11 Mart 2020 20:05

Derinceliler: Bu savaş bizim savaşımız değil

Kocaeli'nin Derince ilçesinde yaşayanlarla İdlib'deki çatışmaları ve Rusya ile Türkiye'nin Moskova'da imzaladığı mutabakatı konuştuk.

Fotoğraf: Google Street View

GÜNCEL

Paylaş

Kübra LAZ
Ulaş Can ŞAHİN
Kocaeli

Suriye’de hava saldırısı sonucu İdlib’de yaşanan çatışmalar ve sonrasında varılan mutabakat Kocaeli Derince’de halkın gündeminde. Türkiye’nin dış politikası ve operasyonlar hakkında ne düşündüklerini sorduk.

Bayram Konuk, 34 yaşında. Ekonomik sorunların çok fazla olduğu bu dönemde İdlib'de askerlerimizin olmaması gerektiğini düşündüğünü belirten Konuk "Yanlış buluyorum. Halk ne kadar karşı çıksa da Tayyip Bey istediğini yapıyor. Barış istemek bile suç haline geldi" diyerek görüşlerini belirtti.

"BU NASIL BEKA OLUYOR?"

İdlip de ne yaptıklarını sorgulayan Cevdet Güneş de "Savaş değil barış olmalı" diyor. Güneş, "Savaşı gereksiz buluyorum. Bizim İdlib’de ne işimiz var? Yurdumuza karşı bir saldırı olsaydı beka sorunu denebilirdi ama bizim sınırlarımızın dışındaki bir savaş nasıl beka sorunu oluyor? Hükümetin politikasını yanlış buluyorum. Bu durum devletler arası diyaloglarla çözülebilir" dedi.

Yüksel Ünal, geçen hafta verilen kayıplara çok üzüldüğünü belirterek sorularımıza cevap veriyor. Savaşta olmamızı doğru bulmadığını söyleyen Yüksel, "Türkiye bir ekonomik krizin içerisinde bu haldeyken savaşa girmeyi doğru bulmuyorum. Ülkede bu kadar işsiz aç vatandaş varken kendi sorunlarımıza odaklanmak yerine sınırların ardındaki sorunlara çözüm aramamız yanlış" dedi. Nasıl bir çözüm önerebileceğini sorduğumuzda ise yanıtı "Çözümü bizden beklediklerini zannetmiyorum, baştakilerin bir çözüm bulacağına da inanmıyorum. Bize hiçbir şekilde söz hakkı tanımıyorlar" oldu.

"İNSANLAR ÖLÜME TERK EDİLİYOR"

Hüseyin Laçin de "Yoksul insanların evlatları bize ait olmayan bir savaş yüzünden katledilirken baştakilerin evlatları ülkede refah içinde yaşıyorlar. Ben bunu doğru bulmuyorum" dedi. Yaşananlar sonrası Yunanistan’a gönderilmeye çalışılan mültecilere insan gibi davranılmadığını belirten Hüseyin, "Hiçbir şekilde ulaşımları veya sınır kapısında barınmaları ve güvenlikleri için hiçbir şey yapılmıyor. İnsanlar ölüme terk ediliyor" diyerek sözlerini bitirdi.

Mustafa halkın artık sesini çıkarması gerektiğini söylüyor. Sürekli ölümlerin olduğunu ancak kimsenin hesap vermediğini söyleyen Mustafa, "İdlib’de bizim ne işimiz vardı? Bu kadar gencecik çocukların ölümü baştakilerin yanına kalmamalı" dedi.

Özcan Tuna, sözlerine iktidarın halkı dinlemediğini söyleyerek başlıyor. Savaşta olmayı yanlış bulduğunu söyleyen Tuna "Halk sesini çıkarmadığı sürece verilen can sayısı 100 de olur 200 de. Artık savaşa dur demek gerekiyor. Sesini çıkaranı içeriye alıyorlar halk her seferinde susturuluyor" dedi.