03 Nisan 2020 00:40

Gerçekten Atlantis nerede?

Arkeolojik açıdan araştırılması gereken ve zaten araştırılan da Atlantis değil, Atlantis söylencesine yol açabilecek bir doğa olayının varlığı, etkisi ve günümüze kalan izleri olmalıdır.

Knossos Minos Uygarlığı'na başkentlik yapmış antik şehirdir I Fotoğraf: Pixabay

Ahmet Uhri
Ahmet Uhri

Geçen hafta Atlantis olabilecek bir uygarlığın varlığından söz etmiş ama sahte bilimcilerle ve çatlaklarla dalga geçmek için Atlantis’in Menemen’de olabileceği iddiasını ortaya atmıştım. Şimdi gerçek olabilecek olgulara değinelim.

Atlantis olabilecek bu uygarlık Ege veya yakın coğrafyada daha önce kurulmuş olan ancak hiçbir zaman anlatıldığı derece yüksek bir uygarlık haline gelmemiş fakat söylencelere etki edecek derecede bir katastroftan etkilenerek zaman içinde yok olmuş Minos kültürü olabilir. Santorini ya da diğer adıyla Thera adasındaki yanardağın MÖ 1450 ya da 1600 yıllarında olduğu düşünülen faaliyetinin Minos kültürünü yok edecek derecede etkili olmuş olabileceği genellikle arkeolojide kabul edilen bir olgudur. Arkeolojik kanıtların da gösterdiği gibi oldukça büyük bir alanda duyumsanan bu doğa olayı insanoğlunun belleğine yerleşmiş ve belki de sadece Mısır değil diğer yazılı toplumların kayıtlarına bakılacak olursa da bulunabilecek bir kayda dönüşmüştür desem yanlış yapmış olmam. Bu kayıtlar da zaman içinde söylencesel bir biçim almış ve en sonunda son derece üstün bir uygarlığın yok oluşu mitosuna dönüşmüş de olabilir. Unutmayalım ki Platon’un belirttiğine göre Solon bu söylenceyi MÖ 600 yıllarından sonra bulunduğu Mısır’da duymuştur. Yani arada bin yıllık bir süre vardır ve bu süre bir söylencenin oluşması için yeterli sayılabilir.

Bu katastrof ile ilgili anlatıları o dönemlerde bilen ya da duyan Platon da bunu eserindeki diyaloglar içinde ideal devleti anlatabilmek için kullanmış ve Atlantis adını da burada belirtmiş olabilir. Hatta biraz daha dalga geçerek ve geçen haftaya atıf yaparak belirtecek olursam belki Menemen civarındaki Tantalis antik kentini de bilen Platon bundan esinlenmiş de olabilir. Şaka yapıyorum ciddiye almayın. Ciddiye alacaksanız da arkeolojik araştırmaları alın.

Bu durumda arkeolojik açıdan araştırılması gereken ve zaten araştırılan da Atlantis değil, Atlantis söylencesine yol açabilecek bir doğa olayının varlığı, etkisi ve günümüze kalan izleri olmalıdır. Batı Anadolu, Ege Adaları ve Girit arkeolojisi ile uğraşan, arkeolog, paleocoğrafyacı, jeofizikçi ve diğer bilim dallarından insanlar bu konuda yıllardır araştırmalar yapmakta ve oldukça önemli sonuçlar ortaya çıkarmaktadır.

İşte bütün bu çalışmalar yapılmasına karşın, konuyla doğrudan ilgisi olmayan insanların arkeolojik yayınlardan bu konuyu izlemek yerine, konunun uzmanı olmayan kişilerin yazdığı eserlere iltifat etmeleri en azından benim açımdan anlaşılmazdır. Bu yaklaşım tıpkı, kolu kırılan birinin ortopedist yerine çıkıkçıyı gitmesi, ya da ruhsal açıdan sıkıntıları olanların psikiyatrist yerine üfürükçüyü tercih etmelerine benzemektedir. Diş sorununuz olduğunda nalbantlık yapan birine gitmiyorsunuzdur umarım. Gidiyorsanız da yapacak bir şey yok kimliksiz köşeyi okumayıverin çok büyük kayıp olmaz sizin için.

Kısacası Atlantis sadece ideal devlet kavramını anlatabilmek için Platon’un düşlerinde var olmuştur. Ayrıca unutulmamalıdır ki Platon’dan önce hiçbir yazılı kayıtta Atlantis adı geçmemekte. Ama eğer sözde ya da sahte bilimlerle uğraşıyorsanız sahte kanıtta üretebilir ya da bu türden kanıtların peşine düşebilirsiniz. Aynen geçen haftaki yazının başlığında yaptığım gibi “ATLANTİS MENEMEN’DE BULUNDU” diye bağırtılı bir başlık atar ve okumayanları yazıyı okumaya teşvik eder ve bu kez o sahte kanıtları da sunabilirdim. Eminim o yazıyı sahte kanıtlarla süslesem okuyanların içinden bir kısım kafası karışık insan çıkacak ve bu yazıyı kopyalayıp sosyal medyada paylaşacaktı. Üstelik bu sahtekârlığa Evrensel’i de alet etmiş olacaktım. Sonrasında seyreyleyin gümbürtüyü. Sosyal medyanın gücü herkesi yener. Sahte metin üretip, sahte kanıtlarla süsleyerek ya da bir başka bağlamda Hilmi Yavuz’un yazdığı gibi metinlerarası zinaya yol açarak ortalığı karıştırmak çok kolay. Hadi şimdi herkes işinin başına dönsün. Haftaya Mu Kıtası hakkında bilmek istediğiniz her şey yine bu kimliksiz köşede olacak.

Reklam
YAZARIN DİĞER YAZILARI