileriyle paylaşılması gerektiğini ifade eden işçi, “Gerekirse üretime ara verilip işçiler ücretli izne çıkarılmalı. Üretim işçisi evden çalışamayacağına göre şimdi dönüp ofis çalışanını evden çalıştırma planları yapılır. Peki işçilerin canı kıymetsiz mi? Sadece ne olursa olsun üretim sürsün diye düşünülmesin” dedi.