31 Mart 2020 12:29

Manolis Glezos, her zaman işçi ve emekçi direnişlerinin en önünde yer aldı

“Annemi merdivenlerin başında iki büklüm beni beklerken buldum. Yavaşça nerede kaldığımı sordu. Ceketimi iki yana açtım ve parçaladığım Nazi bayrağını gösterdim. Beni kucaklayıp bağrına bastı.”

Manolis Glezos | Fotoğraf: Thierry Ehrmann/Flickr (CC BY 2.0)

Paylaş

Seyit ALDOĞAN
Atina

Yunanistan ulusal kurtuluş savaşının sembolü olarak bilinen Manolis Glezos dün 98 yaşında aramızdan ayrıldı. 1922 yılında Nakso adasında doğan Glezos, 1940’lı yıllarda Nazi işgaline ve yerli gericiliğe karşı savaşmış ve ulusal kurtuluş savaşının ilk kıvılcımlarından birini çakmıştı.

NAZİ İŞGALİNE KARŞI MÜCADELE ETTİ

31 Mayıs 1941 tarihinde Nazilerin, başkent Atina’daki tarihi Akropol tepesine çektiği Nazi bayrağını her türlü tehlikeyi göze alarak ve yanındaki yoldaşı ile birlikte indiren Glezos yaşamının sonuna kadar işçi emekçi hareketinin yanında yer aldı ve antiemperyalist mücadelenin sembolü olarak emperyalist işgal ve savaşlara karşı mücadele etti.

Kendisiyle yapılan röportajlardan birinde “Her çatışma öncesinde yoldaşlarla toplanıyor ve ‘Eğer ölürsem beni unutmayın’ diyorduk birbirimize. O yoldaşların hepsini kaybettim ve ben hâlâ hayattayım. Nasıl unuturum onları” diyen Glezos, Yunanistan’daki gericilerin ve faşistlerin hedefi olmaya devam etti.

Nazi bayrağını indirdikleri geceye ilişkin anlattığı anısında ise şunları söylemişti:

“Annem benim yaşamımda iz bırakanlardan biridir. Bayrağı indirdiğimizde saat gece yarısını geçmişti. Eve döndüğümde annemi merdivenlerin başında iki büklüm beni beklerken buldum. Ellerini boynuma geçirdi ve beni sessizce alıp içeri götürdü. Yavaşça nerede kaldığımı sordu. Ceketimi iki yana açtım ve parçaladığım Nazi bayrağını gösterdim. Beni kucaklayıp bağrına bastı.”

SYRIZA’NIN UZLAŞMACI TUTUMUNU REDDETTİ

Manolis Glezos, 2015 yılında Aleksis Çipras’ın partisi SYRIZA’dan Avrupa Parlamentosu milletvekili seçildi. Ancak SYRIZA hükümetinin kitlelere verdiği vaatleri unutarak Troyka anlaşmalarına devam etmesi ve AB-IMF politikalarıyla uzlaşması Glezos’un tepkisini çekti ve parti yönetimine karşı çıkarak izlenen politikaların savunucusu olmayacağını ve karşı çıkanlar içinde yer alacağını söyledi.

Glezos, Çipras’ın tüm ikna çabalarına rağmen yayınladığı bildiride “Halkı hayal kırıklığına uğratan bir süreç içinde yer aldığım için Yunan halkından özür diliyorum” diyerek yollarını ayırdı.

Troyka politikalarına karşı halkı direnişe çağıran Glezos, işçi emekçi direnişlerinin hep önünde yer aldı.

Koronavirüs salgını nedeniyle yürürlükte olan sokağa çıkma yasağı nedeniyle cenazesine katılımın yakın ailesi ve protokol ile sınırlı kalacağı açıklanmış bulunuyor. Bu arada hükümet yetkilileri Glezos’un devlet töreniyle uğurlanacağını açıkladı.

Glezos’un ölümü pandemiye rağmen televizyon kanallarından da ilk haber olarak verildi ve sosyal medya da genişçe işlendi.

ÖNCEKİ HABER

Karantina günlerinden kısa bir kitap tanıtımı

SONRAKİ HABER

Duymak zorundasınız üzerine değerlendirme 

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa