18 Mart 2020 13:37
/
Güncelleme: 17:39

Nilay YİĞİTOĞLU

Kayseri

Türkiye’de 2019 yılı itibari ile 209’u aşkın üniversite olmasına rağmen işsizlik oranı Ağustos 2019 verilerine göre %14,2, üstelik her geçen gün artış gösteren bir tablo ile karşı karşıyayız. Üniversite sayısının artış gösterdiği bir ülkede işsizlik oranlarının düşmesini bekliyor olmamız gerekiyor, öyle değil mi? Kadını, erkeği, yaşlısı, genci fark etmeksizin ülkemizde büyük bir kesim işsizlik sorunu ile mücadele içerisinde. Bu yazıda gençlerin işsizlik yüzünden yaşadıkları sıkıntıları ve işsizliğin getirisi olan mental yorgunluklardan bahsetmek istiyorum. Üniversite seçme imkânımız oldukça fazla, okuyabileceğimiz birçok bölüm var, lakin kemikleşmiş bazı üniversite bölümleri hariç diğer bölümlerin iş alanında getirileri yok, bunun bilincinde olan gençler kendilerini çalışma hayatına atıyorlar “iş olsun yeter” diye düşünerek. Günümüzde, fabrikalarda ağır şartlar altında çalışanların yaş ortalamasının düştüğünü, birçoğunun üniversite mezunu işsiz kalan gençler olduğunu görüyoruz.

GELECEK KAYGISI İNTİHARLARA SÜRÜKLÜYOR

Çoğumuz sevdiğimiz alanları sırf para kazanamayacağız, gelecekte aç kalacağız diyerek okumaktan vazgeçtik. Bazılarımızsa “bölümümde yükselirim, akademik kadroya katılabilirim” düşüncesi ile sevdiği alanlarda bin bir zorluk ile okumaya çalışıyor. Lakin hepimizin zihninde dolaşan bir konu var, o da dört yıl boyunca verdiğimiz emek ve çabanın karşılığını alıp alamayacağımız. Eğitimi devam ederken çalışma hayatına atılan öğrenci sayısı oldukça fazla, üstelik alanları ile alakası olmayan işlerde çalışıyorlar. Elbette eğitim görürken çalışmak normaldir, lakin gençler geleceklerini düşlerken öğrenimleri ile alakası olmayan hayaller kuruyorlar. Hatta bazen hayal bile kuramıyoruz, sanki onlar da paraylaymış gibi.  Bunun sebebi işsiz kalma kaygısıdır, bazı azınlık gruplar hariç, öğrenciler olarak stres ve endişe içinde yaşıyoruz. Ekonomik şartların bizleri bu kadar zorladığı bir dönemde öğrencilerin çalışmasını yadırgayamıyoruz, lakin henüz yirmili yaşlarında gençlerin gelecek için tereddütlü olmaları, ekonomik şartlar yüzünden zorluklar yaşamaları hiç normal değil. Bu zorluklar kaygıya, strese, endişeye, bu sıkıntılar ise depresyona dönüşüyor ve intihar edip yaşamlarına son veren birçok üniversiteli genç haberini alıyoruz.

PİRAMİDİ BAŞ AŞAĞI ÇEVİRMELİYİZ

Çevremizde, sosyal alanlarda sıklıkla bizlere yöneltilen, “gelecekte ne olacaksın?​” sorusuna tereddüt etmeden cevap veremiyoruz. Ben gazetecilik bölümündeyim ve bu soruyu “geleceğimde bir haber ajansında göreve başlayacağım” cevaplamam gerekirken, “fırsatlarımı kovalayacağım”, “bir yerde iş bulurum herhalde” şeklinde oluyor.  Ve işsiz kalacağımı düşünerek endişeleniyorum. İçerisinde olduğumuz bu muğlâk durum bizleri mental olarak da yoruyor, geleceğe umutla bakmamız gereken yaşlarımızda karamsarlık içerisindeyiz. Elbette ki hırslı ve azimli olmaktan vazgeçmemek gerekiyor, tüm olumsuz şartlara rağmen dişlerini sıka sıka iyi yerlere gelen gençlerin başarılarına şahit oluyoruz. Buradan çıkaracağımız sonuç ise, gençliğin üstün çaba, şans ve torpil dışında gelecekte işsiz kalacağıdır. Bu durumu tersine çevirmek için gençlik kendi içerisinde adımlar atmalı ve kendilerini bekleyen işsizlik ve geleceksiz yaşamda piramidi baş aşağı çevirmeyi planlamadır.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
5 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et