18 Mart 2020 12:41

Taşra öykülerine bir yenisi daha: Nuh Tepesi

Hikâye bunun anlamlandırılması ekseninde ilerlerken, anlatının merkezindeki özne yavaş yavaş Ömer olmaya başlıyor ve farklı çatışmalar gün yüzüne çıkıyor.

Paylaş

Enes ARİT

Genç yönetmen Cenk Ertürk'ün yazıp yönettiği Nuh Tepesi taşrayı konu alan bir film. Haluk Bilginer'in canlandırdığı baba karakteri İbrahim, ağır hasta ve oğlu Ömer'den (Ali Atay) kendisini köydeki Nuh tepesinde olan ağacın altına gömmesini istemektedir. Fakat köylüler ağacın büyük tufandan sonra Nuh peygamber tarafından dikildiğini düşünmektedir ve ağaca bir kutsallık atfetmişlerdir. Babasını köyüne götürecek olan Ömer ise eşinden boşanmak üzeredir aynı zamanda annesinin ölümünden babasını sorumlu tutar. Temelde baba-oğul ve baba-oğul- köylüler arasında geçmişten süregelen bir çatışmayı konu edinmiş gibi görünen filmin hikâyesi aynı zamanda kendinde çok farklı ikilikleri barındırmaktadır: Adalet-intikam, inanç-akıl, kent-köy…

ÇATIŞMALAR KARAKTERLERİ BİR BÜTÜN OLARAK ÇEVRELİYOR

Baba İbrahim'in ağacın altına gömülmek istemesi aslında geçmişle hesaplaşmanın bir dışavurumu. Fakat köyün imamı ile kurduğu diyaloglardan da anlaşılacağı üzere hesaplaşmayı aksiyona dökeceği düzlem noktasında bir sıkışmışlık içerinde: Adalet mi? İntikam mı? Hikâye bunun anlamlandırılması ekseninde ilerlerken, anlatının merkezindeki özne yavaş yavaş Ömer olmaya başlıyor ve farklı çatışmalar gün yüzüne çıkıyor. Ömer ağacın bulunduğu arazinin tapu kaydının peşine düşerken, burada yönetmen resmi kurumlar içindeki yozlaşmaya gözler önüne seriyor. Bununla birlikte köyün imamı ara ara diyaloglara girerek ilginç bir şekilde dini hurafelere sahip köylülerin pratiklerini eleştiriyor ve rasyonelliğe sahip bir din adamı izlenimi veriliyor. Bu hengâmede hikâye biterken yönetmenin nihai bir nokta koymadığı görülüyor ve bu iş seyirciye bırakılıyor.

Yönetmen Cenk Ertürk'ün Nuh tepesi sadece taşrayı kavrayış açısından değil, aynı zamanda sinematografi ve anlatım dili açısından Nuri Bilge Ceylan ile ortak özelliklere sahip. Ana eksende, kamera izleyici ile karakter arasında konumlandırılmış ve diyaloglar ön plana çıkartılmıştır.

Bununla birlikte Ceylan'ın filmlerinde olduğu gibi zaman zaman tabloları andıran çekimleri görmek mümkün. Genç yönetmenin Nuri Bilge Ceylan'ın sinemasından etkilendiği açık. Ana karakterleri oynayan oyuncuların performansı üst düzeyde. Hatta Ali Atay, Ömer karakteriyle, Tribeca Film Festivalinde en iyi erkek oyuncu ödülünü aldı. Bu karakterler karşımıza ayrı ayrı birer özne olarak sunuluyor filmde. Diğer birçok taşrayı konu edinen filmde olduğu gibi diğer yan karakterler ayrı ayrı birer özne değil, toplamda bir bütünün birer parçaları olarak karşımıza çıkıyor. Bu karakterlerin edimlerini diğer parçalardan ayrı olarak değerlendirmemiz mümkün değil.

TAŞRA TEMASI KISIR BİR DÖNGÜYE GİRİYOR

Son dönem Türkiye sinemasında taşra ve onun yaşamı revaçta bir konu. Bununla birlikte taşra sineması havuzuna baktığımızda yönetmenlerin taşrayı kavrayış ve ele alış biçimlerinde tekrara düştükleri gözle görülür bir durum. Türkiye sinemasını besleyen taşra filmlerinin bu sıkışmışlığı artık sıkıcı bir hal almakta. Nuh Tepesi'nin bu anlayıştan bağımsız bir anlatıya sahip olduğunu söylemek güç. En azından özgün bir taşra filmi senaryosu beklentisinde olanları hayal kırıklığına uğratacak bir film olduğunu söyleyebilirim. Bunlarla birlikte hikâye açısından bir olumsuzluk varsa da en azından filmi izlemeye değer de bir kaç neden var. En başta Cenk Ertürk genç bir yönetmen ve senaryosunu yazıp yönettiği Nuh Tepesi onun ilk uzun metrajlı filmi ve buna rağmen fena da bir iş çıkarmadığı söylenebilir. Film kadrosunda önemi oyuncular var. Sinema sanatında yeni olan bir yönetmen için dikkate değer başarı. Buna koşut olarak sonrasında özgünlüğünü yaratabilecek genç bir yönetmenin sinemasını tanımak isteyenler için doğru bir film olduğunu düşünüyorum.

ÖNCEKİ HABER

CHP'li Serkan Topal'dan koronavirüs çağrısı: İnternet ücretleri düşürülmelidir

SONRAKİ HABER

Sınıfta kalan öğrenciler mi eğitim sistemi mi?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa