Koronavirüs ile yine gündeme gelen aşı nasıl geliştiriliyor? | 6 adımda aşı üretimi
Koronavirüs salgını dünyayı tehdit etmeye devam ederken herkes dört gözle aşı bekliyor. Peki aşı nasıl geliştiriliyor, hangi aşamalardan geçiyor, ne kadar zaman alıyor?
Fotoğraf: Pixabay
Bir aşının varlığı, Kovid-19’un engellenmesi veya kontrol edilebilmesi için gereken bağışıklığın geliştirilmesini sağlar. Fakat, güvenli ve etkili bir aşının geliştirilmesi belli bir zaman gerektirir, ki bu da genellikle beş ila on yıl arası bir zamana tekabül eder. Dünya genelinde geliştirilen potansiyel koronavirüs aşılarıyla alakalı raporlar olsa da geliştirmek 12-18 ay gerektirebilir.
Diğer hastalıklarda kullanılmış aşı araştırmalarının varlığı, yeni aşılar geliştirmeyi geçmişe oranla hızlandırıyor. Salgın sırasında, süreci de hızlandırabilecek kaynaklar ve finansman sağlanabilir. Ürünler, acil durumlarda salgından ciddi şekilde etkilenen bölgelerde hastalığı kontrol etmek için resmi olarak lisans verilmeden de kullanılabilir.
Potansiyel yeni bir koronavirüs aşısının geliştirilmesi, kısmen de olsa diğer koronavirüs hastalıkları için aşı geliştiren uzmanlar tarafından yürütülüyor. Diğer koronavirüsler, SARS ve MERS, son 20 yılda iki küresel salgına neden olmalarından ötürü, bu virüs ailesinin (koronavirüsler) sonraki yıllarda ortaya çıkabilecek bir pandeminin sorumlusu olabileceği üzerinde duruluyordu. Bu koronavirüsler üzerine yapılan aşı çalışmaları, klinik testlerden geçiyordu.
İnsan denemelerine giren ilk yeni Kovid-19 aşısı, ABD’li Moderna Therapeutics firması tarafından geliştirildi. Diğer şirketler ve akademik kurumlardan oluşan yaklaşık 35 oluşum da aşı üzerinde çalışmalar yapıyor. Oxford Üniversitesindeki araştırmacılar ekibi tarafından geliştirilen de dahil olmak üzere diğer aşıların büyük kısmı “klinik-öncesi testler” aşamasında. Aşı adayı ocak ayında netleştirildi ve klinik test aşamasına yaklaşıyor.
Geliştirme sırasında, bir aşının aşağıdaki aşamalardan geçmesi gerekir:
1-VİRÜS HAKKINDA TEMEL BİLGİLERİN EDİNİLMESİ
Geçmişte, insan virüsleri üzerine yapılmış araştırmalar, virüsün insan veya hayvan hücreleri üzerindeki etkilerini inceleyerek yapılıyordu. Bilim insanları ilk olarak enfekte olmuş hücrelerin yüzeyindeki proteinleri ve şekerleri incelerdi, çalışmalarının devamında da bu proteinlerin bağışıklık sistemini nasıl harekete geçirebileceğine bakarlardı.Günümüzde ise bu süreç, Çinli bilim insanlarının koronavirüsün genetik dizisini bulup yayımlamaları itibarıyla araştırmacılar için daha da basitleştirilmiş bulunuyor. Dünya genelinde araştırmacılar, virüsü oluşturan proteinlerin yapısını tanımlayabilmiş, virüs ailesinin genetik bir geçmişini oluşturabilmiş ve insanlara ilk ne zaman bulaştığını belirleyebilmiş durumda. Bu gelişme, teşhis test kitlerinin geliştirilmesini ve araştırmacıların potansiyel tedavi yollarını belirleyebilmelerini sağladı.
2- AŞI ADAYLARININ BELİRLENMESİ
Bu aşama, bozulmaya uğramamış virüsü etkisiz hale getirilmeden veya zayıflatılmadan önce izole etmeyi ve daha sonra aşı adayı olarak bilinen bu değiştirilmiş virüsün insan vücudunun virüse karşı bağışıklık geliştirip geliştiremeyeceğini belirlemeyi içerebilir. Bazen de virüsün kendisi sürecin bir parçası değildir. Virüs yerine, virüsün genetik dizisi aşı yapmak için kullanılır. Genetik sekans ayrıca, Hepatit B gibi aşılar için daha önce kullanılan bir aşı üretim yöntemi olan rekombinant proteinleri yapmak için de kullanılabilir. Araştırmacılar artık ilgili aşının nasıl üretileceğini, test edileceğini ve uygun şekilde yapıldığını kontrol ediyorlar. Hatta bağışıklık oluşturmak için kaç doz gerekli olacağını da içeren olası dozları bile biliyorlar. Bu arka plan bilgisi, aynı teknoloji kullanılarak yapılan her yeni aşının gelişimini hızlandırır.
3-KLİNİK ÖNCESİ TEST SÜRECİ
İlk güvenlik testi genellikle, insan vücudunda aşının olası etkileri hakkında fikir sahibi olmak için hayvanlarda yapılır. Bunlar ayrıca aşının hastalığı önlemede ne kadar etkili olduğunu görmek için de kullanılır ve araştırmacıların aşıyı insan vücuduna uygulanabilir hale getirmesine izin verir. Salgın sırasında, farklı araştırma grupları genellikle bu süreci hızlandırmak için birlikte çalışır.
4-TEST UYGULAMASI
Bu adım, umut vadeden birçok potansiyel aşının başarısız olduğu süreçtir. Bir klinik araştırmanın üç aşaması vardır:
- Sağlıklı vücuda sahip belli sayıda gönüllü üzerinde test yapılması. Bu aşamada amaç, aşının ne kadar güvenli olduğunun ve olumsuz etkilerinin olup olmadığının belirlenmesidir.
- Aşının birkaç yüz kişi üzerinde ne kadar etkili olduğunun denenmesi (Ana amaç, aşının hastalık riskinin en yüksek olduğu “hedef popülasyon” üzerinde denenmesidir).
- Birkaç bin kişi üzerinde ne kadar etkili ve güvenilir olduğunun test edilmesi.Bu aşamalar boyunca aşının ne kadar güvenli olduğunun belirlenmesi, güçlü bir bağışıklık tepkisine yol açması ve virüse karşı etkili bir koruma sağlaması beklenir. Bir salgın sırasında bu deneysel aşılar, düzenleyici onayına geçmeden önce, eğer ki hastalık açısından risk grubu içerisindelerse, salgından ciddi şekilde etkilenen popülasyonlarda kullanılabilir.
5-YASAL ONAYLARIN ALINMASI
Yetkililer önceki zamanlarda da benzer ürünlerin kullanımını onaylamışlarsa, Kovid-19 aşısı için onay sürecini hızlandırılabilirler. Halk sağlığı tehlike altındaysa, lisansın verilmeden önce aşının kullanımı değerlendirilebilir.
6-ÜRETİM
Bir aşı küçük ölçekte üretildiği ve güvenlik testlerinden geçtiği takdirde klinik çalışmalarda kullanılabilir. Bununla birlikte, büyük miktarlarda aşı üretmek için üretim sürecinde kullanılmak üzere altyapı, personel ve ekipman ihtiyacı söz konusudur. Kalite kontrol de gerekmektedir. Tüm bu süreçler titizlikle takip edilmelidir. Lisans alındıktan sonra, en yüksek risk gruplarında ve riskli bölgelerde olduğu gibi aşılanması gerekenlere nasıl öncelik verileceğine karar vermek için bir aşı politikası geliştirilmelidir.Sürecin devamında, bu aşı “adaylarının” herhangi birinin güvenilmez veya etkisiz olduğu gösteriliyorsa, araştırmacılar yeni bir aşı adayı geliştirmek için laboratuvara dönmelidir. Bu nedenle aşı gelişimi uzun ve belirsiz bir süreç olabilir.
theconversation.com'dan çeviren Onur MERCAN