Doğuma bir hafta kala hastane aratonu

İnsanın başına gelmeyince anlamıyor. Geçenlerde bizim mahallemizde esnaf olan Gülcan ablanın dükkanında oturuyorduk. Bilirsiniz, esnaf olunca halini hatrını soran, selam veren çok olur. Velhasıl tanıdık arkadaşlardan biriyle karşılaştık, o da gelip oturdu yanımıza. Arkadaş hamile olduğu için sık sık yürüyüşe çıktığını söyledi. Neyse sohbet devam ederken “Doğumun ne zaman?​” diye sordum, o da “Bir hafta kaldı” dedi. Sağlığını sual ettiğimde ise hararetli bir şekilde başından geçenleri anlatmaya başladı. “Geçen gün kontrol için randevu aldım Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesinde. Gittim ‘yatak yok’ dediler, muayene etmediler. Oradan Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesine gönderdiler. Bu halimle bana ettikleri eziyet yetmezmiş gibi oradan da Yakacık Kadın Doğum Hastanesine gönderildim” dedi. Bunları duyunca şok geçirdik, çünkü kızcağızın doğuma çok az vakti kalmıştı. Sözüm ona hamile kadınlara her türlü kolaylığın sağlandığı söylenen sağlık sisteminde yapılan eziyetin bini bir para olmuş. Peki şöyle bir şey olmuş olsaydı; kızcağız bu gidip gelmeler sırasında doğum yapmış olsaydı, bebeğine veya kendisine zarar gelmiş olsaydı bunun sonuçlarını kim ödeyecekti? Çok merak ediyorum! Buradan bikaç ay önce Başbakan Erdoğan’ın üç çocuk meselesi aklıma takılıyor. Daha bir tanesini dünyaya getirmek için bu kadar çile çeken bir anne için başka çocuklar düşünmek ne kadar mümkün olabilir? Tartışılır. Ayrıca sağlıkta iyileştirme yaptık diye televizyonda, medyada yaptıkları bunca reklamın ardından insan sağlığının ne kadar önemsiz olduğu ortaya çıkıyor ve söyledikleri ile gerçekte karşımıza çıkan birbiriyle örtüşmüyor. Sağlıkta yapılan dönüşümün mağdurlarından sadece bir tanesi bu. Peki ya diğerleri? Maltepe- İSTANBUL

Dergimizi pdf formatında görüntülemek için tıklayın