EGEÇEP’ten doğa talanı uygulamalarına tepki
EGEÇEP, “Ekolojik kırım yaratan maden, enerji, endüstriyel kirlilik, temiz su ve gıdaya dair politikaların acilen değiştirilmesi gereklidir” diyerek hükümetin çevre uygulamalara karşı açıklama yaptı.
Fotoğraf: Evrensel
Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP), “Ekolojik kırım yaratan maden, enerji, endüstriyel kirlilik, temiz su ve gıdaya dair politikaların acilen değiştirilmesi gereklidir” diyerek hükümetin hayata geçirdiği uygulamalara karşı açıklama yaptı.
Yapılan açıklamada, “Yeni bir yönetmelikle, askeri bölgeler, su ve orman havzalarından sonra şimdi de koruma altındaki doğal alanlar imara açıldı. Bu kararın, corona virüsü nedeniyle halkın tedirgin olduğu, yasalaşma faaliyetlerini takip edemediği, itirazlarını yükseltemediği, gelecek korkusu yaşadığı günlerde alınması, buraların kimlere peşkeş çekileceği sorusunu akla getiriyor” denildi. Maden ihaleleri konusunda da “Yurdumuzun ortak zenginliği madenlerin, sadece kamu yararına göre, devlet eliyle, zorunlu ihtiyaçlar kadar ve ekolojik denge gözetilerek işletilmesi gerekirken, ülkemizin dört bir yanında 305 adet maden sahası da ihaleye çıkarılarak, doğa talanına yenileri ekleniyor” ifadelerine yer verildi.
“YAŞAM HAKKINI KORUMAK İÇİN MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”
26 Mart 2020 günlü 31080 (mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayınlanan torba yasanın hatırlatıldığı açıklamada, “Bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun. Bu kanun kapsamında, 26. Maddeye dikkat çekmek istiyoruz. Bu madde, yenilenebilir enerji alanı olarak kapsama alınacak olan hazine ve özel mülkiyet arazilerinin kamulaştırılabileceğini söylüyor. Yangından mal kaçırırcasına, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, yenilenebilir enerji kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması, bu alanların ve bağlantı kapasitelerinin yatırımcılara tahsisiyle yatırımların hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesi amacıyla kamu ve Hazine taşınmazları ile özel mülkiyete konu taşınmazlarda ilgili kurum ve kuruluşların görüşü alınarak yer seçimi yapmak suretiyle yenilenebilir enerji kaynak alanları oluşturmak üzere tek yetkili yapılmak isteniyor” denildi.
EGEÇEP'in açıklamasında Kanal İstanbul projesine de değinilerek bu ihalenin hem halka, kültüre hem de tarihe saldırıdan başka bir şey olmadığı vurgulanarak, “Yurttaşların şu sıralar corona virüs salgını yüzünden, yarınını bile düşünebilecek durumda olmadığı bilinirken, demokrasinin olmazsa olmazı katılımcılık, kararlara katılım, bilgi edinme hakları hiçe sayılarak bir ihale gerçekleştiriliyor. Odabaşı ve Dursunbey köprüleri yerinde korunmalı bu ihale derhal iptal edilmelidir” ifadelerine yer verildi.
Son olarak EGEÇEP Yürütme Kurulu olarak tüm doğa, tarih ve kültür talanına seyirci kalmayacaklarını, sağlıklı ve dengeli çevrede yaşama hakkını korumak için yasal ve meşru yollarla mücadele edeceklerini bildirerek, “Ekolojik kırım yaratan maden, enerji, endüstriyel kirlilik, temiz su ve gıdaya dair politikaların acilen değiştirilmesi gereklidir. Anayasada güvence altına alınmış haklarımızdan olan sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkının gerekleri yerine getirilmelidir” denildi. (İzmir/EVRENSEL)
