Uzaktan eğitim, eşit olmayan şartlar

Emre GÖKMEN

Ege Üniversitesi

Ege Üniversitesi Covid-19 salgını nedeniyle 16 Mart'ta 3 haftalık tatilin ilanından sonra geçtiğimiz günlerde bahar yarıyılını uzaktan eğitim sistemiyle tamamlayacağını duyurdu. Hâl böyle iken uzaktan eğitim sistemi nasıl ayakta duracaktı? Herkes uzaktan eğitim için gerekli imkanlara sahip miydi? Uzaktan eğitim öğrencilerin motivasyonunu nasıl etkileyecekti? Bu sorulara Ege Üniversitesi öğrencilerinin düşünceleriyle cevaplar aradık.

“SINIFTAKİ YETERSİZLİK BURADA DA DEVAM EDİYOR”

Sosyoloji 2. Sınıf öğrencisi Rukiye salgından dolayı böyle bir karar alınmasının doğru olduğunu fakat 3 ay boyunca bu sistemde eğitim görmenin verimli olmayacağını düşünüyor. “Sınıfta gördüğümüz derslerde bile ya hoca sayısı ve hocaların akademik yetersizliği ya da ders materyallerinin eksikliği yüzünden verimsiz bir eğitim alıyoruz” diyen Rukiye “Uzaktan eğitim sisteminde bu sorunların devam edeceğini düşünüyorum” diyor. Uzaktan eğitim sisteminde evden derse katılabilmek için gerekli ekipmanlara sahip olamayan öğrencilerin olduğuna dikkat çeken arkadaşımız "Her ne kadar teknoloji çağında yaşıyor olsak da hala evinde bilgisayar, tablet olmayan ya da ders çalışmak için elverişli bir ortamı olmayan birçok öğrenciler var" diyor.

“BİZE SORULMADAN YAPILAN HİÇBİR SİSTEMİN ZEMİNİ SAĞLAM OLMAYACAKTIR"

Rukiye gibi Sosyoloji 2. Sınıf öğrencisi olan Melisa ise uzaktan eğitim sisteminin doğru bir hamle olup olmadığının belli olmadığını fakat zorunlu bir karar olduğunu düşünüyor. “Bu uzaktan eğitim sisteminde de normal eğitim sürecimiz gibi bizim çabalarımız belirleyici olacaktır” diyen Melisa “Normal eğitim sürecinde de bizim çabalarımızın ön planda olmasının bazı şeylerin sorgulanmasını gerektirdiğine inanıyorum” diyor. Melisa bu salgından dolayı öğrencilerin sağlığı düşünülerek devletin öğrencilere imkanları daha ulaşılabilir bir şekilde sunması gerektiğini düşünüyor. “Bu sistem ortaya koyulurken öğrencilere hiç sorulmadı” diyerek sözlerine devam eden arkadaşımız “İnternet erişiminiz var mı? Bilgisayar, tablet gibi aletlerin teminini sağlayabiliyor musunuz? gibi sorular sorulmadığı için bu sistemi kim ne kadar iyi yaparsa yapsın zemini sağlam olmayacaktır” diyor. “Bu tarz sistemleri kimin yaptığı değil sistemlerin kimin için yapıldığı önemlidir” diye ekliyor sözlerine.

“PAKET PATRONLARA DEĞİL ÖĞRENCİLERE, YOKSUL HALKA SUNULMALIYDI"

Tarih bölümü 2. sınıf öğrencisi Mustafa ile devam ediyoruz. Virüse karşı hazırlıksız yakalandığımızı düşünen arkadaşımız bu uzun sürecin uzaktan eğitim sistemiyle geçecek olmasının iyi bir şey olduğunu fakat üniversitenin böyle bir altyapıya sahip olmadığını düşünüyor. Hocaların sistemden sadece notları paylaştığını belirten Mustafa bu haliyle verimli olamayacağını ve video konferans gibi yöntemlerle yapılması gerektiğini düşünüyor. Sınavların öğrencileri mağdur etmeden planlanması gerektiğini de ekliyor. Sistemin rayına oturmasının uzun zaman alacağını söyleyen arkadaşımız “Asgari ücretle geçinmeye çalışan ailelerin internet, bilgisayar, tablet gibi imkanlarının olması çok zor” diyor. Açıklanan tedbir paketine de değinen Mustafa bu paketin patronlara hizmet ettiğini söylüyor. “Konut kredilerine yapılan iyileştirmelerle virüse karşı nasıl bir önlem düşünülüyor” diyen arkadaşımız, sosyal devlet anlayışından uzak olan iktidarın bu pakette kullanmak istediği paraların üniversitelerin altyapılarına ya da öğrencilerin yararına kullanılabileceğini söyleyen Mustafa bu süreçte en çok zarar görenlerin yoksul halkın, işsizlerin, öğrencilerin olacağının altını çiziyor.

“VAR OLAN EĞİTİM SİSTEMİNİN BİR YANSIMASI"

Söz Felsefe bölümü öğrencisi Nuşin’de. Uzaktan eğitimin doğru olup olmadığı konusunda muallakta olduğunu belirten Nuşin, sisteme ilk giriş yaptığında zorlanmadığını fakat öğrencilerin yoğun girdiği saatlerde zor olacağını düşünüyor. Sistemin içeriğinin çok kötü olduğunu dile getiren arkadaşımız “Neyin nerede olduğu belli değil, ders içeriğinde sadece konu başlıkları var, öğrenci bilgilerim de erkek olarak gösterilmişim” diyor ve bu karışıklığın var olan eğitim sisteminin bir yansıması olduğunu ekliyor. Bu eğitim de olumlu bir yön bulamadığını söyleyen Nuşin sınavlarda da öğrencilerin üstüne yük bindirileceğini düşünüyor. Hükümetin açıkladığı paketle ilgili şaşırmadığını söyleyen arkadaşımız her zamanki gibi patronların yararına bir iş ortaya koyduklarını ve bu paketten zaten hiçbir beklentisinin olmadığını aktarıyor. Öğrencilerin yurtlardan apar topar atılmasının ve geri ödemeli olarak verdiği kredileri görülmemiş faizlerle geri alınmasının iktidarın öğrencilere verdiği değeri gösterdiğinin altını çiziyor. Son olarak "Patronlara ayrılan bu parayla üniversitelilere ücretsiz internet imkânı sunulabilirdi, birkaç aylık ücretsiz burs verilebilirdi.” diyerek sözünü tamamlıyor.“İMKANLARI OLMAYANLAR NE YAPACAK? BELİRSİZ.”

Sohbetimizi Coğrafya bölümü 4. sınıf öğrencisi Kenan ile tamamlıyoruz. Uzaktan eğitimin doğru bir karar olduğunu fakat öğrencilerin kendini geliştirmesi için yeterli ve verimli kaynakların sağlanmadığını düşünen Kenan, çok uzun ve okunması zor makalelerin sisteme yüklendiğini ve bunun öğrencilerin işini zorlaştırdığını, başarısızlığa yol açacağını söylüyor. “Yoğunluktan kaynaklı sitede her zaman ki sıkıntılar yine yaşanıyor, ayrıca bu sistem eğitimi eşit şartlarda alabilmeyi engelliyor” diyen Kenan “Evinde bilgisayarı olmayan ya da gittiği memleketinde yeterli internet altyapısına erişemeyen öğrenciler bu süreci nasıl yaşayacak belirsizleşiyor" diye ekleyerek sözlerini tamamlıyor.