14 Nisan 2020 06:24

Gazeteciler infaz düzenlemesi dışında: "Cezaevindeki gazeteciler ölüme yollanıyor"

Cezaevlerinde 103 gazetecinin bulunduğunu belirten meslek örgütü temsilcileri, sosyal mesafe uyarısında bulunan iktidarın gazetecileri ölüme yolladığını söyledi. 

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Fethi BALAMAN

İnfaz Kanunu’nda değişiklik öngören 70 maddelik düzenleme, Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi. İnfaz düzenlemesi kapsamında 90 bin civarı adli tutuklunun serbest kalacağı bilinirken, gazeteciler, akademisyenler, öğrenciler ve siyasi tutuklular ise bu kapsamın dışında tutuldu. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Serdar Altan, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP) Sözcüsü Ayşe Güney, tutuklu gazeteciler ve Meclis’ten geçen infaz düzenlemesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

YAŞAM HİÇE SAYILDI

DFG Eşbaşkanı Serdar Altan, koronovirüsün yarattığı etkinin her geçen gün daha da büyüdüğünü hatırlatarak, “Vaka sayıları artıyor, ölümler çoğalıyor. Koronavirüsün toplumu bir bütün olarak tehdit ettiği bir süreçte en riskli alanların başında cezaevleri geliyor. Toplumda cezaevlerinin boşaltılmasına dönük bir beklenti oluşmuştu. Ancak, yeni infaz yasasında düşünce ve ifade özgürlüğünü esas alan herhangi bir düzenlemenin olmayışı kaygıları artırdı” diye konuştu. Altan, 103 gazetecinin tutuklu bulunduğunu belirterek, düzenleme ile gazetecilerin yaşamının hiçe sayıldığını söyledi. Cezaevinde kalan gazetecilerin arasında kronik hastalığı olanların varlığından bahseden Altan, “Koronavirüsün en büyük etki alanlarından birisi bilindiği gibi kronik hastalığı olanlar. Yani AKP hükümeti hasta olan arkadaşlarımızı serbest bırakmayarak düpedüz onları ölüme terk ediyor. Virüsün cezaevlerine bulaşması halinde çok hızlı yayılacağı biliniyor. Bu da büyük bir felakete yol açacaktır” dedi. 

"SERBEST BIRAKILSINLAR"

Düzenlemenin hırsız ve çeteleri kapsadığını hatırlatan Altan, İran gibi demokrasiden uzak bir ülkenin bile cezaevlerini tedbir amaçlı boşalttığın hatırlattı. Yasanın gazetecileri kapsamamasını kamuoyuna gerçeklerin yansımasını engelleme girişim olarak değerlendiren Altan, “Gazeteciler tutuklanmak suretiyle kamuoyuna aktarmak istedikleri bilgilerin engellenmeye çalışıldığını biliyoruz. Ancak şunu söylemekte yarar var; gazeteciler ne pahasına olursa olsun, konuşmaya, söylemeye, yazmaya ve halkı bilgilendirmeye devam edecektir. Bu yüzden tekrardan çağrıda bulunuyorum; cezaevindeki gazetecileri bir an önce serbest bırakın” diye konuştu.

HIRSIZLAR DIŞARI GAZETECİLER İÇERİ

TGS Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral da özgür düşünceden, aydınlıktan hakikaten korkan bir iktidar olduğunu belirterek, iktidarın tek kaygısının gerçeklerin açığa çıkarılması olduğunu ifade etti. Oral, dünyanın koronavirüs ile mücadele etme aşamasında cezaevlerini boşalttığını, ancak Türkiye’de ise yapılan düzenleme ile hırsızların bırakıldığını, halkın öncüsü olan gazetecilerin de cezaevinde tutulduğunu vurguladı. Oral, “İçerde kronik hastalığı olan gazeteciler ve tıkış tıkış doldurulan koğuşlar var. İktidar bununla insanları ölüme yolluyor” diye belirtti.  

"İKTİDAR FIRSATÇILIK YAPIYOR"

MKGP Sözcüsü Ayşe Güney ise, koronavirüs salgınından en çok etkilenecek alanlardan birinin cezaevleri olduğu hatırlatarak, “Çünkü hijyen koşullarından uzak ve önlem alabilecekleri tüm malzemeden yoksunlar. Devletlerin önlem almakta zorlandığı virüse karşı cezaevlerinde kişilerin önlem alınması bekleniyor. Cezaevlerinin acilen amasız fakatsız boşaltılması gerekir. Bunu yapmak yerine daha önce hazırladığı yargı paketini gündeme getiren iktidar fırsatçılık yapmaktadır. Günlerdir halkı oyaladığı infaz düzenlemesinde siyasi tutsakları dışında tutması şuana kadar AKP’nin uyguladığı ayrımcı politikaların devamıdır, o yüzden anlaşılırdır, fakat kabul edilir değildir” ifadelerini kullandı.

GAZETECİLER ÖLÜME TERK EDİLİYOR

Gazetecilerin mesleklerini icra ettiği için cezaevlerinde ölüme mahkum edildiğini belirten Güney, şunları söyledi: “Haberlerini yaptıkları katiller, hırsızlar, tecavüzcüler dışarı çıkarken onlar salgınla karşı karşıya bırakılıyor. Hasta tutsaklar için durum daha da acil. Hasta tutuklu gazeteci Ziya Ataman, 10 Nisan 2016’dan bu yana cezaevinde. Kronik bağırsak rahatsızlığı var ve düzenli ilaç kullanıyor, yine gazeteci Ahmet Altan 70 yaşında ve risk grubunda. Bu kişilerin salgına yakalanmaları bir katliam olacaktır. Bu durumdan bir an önce dönülmelidir.”  (Diyarbakır/MA)

ÖNCEKİ HABER

Aksaray'da iş cinayeti: Havalandırma boşluğuna düşen işçi yaşamını yitirdi

SONRAKİ HABER

Kadına şiddet artarken emniyete başvuran kadınlar geri gönderiliyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa