24 Mart 2020 06:43

Çocuğu istismar eden kişi ATK raporuna rağmen tutuklanmadı

Pazarcık’ta B.U. adlı çocuğu istismar eden A.D., ATK’nin çocuğun elbiselerindeki sperm örneklerinin ona ait olduğuna dair hazırladığı rapora rağmen tutuklanmadı. 

Fotoğraf: Orhan Kurul

Paylaş

Maraş’ın Pazarcık ilçesinde, 6 Ekim 2019 tarihinde 14 yaşındaki zihinsel ve bedensel engelli B.U. adlı çocuk, akrabası A.D.'nin (53) cinsel istismarına maruz kaldı. Olay, çocuğun durumu bir gün sonra dedesi H.U.'ya anlatmasıyla ortaya çıktı. B.U.’nun beyanları üzerine A.D. gözaltına alındı. A.D., daha sonra sevk edildiği Pazarcık Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklandı. 

BİR HAFTA TUTUKLU KALDI

Bir hafta tutuklu kalan A.D., avukatının tutukluluğa itiraz etmesiyle Maraş 2’nci Sulh Ceza Hâkimliği tarafından adli kontrol şartıyla tahliye edildi. A.D.'nin tahliye edilmesine ise, B.U hakkında Necip Fazıl Kısakürek Devlet Hastanesi’nin düzenlediği raporda geçen “Fiili livata yok” beyanı gerekçe gösterildi. Bunun üzerine B.U.’nun tişörtünden ve iç çamaşırından alınan örnekler A.D.'nin DNA’sıyla karşılaştırılmak üzere İstanbul Adli Tıp Kurumu'na (ATK) gönderdi. 

RAPORA RAĞMEN TUTUKLANMADI 

İstanbul ATK'nin 30 Ocak 2020 tarihli raporunda, incelemeye gönderilen tişört ve iç çamaşırında sperm hücrelerinin görüldüğü ve hücrelerin A.D.'den alınan DNA'yla uyumlu olduğu kaydedildi.
 
Bunun üzerine B.U.'nun ailesinin avukatları, A.D.'nin tahliye edilmesine itiraz etti. 16 Mart günü itirazı kabul eden savcılık, A.D.'yi tutuklama istemiyle Maraş 2'nci Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk etti. A.D., hakimlikte olayı kabul etmezken, avukatları ise B.U.’nın giysilerinde tespit edilen sperm hücrelerinin A.D.'nin kaybolan bir iç çamaşırından aktarıldığını ileri sürdü. 
 
B.U.'nun aile avukatları, A.D.'nin tutuklu yargılanmasını talep etti. Ancak, adli kontrol şartlarının yeterli olacağını belirten mahkeme heyeti, A.D.'nin yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar verdi. 

A.D. VE KARDEŞİNDEN TEHDİT 

Karara tepki gösteren B.U.’nun dedesi H.U., A.D.'nin olayı anlatmaması için torununu tehdit ettiğini söyledi. Dede. H.U., olaydan kaynaklı torununun psikolojisinin bozulduğuna dikkati çekerek, "Bize saldırmaya kalkıyordu. Babasına saldırdı. Biz de özel bir yurda verdik. Özel bir yurtta doktor kontrolünde kalıyor. Biz bu rapora rağmen bu kararı beklemiyorduk. Avukatlar bile şaşırdı. Biz şahsın tutuklanmasını, en ağır cezanın verilmesini istiyoruz. Beni tehdit ettiler. Kardeşi beni arayıp tehdit etti. Bunlar böyle bir şeyin olacağına inanmıyordu. Ama rapordan sonra onlarda bir şey diyemiyor" diye konuştu.  
 
ATK raporunun delil olduğunu vurgulayan dede H.U., A.D.'nin bir an önce cezalandırılmasını istedi. (Maraş/MA)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Koronavirüs OHAL'i İngiliz basınında: Özgürlüğün sonu

SONRAKİ HABER

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak vergi ödemelerinin ötelendiğini açıkladı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa