Prof. Dr. Aziz Konukman: Herkes tedbir alırken, ekonomi konusu boşlukta duruyor
Ekonomist Prof. Dr. Aziz Konukman, koronavirüsün uzun vadede çözülmemesi durumunda ekonomide de büyük kayıpların yaşanacağını kaydetti.
Fotoğraf: AA
Selman Güzelyüz
Ekonomist Prof. Dr. Aziz Konukman, koronavirüsün krizi derinleştirdiği Türkiye ekonomisine dair “Böyle devam ederse, Türkiye piyasalarına helikopterlerle para yağdırsanız dahi, bu çözüm olmayacak” tespitinde bulundu.
Çin’de ortaya çıkan ve kısa sürede dünyaya yayılan koronavirüs (Kovid-19), piyasalarda derin bunalımlara yol açtı. En son açıklanan Birleşmiş Milletler Kalkınma ve Ticaret Konferansı (UNCTAD) verilerine göre, dünya ihracatında 50 milyar dolarlık bir kayıp söz konusu.
Dünya ekonomisinde sert dalgalanmalara sebep olan koronavirüs, 11 Mart itibarıyla Türkiye’de de görüldü. 2018 yılından bu yana hissedilen ekonomik kriz, böylece yeni bir dünya kriziyle karşı karşıya kaldı. Koronavirüs, yüzde 14’lük işsizlik oranı, 450 milyar dolarlık dış borç, sıfır dolaylarındaki büyüme ve yüksek enflasyon gibi verilerle karşılayan Türkiye ekonomisinde duyulan endişeler, ara mal ithalat eden ülkelerin başında gelmesi ve borçlanma maliyetini ifade eden CSD puanının aniden yükselerek 500 puana yaklaşmasıyla birlikte daha da derinleşti.
Ekonomist Prof. Dr. Aziz Konukman, koronavirüse kısa vadede çare bulunması durumunda piyasalardaki kaybın fazla olmayacağı ancak sorunun uzun vadede çözülmemesi durumunda büyük kayıpların yaşanacağını kaydetti.
EKONOMİ BOŞLUKTA
Dünya ve Türkiye ekonomisinin sorunlu olduğu bir dönemde koronavirüsün etkisiyle ciddi tahribatlar yaşandığını söyleyen Konukman, özellikle Türkiye ekonomisinin ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldığını belirtti. Ekonomi yönetiminin acil tedbirler alması uyarısında bulunan Konukman, “Hazine ve Maliye Bakanının acilen çıkıp bir açıklama yapması lazım. Çünkü her alacağınız tedbirin ekonomik boyutu var. Bununla ilgili hangi hesaplar yapıldı, bunun bütçe üzerindeki etkileri ne olur diye bakmak lazım. Turizm gelirleri azalacak, ona bağlı olarak döviz talebinde faizler aşağı çekilecek. Hepsi üst üste geldiğinde; tüm makro dengelerin ciddi anlamda yeniden kurulması gerekiyor. Bunu yapacak olan da Hazine ve Maliye Bakanıdır. Fakat ortalıkta yoklar. Dolayısıyla herkes tedbir alırken, ekonomi konusu boşlukta duruyor” diye konuştu.
KAPİTALİZMİN ZAYIF HALKASI
Koronavirüsüyle birlikte dünya sağlık sektörünün kapitalizmin en zayıf halkası haline geldiğine dikkat çeken Konukman, “Sağlık sektörünün dünyada ticarileşmesi, sistemin tıkandığını bize gösterdi. Sağlığı piyasalaştırdıkları için bugün milyonlarca insan sağlık hizmetlerine erişemiyor. Kamunun bizzat öncülük edeceği tüm mekanizmalar yok edildi. Düşünsenize yoksul bir insan gidip bu virüsün taramasını yapamıyor. Bu da kapitalizmin en zayıf halkasının sağlık sektörü olduğunu gösteriyor. Yani tüm felaketlerde olduğu gibi bu felaket de yoksulları vuruyor” dedi.
PİYASALAR DARALACAK
Konukman, yaşanan krizi söndürmek adına piyasalara para sürülmesinin dahi çok anlam ifade etmeyeceğini ve özellikle dış borcuyla CSD puanı yüksek seviyelere çıkan Türkiye’de işlerin rayına oturmayacağını ifade etti. Konukman, şöyle devam etti: “Arz ve talep dengesizliğinden kaynaklanan bir sorun var. Sen bu borcu bir yerde bulacaksın değil mi? Ama şimdi Türkiye’de CDS yükseliyor ve 500’e doğru ilerliyor. Türkiye’ye borç verecekler o prime bakıyor. Borcun verilmemesi durumunda şirketler ciddi anlamda darbe alacak. Yani siz Türkiye piyasalarına helikopterlerle para yağdırsanız dahi, bu çözüm olmayacak. Önemli olan artı değerin realizasyonu. Yani üretilen ürünün satılması. Türkiye faiz bunalımına girmiş, yine faizler yerlerde sürünüyor. Bir diğer sorun ise ciddi anlamda dış borç sorunu yaşıyorlar. Yetmedi talep daralması nedeni ile zorunlu ithalatı dahi yapamayacaksınız. İhracat yapma şansları yok. Çünkü böyle devam ederse ihraç yapılacak piyasalar daralacak.” (Ankara/MA)