27 Mart 2020 08:09

Atlantis Menemen’de bulundu!...

Platon tarihçi değil felsefecidir ve istediği de Atlantis’i anlatmak değil, ideal bir devletin olabilirliği üzerine düşünce üretmektir. Bunun için de mecaz veya eğretileme olarak Atlantis’i seçmiştir.

Fotoğraf: Pixabay

Ahmet Uhri
Ahmet Uhri

Geçen hafta kaldığımız yerden devam edelim, Platon diyaloglarında Sokrates’i öğrencileri Timaio ve Kritias ile konuşturmuş ve ideal devlet Atina’nın Atlantis’i yendiği biraz uzunca bir alıntıyla anlatılmıştı. Şimdi bu alıntıya bir kez daha dikkatlice bakalım.

  1. Platon diyaloglarından birinde Sokrates’i öğrencileriyle konuşturmakta.
  2. Bu düşsel konuşma sırasında (Buraya dikkat!!! Sokrates gerçekten böyle bir konuşma yaptı mı bilinmiyor, sadece Platon onu öğrencileriyle konuşturuyor) ideal devletten söz edilirken bunu bir örnekle açıklamaları için Sokrates öğrencilerine ödev veriyor. Ya da Platon, Sokrates’in öğrencilerine böyle bir ödev vermesini düşlüyor, çünkü konuşmanın gerçekten olup olmadığını bilmiyoruz, olduysa birinci elden kaydı yok, sadece Platon öyle söylüyor.
  3. Öğrencilerden Kritias, böyle bir ülkenin bulunduğunu ve bunun 9300 yıl önceki Atina olduğunu ve bu Atina’nın kendisinden çok güçlü olan ve Herakles Sütunları’nın (Cebelitarık Boğazı) ötesinde yaşayan ve adı Atlantis olan ülkeyi yendiğini anlatan bir örnek veriyor.
  4. Kritias, bu örneği ise, Mısırlı rahiplerden duyan ünlü bilge Solon’un, kendi dedesi Kritias’ın, babası Dropides’den aktardığını ve bu yolla kendisine kadar ulaştığını belirtir.
  5. Şimdi dönüp bir bakalım, Mısırlı bilgelerin anlattığı ‘asıl’ ise, Kritias’a kadar gelen asıl’ın kopyasının kopyasının kopyasıdır. Üstelik bu üçüncü dereceden kopya, gerçekliği tartışmalı, bir Sokrates ve öğrencileri diyalogunun kopyası olarak Platon tarafından aktarılmakta ve kıyamet bu metin üzerinden kopmaktadır.
  6. Bir de kaçırılan nokta var. Platon tarihçi değil felsefecidir ve istediği de Atlantis’i anlatmak değil, ideal bir devletin olabilirliği üzerine düşünce üretmektir. Bunun için de vermek istediği mesaja uygun bir mecaz veya eğretileme olarak Atlantis’i seçmiştir.

Bir başka deyişle kendisinden yaklaşık bin yıl sonra yaşayacak Thomas More’a ya da Campanella’ya öncülük etmiş. Kendisinden bin beş yüz yıl sonra yaşayacak ve bir yazınsal teknik olarak bu türden mecazi ülkelerle kendi yüzyılını anlatmaya/anlamaya çalışacak Bradbury’e, Orwell’a ve daha başkalarına da örnek olmuştur.

Peki, Platon’un anlattıklarında hiç mi gerçek payı yoktur. Çünkü biliyoruz ki arkeologlara başka konularda yol gösteren birçok antik metin var ve arkeologlar bu metinlerin içindeki gerçeklikleri gerçek olmayandan ayırarak çalışırlar ya da çalışmalarında bu metinlerden de yararlanırlar. Örneğin Troia savaşları Homeros’tan yola çıkarak açıklanmış, ya da Troia’nın yeri böyle saptanmıştır. Kutsal kitaplarda yazılan birçok öykü arkeologlara zaman zaman yol göstermiştir.

Burada biraz durup düşünmemiz gerekir. Platon’un anlattığı gibi bir üstün ülke var olmuş, bu ülke bir felaketle yok olmuş, bu yok oluş da insanoğlunun belleğine yerleşerek bir söylence haline gelmiş ve tarih bilgisi de olasılıkla güçlü olan Platon bu söylenceden yola çıkıp artık adı dahi bilinmeyen, sadece “çok üstün ve güçlü olduğu anlatılan ve bir felaket sonucu yok olduğu da bu anlatımlara eklenen”, kendisinden çok önce yaşamış bir uygarlığa, kendince bir isim uydurarak onu ileteceği mesaj için kullanmış olabilir mi? Olabilir, üstelik de bunun için uygun bir uygarlık var. Ama bu uygarlığı ciddi biçimde incelemeden önce bu türden spekülasyonlarla biraz dalga geçip Atlantis’in Menemen’de olduğunu kanıtlayacağım.

İzmir’in Yamanlar Dağı’nın kuzey kesiminde Menemen’e bakan tarafta bir antik kent var adı Tantalis. Şimdi bu adın harfleriyle oynarsam Atlantis ortaya çıkar. Kısacası Atlantis, Tantalis’in anagramı. Nasıl ama? İşte bu şekilde çalışıyor uydurma ya da sahte bilimlerle uğraşanlar, bir de bunları açıklarken sanki size bir sır verir biçimde yazıyorlar. Bir sırrın yoksa bile bir sır varmış gibi davran demişti ya Umberto Eco işte öyle.

Reklam
YAZARIN DİĞER YAZILARI