Arçelik işçileri: 'Ölen ölür kalanlarla üretime devam ederiz' diyorlar resmen
Eskişehir Organize Sanayide kurulu bulunan Arçelik fabrikası işçileri üretimin tam gaz devam ettiğini işçilerin tedirginlikler yaşadığını ancak üretimin hala devam ettiğini söylüyor.
Arşiv fotoğraf: DHA
Eskişehir'de bulunan Arçelik fabrikasında işçiler koronavirürs tehlikesi ile yüz yüze. Bazı önlemlerin alındığını söyleyen işçiler, bantta, servislerde yan yana olduklarını belirterek "Biz önlem alırız ölen ölür kalanla üretime devam' diyorlar resmen" diyerek tepki gösterdi.
İşçilerin aktardıkları şöyle:
Arçelik işçisi: "İtalya beyaz eşya üretiminde ileri bir ülke, orada sorunlar olunca bizim burası yoğunlaştı, üretim devam ediyor. Sonuçta vardiyada bir azalma yok. Belirli önlemler alındı, vardiya saatleri değiştirildi giriş çıkışta karşılaşma engellensin diye. Soyunma dolaplarımız kapatıldı evde soyunup giyinip geliyoruz. Ama sonuçta bantta yan yanayız illaki bir araya geliniyor. Servislerde olsun üretimde olsun herkes bir arada, ne kadar önlem olsa tam korunmamız imkansız. İnsan endişe ediyor ama bir yerden sonra kanıksıyorsun."
Başka bir arçelik işçisi: "Binlerin çalıştığı bir iş yerindeyiz tabi ki tedirgin oluyoruz. Belli yaşta olanlara kronik hastalara ve süt emen çocuğu olanlara izin verildi. Maske dezanfektan var ancak bu virüs çok hızlı kolay bulaşıyor. Yarın öbür gün ateşi çıkan virüs kapan olursa burada bu kadar işçi ne yapacak eve gitse evdekilere mi bulaştı korkusu, burada kalsa banada mı bulaştı korkusu. Bir yandan üretim tam gaz devam ediyor. 'Biz önlem alırız ölen ölür kalanla üretime devam' diyorlar resmen."
Genç arçelik işçisi: "Önceleri daha rahattı özellikle genç işçiler. Ölüm haberleri oldukça tedirginlik arttı. Belki bize bişey olmayacak ama evde annem ve babam risk grubunda, benden onlara geçerse sıkıntı. En azından iki hafta üretim dursa haklarımızı kaybetmden virüs yayılması önlenebilinir. Ama üretimden vazgeçemiyorlar. Bizlerde sonuçta gel diyorlar gidiyoruz."
Bir diğer metal işçisi: "Bizim burada yine de belli hijyen var. Yan sanayiler çok daha kötü. Sonuçta tüm organize bir şekilde bağ içinde. Evde olmadığımız sürece bu virüsün bulaşması çok olası. Belki halen kuluçka döneminde olanlar var. Kimde var kimde yok bilemeyiz ki. Ateş ölçülüyor ama televizyonlar bas bas bağırıyor 'Belirti vermesede bulaşabiliyor' diye. Vaka yok diyorlar, fabrikada yok ama olması an meselesi. Gençlerden birbirine oradanda evdekilere yayılabilir. Sağlık çalışanlarını bizde alkışlıyoruz, hakları ödenmez. Ama biz işçiler de risk altında çalışıyoruz. Üretimden vazgeçemeyiz diyorlar. Bu demek ki halk sağlığından geçeriz ama paradan geçemeyiz."
Bir başka işçi: "Çalışmasak borçları kim ödeyecek hiç güvence vermiyorlar. Üretimi de düşürmek istemiyorlar. Kaldı ki izin verilse bile sendikayla anlaşmışlar bizim sırtımıza yıkılıyor. Herşeyi fırsatta çeviriyorlar. Borçlanma ve esnek çalışmanın önü açılmış durumda. Geçen bir sendikacı ile görüştüm dedi ki şükredin. Sözleşme önce bitti yoksa o da kalırdı."
Ne yapmak lazım diye sorduğumuz da ise işçiler "Herkes daha iyi bir yaşam için koşturuyor bizde kendi haklarımız için yeri geldiğinde bağırmayı bilmeliyiz. Genel olarak şartlar kötü fedakarlık yapmalı dışarda borç harç var çalışcaz tabi fikri egemen ancak bi yerden sonra herşeye evet diyerek ömür geçmez fikrinde birleşiyorlar" dedi. (Eskişehir/EVRENSEL)
