12 Mart 2020 02:15

CHP'li Gürer: Besici ve üretici batma noktasına gelmişken sütün kaymağını kim yiyor?

CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, serbest piyasa ekonomisinin süt ve süt ürünlerinde adeta "serbest soygun ekonomisi" gibi işlemeye başladığını söyledi.

Fotoğraf: Basın bülteni

Paylaş

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, düzenlediği basın toplantısıyla süt ve süt üretimindeki olumsuz tabloyu gözler önüne serdi, yetkilileri uyardı.

"BİRİLERİ İTHALAT KAPISININ ARALANMASINI MI İSTİYOR?"

Süt üretimindeki maliyet artışının üretici ve tüketiciye yansıdığı, aracıların da yüksek oranda kâr sağladığı bir sistem oluşturulduğuna dikkat çeken Gürer, “Süt ürünlerinin etiketlerindeki fiyat uçurumları, batan ve konkordato ilan eden firmalar, kaliteyi önemseyen üreticiler zor durumdayken taklit ve tağşiş ürünlerdeki artış, besici ve sanayici batarken tüketicinin alım yapamaz duruma gelmesi gibi sorunlar dikkate alındığında ilginç dönen bir durumun varlığı ortaya çıkıyor; yoksa birileri ithalat kapısının aralanmasını mı istiyor” diye sordu.

KAHVALTILARIN VAZGEÇİLMESİ PEYNİRE ELVEDA

Gürer, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında şubat ayında fiyatı en çok artan 20 üründen 15’inin tarım ve gıda ürünü olduğunu ve bu artışların doğrudan tüketiciyi etkilediğini ifade etti. Gürer, “Kahvaltılarımızın vazgeçilmesi olan peynir, AKP sayesinde vatandaşın sofrasından kalkacak gibi görünüyor” dedi.

Süt ve süt üretiminde yaşanan olumsuzlukları; besici, sanayici, aracı, market, taklit ve tağşiş ürünler açısından değerlendiren CHP Milletvekili Gürer, Ulusal Süt Konseyinin (UST), 15 Kasım 2019- 31 Aralık 2020 arasındaki dönemde çiğ inek sütü satış fiyatını 2 TL 30 Kuruş olarak belirlediğini hatırlattı. Gürer, yerel seçim öncesinde Tarım ve Orman Bakanlığınca verilen çiğ süt destekleme fiyatlarının 25 kuruştan 10 kuruşu çekildiğini, tarım kredi kooperatiflerinin ise koyun sütü için litre başı 4,60 TL, keçi sütü için 3,45 TL ödeme yapılacağını duyurduğunu anımsattı.

YEM FİYATLARINDAKİ ARTIŞ DURDURULAMIYOR, BESİCİ PERİŞAN

Yem fiyatlarına son dönemde gelen zamlara dikkat çeken Gürer, "350 TL olan bir ton saman, bin 300 TL’ye; 800 TL olan yonca, 1000 TL’ye; 160 TL olan mısır silajı 350 TL’ye; 900 TL olan buğday kepeği bin 400 TL’ye; bin 100 TL olan mısır kepeği bin 450 TL’ye çıktı.  Ücretsiz olan pancar küspesi şeker fabrikaları özelleşince 200 TL’den satılır oldu. Hali hazırda tonunun 400 TL olduğu belirtiliyor. Mısırın tonu bin 100 TL'den bin 450 TL’ye, arpanın tonu bin 100 TL7den 1500 TL’ye yükseldi. Bir torba süt yemi 80 TL’den 95 TL’ye, besi yemi 75 TL’den 90 TL’ye çıktı” dedi.

Üreticilerin kaba yem üretmesi için gerekli desteklerin de yetersiz kaldığına dikkat çeken Gürer, "Yine çiğ süt üretiminde en önemli maliyet kaynağı olan yem maliyetinin azaltılması için mera alanlarının ıslah edilmesi de sağlanmalıdır” diye konuştu.

Süt üretimindeki maliyet artışına rağmen süt fiyatlarının yerinde saydığını vurgulayan Gürer, bu nedenle süt inekçiliği yapanların ciddi sorunlar yaşadığını ifade etti.

PEYNİR FİYATLARINDAKİ UÇURUM

Zincir marketlerde kaşar peynir dahil en düşük peynir fiyatının 35 TL olduğunu vurgulayan Gürer, bu ürünlerde kuru madde oranının değişkenlik gösterdiğini söyledi. Keçi peynirinin kilosunun 99 TL, keçi kaşarının kilosunun 107 TL’den satıldığını ifade eden Gürer, Türkiye’nin keçi varlığı bakımında AB ülkeleri içinde birinci, dünyada ise 22’nci sırada olduğunun resmi verilerde yer aldığına dikkat çekti.

İnek peynirinin 73 ile 83 lira arasındaki fiyatlarla satıldığını kaybeden Gürer, “Nasıl oluyor da bu kadar farklı fiyatlarla ürün satışı marketlerde olabiliyor? Nasıl oluyor da çok büyük üretici firmalarda bu süreçte konkordato ilan edip ya da batıyor? 1 milyon aşkın üretici önemli bölümü dertli; özellikle kaliteyi önemseyen süt ile ürün üretenler zor durumda olduklarını ifade ediyorlar. Bitkisel yağ ile nişasta ile peynir üretenlerin varlığını da bakanlık açıklıyor; bu anlamda ortada dönen bir durum var. Serbest piyasa ekonomisi serbest soygun ekonomisi gibi işliyor, Bu fiyatlarla birileri ithal kapısını mı aralamaya çalışıyor” diye sordu.

BESİCİ BATIYOR, TÜKETİCİ ALIM YAPAMIYOR

Ömer Fethi Gürer, besici ve sanayicinin batma noktasına, tüketicinin de alım yapamaz duruma geldiği bu ortamda, ilgili kurumların olaya müdahale edip, hem üreticinin hem de tüketicinin yaşadığı sorunların çözümüne yönelik çalışma başlatması gerektiğini de sözlerine ekledi. (EKONOMİ SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Uzaklaştırma kararına rağmen eşine çalıştığı yerde saldıran erkek gözaltına alındı

SONRAKİ HABER

Twitter, koronavirüs nedeniyle 4 bin 900 çalışanına "Evden çalışın" dedi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa