İşten atılan işçiler: Kredi kolaylığı sağlıyorlarmış, kredi çeksem neyle ödeyeceğim?
Kocaeli'de 31 Mart’ta işten atılan iki temizlik işçisiyle konuştuk: Ücretsiz izin işverenin işine gelir zaten. Niye bizim mağduriyetimizi giderecek düzenlemeler yapılmıyor?
Fotoğraf: Pixabay
Gözde TEKİN
Kocaeli
Hükümetin “İşten atmalar yasak” diye sunduğu, patronlara ücretsiz izne gönderme hakkı, işçilere de günlük 39 lira ödenek içeren taslağını 31 Mart’ta işten atılan iki temizlik işçisiyle konuştuk. Şu an “Kıdem tazminatı kaç gün yeter” diye düşündüklerini, yeni düzenlemede ise işçilerin günlük 39 liraya mahkum edildiğini söyleyen işçiler “Ücretsiz izin işverenin işine gelir zaten. Niye bizim mağduriyetimizi giderecek düzenlemeler yapılmıyor?” diye sordu.
Elif ve Ahmet, Körfez’de yüzlerce konutun bulunduğu büyük sitelerden birinde çalışan iki temizlik işçisi. Geçtiğimiz hafta site yönetimi, bütçe daralması gerekçesiyle ikisini de işten attı. İlk konuştuğumuz Elif, çalışma koşullarını anlattı: “Yaklaşık iki yıldır bu işyerindeydim. 11 katlı kocaman binaları temizliyorduk, bu binaların asansörleri, yangın merdivenleri, elektrik odaları, çöp odaları, çatısı, otoparklar, bahçeler hepsi bizim elimizden geçiyordu. Bir de yeni bina bunlar, inşaat pisliği de var. Malzemeler kıt, en ucuzuna kaçıyorlardı, kendi eldivenimizi bile kendimiz alıyorduk. Nefes almaya vaktin kalmıyor, oradan oraya koşmaktan. Çalıştığım blokta oturan bir kişi virüse yakalanmıştı. O bloku ben temizliyorum bana da bulaşmış olabilirdi, ama bana ne test yaptılar ne başka bir şey. Sabah sekizden akşam altıya kadar bazen daha uzun süre sürüyor iş, aldığımız para 2 bin 800 lira, bunun 200 lirası yemek parası, yol parası yok. İhtiyacın varsa mecbur çalışıyorsun bu koşullarda.”
"BİZİ RAHATLATAN TAZMİNAT"
Site yönetimi değişince aidatlara zam yapıldığını, site sakinlerinin de “Madem bütçe yetmiyor işçi azaltın” dediğini aktaran Elif, “Olan bize oldu, bizi böyle bir dönemde işten attılar. Şimdi ben nerede iş arayayım?” diye sordu. İşten atıldıktan sonra hükümetin hazırladığı taslağı duyduklarını ve kendilerine faydasının olup olmayacağına baktıklarını dile getiren Elif’in anlattıkları yeni düzenlemenin getireceği hak kaybına da dikkat çekiyor. İşten atıldıklarında kıdem ve ihbar tazminatlarının verileceğinin söylendiğini, işsizlik ödeneğinden de yararlandıklarını ifade eden Elif, yeni düzenlemede ise tazminat alınamadığını, ödenek olarak ise sadece günlük 39 lira verildiğini söyledi. “Bizi rahatlatacak olan tazminat” diyen Elif, şöyle devam etti: “Günlük 39 lira kime yetiyor ki? Mağdurduk daha da mağdur edecekler.”
"KREDİ KOLAYLIĞI SAĞLIYORLARMIŞ, BEN KREDİ ÇEKSEM NEYLE ÖDEYECEĞİM?"
Ahmet yaklaşık 2 yıldır sitede çalışıyormuş. Yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Yaptığımız işi herkes yapar diye düşünüldüğünden emeğimiz hiç gözükmüyor ama bizim yaptığımız iş en zor işlerden belki de. Bütün o pisliği, çer çöpü biz temizliyoruz. Sitenin iki defa rögarı patladı, ağzımıza kadar boka batarak biz temizledik. Belediyeyi çağırın dediğimiz halde para ödememek için bize temizlettiler. Yağmurlu havada otoparkları su bastığında yine biz temizliyorduk. Bir gün boyunca evime gidemeden çalıştığımı bilirim ama ilk fırsatta kapı önüne konan da bizler oluyoruz. Şimdi işsizim, evde üç çocuğum var. İnşaat işi olsa gidip çalışacağım o da yok. Evde kal diyorlar ama nasıl kalayım ben bu çocuklara neyle bakacağım? Devlet nerede? Zengin yine zengini eyliyor, biraz da benim gibi işçilerin haline baksınlar.”
Hükümete “Salgın başladığında neden hemen işten atmaları yasaklamadılar?” diye tepki gösteren Ahmet, ücretsiz iznin önünün açılmasına ise tepkili: “Ücretsiz izne göndermek işverenin işine gelir zaten. Ben bana verdikleri tazminat kaç gün yetecek diye düşünüyordum, şimdi bu düzenlemeyi çıkardılar. Kredi kolaylığı sağlıyorlarmış, ben kredi çeksem neyle ödeyeceğim? Niye benim gibi insanların mağduriyetini giderecek düzenlemeler yapılmıyor?”
"MARKETE GİDEMİYORUZ, İNTERNETİMİZ YOK"
Ahmet’in eşi Fatma da bu süreçle ilgili şunları söyledi: “Hiç ummadığım kadar çaresiz durumdayız, eşim için de böyle bir durumda işsiz kalmak zor. Akşam çocuklarım babalarının elini boş görüyor. Kimseden yardım istemiyoruz, iş istiyoruz. En son 3 hafta önce market alışverişi yapmışız, pazara da 3 aydır gitmiyorum. Şimdi evde kalın, sağlıklı beslenin diyorlar nasıl beslenelim? Bu hastalıktan ölenlerin çoğu belki de bizim gibi beslenemeyen, yoksul insanlar. Çocuklarım eğitimden geri kalmasın diyorum ama evimizde internet yok, komşunun internetine bağlanıyoruz. O da günde en fazla 20 dakika. Çocuklarım da eğitimden geri kalıyor. Her yönden mağduruz.”