TTB Merkez Konsey Üyesi Dr. Yerlikaya: Virüsle en etkili mücadele sosyal izolasyondur
TTB Merkez Konsey Üyesi Dr. Halis Yerlikaya, hızla yayılan koronavirüs karşı en etkili mücadelenin sosyal izolasyon olduğunu, gerekmedikçe ilaç kullanılmaması ve hastanelere gidilmemesini önerdi.
Fotoğraf: ttb.org.tr
Lezgin AKDENİZ
Cahit ÖZBEK
Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey Üyesi Dr. Halis Yerlikaya, koronavirüse dair değerlendirmelerde bulundu. Yerlikaya, koronavirüse karşı en etkili mücadelenin sosyal izolasyon olduğunu, gerekmedikçe ilaç kullanımı ve hastanelere gidilmemesi çağrısını yaptı.
“GEREKMEDİKÇE HASTANELERE GİTMEYİN”
Virüsün belirtilerine dikkati çeken Yerlikaya, “Bu bir virüs, virüslerde antibiyotikler etkili değil. Bu noktada herhangi bir vitaminin etkili olduğuna dair elimizde bir kanıt da yok. Dolayısıyla vatandaşların yapacakları şey ilaç almak değil kendi bağışıklık sistemlerini güçlendirmek, sağlıklarına dikkat etmek, dengeli beslenmek, bol sıvı tüketmek olabildiğince uykuya dikkat etmek, en az 7 buçuk saat uyumaları gerekmekte. Dolayısıyla bağışıklık sistemini güçlü kılmak önemli bir nokta. Yoksa bu hastalığı ilaçlarla çözemeyiz. Risk gurubunda olanlarında sosyal izolasyona uymaları, evde kalmalarını öneriyoruz” dedi.
“GEREKMEDİKÇE İLAÇ KULLANMAYIN”
Kronik hastalığı bulunanların hekimlerin önerdikleri ilaç dışında ilaç kullanmamaları gerektiğini belirten Yerlikaya, “Açıkçası bu hastalıkta en riskli grup 60 yaş üzerindeki insanlar. Özellikle bu virüsten hipertansiyon, diyabet, kronik kalp ve kronik böbrek yetmezliği ve akciğer hastalığı olan hastaların daha fazla etkilendiğini biliyoruz. Dolayısıyla bu yaş grubunda olan kişilerin dışarıya çıkmaması ve sosyal izolasyon dediğimiz, işte bu süreci evde geçirmelerini tavsiye ediyoruz. Peki, bu yaş grubunda olanlar ne yapacaklar? Kullandıkları ilaç varsa kullanmaya devam edecekler. Sağlık bakanlığının bu konuda bir düzenlemesi oldu” diye konuştu.
“AĞRI KESİCİ KULLANILMAMALI”
Yerlikaya, bireysel önlemin elden bırakılmaması, sosyal buluşmaların ise en aza düşürülmesi gerektiğini söyledi. Acil ve çok gerekli haller dışında sağlık kuruluşlarına gidilmemesi gerektiğini dile getiren Yerlikaya, virüsten kaynaklı semptomları gösteren kişilerin ağrı kesici ilaçları kullanmamaları gerektiğini vurguladı. Yerlikaya, “Biten ilaç raporlarının süresi uzatılmıştır. Raporlu ilaçlarınızı yazdırmak için hastanelere başvurulmamalı. Raporlu ilaç kullananlar, reçete yazılmasına gerek olmadan eczaneden raporlu ilaçlarını alabilirler. Raporun süresi biten veya bitmek üzere olanların raporları Haziran ayına kadar geçerli sayılacaktır” dedi.
“ŞEFFAF HAREKET EDİLMELİ”
Salgınla mücadelede herkese görev düştüğünü hatırlatan Yerlikaya, “Halka olabildiğince bu süreçte panik yapmamaya ve önlem almalarına dönük duyurular yapmaya çalışıyoruz. Sonuçta bu pandemi geniş halk kesimlerini etkileme potansiyeli olan bir hastalık. Bir de bu sadece tabip odası veya sendikalar üzerinden yürütülebilecek bir süreç değildir. Bütün toplum kesimlerinin herkesin sorumluluğu var. İşte basından tutalım da kitle örgütlerinden siyasi partilere kadar her kesime bu süreçte önemli görevler düşüyor. Buradaki temel beklenti yetkililerin, bu süreçte olabildiğince şeffaf ve dayanışma içerisinde davranmaları ve hem bilgi paylaşmaları hem de emek meslek örgütlerinin taleplerini karşılamalarını istiyoruz. Dolayısıyla Sağlık Bakanlığından işbirliği bekliyoruz. Bu süreci takip etmeye ve bilimin gerektirdiği önerileri yapmaya devam edeceğiz. Olabildiğince halkın daha az zarar görmesi, daha az etkilenmesi ve bir anda sağlık sistemini tıkayacak bir durumun yaşanmaması için çabalarımız devam edecek” diye konuştu.
“EMEKÇİLERİN TALEPLERİ KARŞILANMALI”
Korona ile en ön safta mücadele ettiklerini ve sağlık çalışanlarının koşullarının düzeltilmesi çağrısını yineleyen Yerlikaya, şunları söyledi: “Türkiye’de vaka sayısı 200’e ulaştı. Artık her yerde bu hastaların olabileceğini varsayıyoruz, öngörüyoruz. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde vaka sayısının daha da artmasını bekliyoruz. Sonuçta biz sağlık çalışanları yine hastanede olacağız. Daha farklı daha kötü bir senaryoda bile biz sağlık emekçileri en önde bu hastalıkla mücadele edeceğiz. Halka yönelik bilgilendirme yapıyoruz. Dolayısıyla sağlık emekçilerinin hekimlerin taleplerinin karşılanmasını istiyoruz. Bu mücadelede en ön safta yer olacak onlardır. Kişisel ihtiyaçların karşılanması, bir takım sağlık araç gereçleri ve çalışma koşullarının düzeltilmesini talep ediyoruz. Bu yönlü çağrılarımız var. Sağlık Bakanlığına mektuplar yolluyoruz, doğrudan görüşmeye çalışıyoruz.” (Diyarbakır/MA)
{{399946}}