31 Mart 2020 11:45

Korona virüs dünya ve türkiye ekonomilerini nasıl etkileyecek?

Corona virüsünün küresel ekonomide durgunluğa neden olacağı endişeleri ve zaten düşüşteki petrol fiyatlarının bir günde %30 düşmesi, Türkiye dâhil tüm dünyada piyasaları alt üst etti.

Fotoğraf:pixabay

Paylaş

Ekin BAL

ODTÜ

Çin’in Wuhan kentinde başlayıp dünyanın birçok yerine yayılan korona virüsün dünya ekonomileri üzerindeki etkileri hızlanıyor. Virüsün yayılmaya başladığı Çin’in 2020’nin ilk çeyreğinde belirgin bir ekonomik daralma yaşadığı ortadayken ABD açısından büyüme beklentilerinin %0.5 civarlarına kadar indirildiği bir durumla karşı karşıyayız. Üretime odaklanacak olursak salgın, dünyanın üretim atölyesi olarak bilinen Çin'de fabrikaların kapanmasına, üretimin durmasına neden oldu. ABD'den sonraki en büyük ikinci ekonomi olan Çin’deki gelişmeler küresel piyasalarda yankı buluyor. Gıda, oyuncak, otomotiv sektörü, turizm, sinema, teknoloji, akıllı cihazlar endüstrisi, çip üretimi, havacılık, sinema, alışveriş ve daha birçok ürün ve hizmet Çin'e göbekten bağlı durumda. Çin'in üretimdeki yeri hızlıca doldurulamayacak kadar büyük bir alanı kapsıyor. Örneğin Meksika'daki otomobil fabrikaları üretimlerini sürdürmek için, Çin'e bağlı durumdalar. Otomobillerin üretimi ve montajı Meksika'daki fabrikalarda yapılsa da birçok parça Çin'deki üreticilerden tedarik ediliyor. Yine Apple, Microsoft ve Qualcomm gibi teknoloji dünyasında kilit öneme sahip şirketlerin ürünleri Çin'de üretiliyor. Apple var olan stokları nedeniyle kısa vadede üretim sıkıntısı yaşanmayacağını duyurdu. 

EKONOMİK KRİZ GİDEREK DERİNLEŞECEK 

Dünya Bankası tarafından yapılan ekonomik modellemeler; virüs yayılmalarının şiddetli, orta şiddette ve hafif şiddette etkilerinin bölgesel olarak ekonomilerin hacimleri üzerine etkilerini analiz etti. Bu analiz ile birlikte İspanya’da 1918-19 yılında yaşanan grip salgını gibi şiddetli bir senaryo altında dünya büyüme oranının yüzde 5 düşeceği sonucuna varıldı. Yani sonuç, 2009 krizinin tahribatıyla aynı etkiye sahip oluyor. Hafif şiddette bir virüs yaygını senaryosu altında ise (virüsün dünya üzerindeki popülasyonun yüzde 30’una bulaşması ve her birinin ortalamada 10 iş günü kaybetmesi durumu) virüsün büyümeye olan maliyeti yüzde 0.8 gibi sınırlı bir oranda kalacaktır. Bu durum, yılbaşında öngörülen büyüme oranı beklentilerinde dörtte bir kayba sebep olacaktır. Virüsün yayılma hızı göz önünde bulundurulduğunda şu an açısından hafif şiddette bir salgından söz etmek mümkün değil. Yani ekonomik krizin daha da derinleşeceğini bu günden söylemek yanlış olmayacaktır. 

Bölgesel olarak en olumsuz etki Avrupa ve Orta Asya bölgesinde olması bekleniyor. AB için sonuçları çok daha endişe verici çünkü virüsün yayıldığı İtalya’nın ekonomik krizle boğuşuyor olması bölgeyi daha zor duruma sokuyor. Hafta başında İtalya için açıklanan ve büyüme öncü göstergesi olan satın alma yöneticisi endeksi (PMI)*, önceki aya göre düşüş yönünde, 48.7 olarak açıklandı. Yani virüsten en çok ölümün yaşandığı İtalya’nın ilerleyen dönemde ciddi ekonomik sıkıntılar yaşayacağı görülüyor. Avrupa Bölgesi’nde ekonomisi daha zayıf olan ülkelere de virüsün yayılması durumu, ekonomik büyüklüklerine göre bu ülkelerde çok daha büyük kayıpların yaşanmasına yol açacak. Avrupa ve Orta Asya’da ise orta şiddette etki senaryosu bu bölgede yüzde 5’e yakın büyüme kaybına işaret ediyor. 

PİYASALAR ALTÜST OLDU

Yani dünya çapında bir kriz yaşandığında Türkiye’nin bunun dışında kalamayacağını söylemek gerekli. Ki hali hazırda virüsten önce de krizde olan ekonomilerden bahsediyoruz. Corona virüsünün küresel ekonomide durgunluğa neden olacağı endişeleri ve zaten düşüşteki petrol fiyatlarının bir günde %30 düşmesi, Türkiye dâhil tüm dünyada piyasaları alt üst etti. Virüs ile birlikte Asya’dan ABD’ye kadar hisse senedi piyasalarında yüzde 10’a varan değer kayıpları yaşanırken, Borsa İstanbul’da BIST 100** endeksi yüzde 5,5 kayıpla kapattı. Sürecin iki yıldır krizde olan Türkiye ekonomisine de ciddi etkileri olması bekleniyor. 

*PMI Endeksi, şirketlerin satın alma yöneticilerinin, mal ve hizmet satın alma eğilimlerini inceleyen bir göstergedir. Bu gösterge temel olarak büyüme öngörülerini açıklamaya yönelik anket niteliği taşımaktadır. Ülkelerin büyüme tahminlerini en iyi şekilde açıklayabilen endekslerden birisidir.

**BIST100 endeksi, Borsa İstanbul'da işlem gören, piyasa değeri ve işlem hacmi bakımından en yüksek 100 hisse senedinin performansını ölçmekte kullanılan göstergedir.

ÖNCEKİ HABER

Noviembre film incelemesi

SONRAKİ HABER

Sayısal öğrenciyim bir saat matematik dersi koymuşlar

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa