14 Nisan 2020 12:18
Son Güncellenme Tarihi: 14 Nisan 2020 12:47

İnfaz yasası ile çocuk istismarı ve kadına yönelik şiddet aklandı mı?

Av. İlke Işık ve Sevda Karaca, infaz kanunda yapılan değişikliği ve gece saatlerinde "çocuk istismarına evlilik yoluyla af" için düzenlemeye ek olarak sunulacağı söylenen önergeyi yazdı.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

Paylaş

Av. İlke IŞIK
Sevda KARACA

Haftalardır konuşulan infaz kanunda değişiklik yapan yasa teklifi bugün sabaha karşı TBMM’den geçerek yasalaştı. Cumhurbaşkanın onayından sonra yürürlüğe girecek. Anayasa Mahkemesi süreci olur mu? Bazı maddeler iptal edilir mi? Eşitlik ilkesine açıkça aykırı iken bu şekilde uygulanır mı? Pek çok soru dolaşıyor.

Günlerdir hukukçular, akademisyenler, alana ilişkin çalışmaları olanlar, kadınlar yazıp çiziyor, tartışıyor. Öncelikle birden çok infaz rejimi söz konusu 2/3’ler, ¾’ler, ½’ler… İstisnalardan söz ediliyor, hangi suç için hangi biçimde infazın uygulanacağına dair düzenlemeler yer alıyor.

Ayrıca son dakika eklemeleri var. Mesela MİT mensuplarının cezaevinden insanları çıkarıp sorgulayabileceklerine ilişkin bir maddeyi son dakika eklediler. Gazetecilerin yararlanmasını engellemek için ek maddeler koydular. 

Bir memleket için olmazsa olmaz olan eşitlik ilkesi yerle bir edildi. Anayasada varmış, hukuk devleti bunu gerektirirmiş hiç önemli değil kanunu hazırlayan ve çıkması için canla başla uğraşanlar için. Cezaevlerini muhaliflerle doldurup, itiraz eden ve edebilecek herkes için tutuklamaları, cezaları bir tehdit haline getiren siyasal iktidar, şimdi muhaliflerin, siyasetçilerin, gazetecilerin, avukatların, hak savunucularının yararlanmasını engelleyen bir yasa yaparak kendini yine inkar etmedi.

Kadınlar, kadın örgütleri bu yasayı çokça tartıştı, itiraz etti. Çünkü iktidar önce “cinsel suçlar kapsam dışı” dedi, sonra böyle olmadığına ilişkin bilgiler ortaya çıktı. Sonra yine “kapsam dışı” dediler, üstelik “kadına yönelik şiddet suçluları da yararlanmayacak” biçiminde açıklamalar yaptılar.

Ancak infaz düzenlemesi teklifinin ortaya çıkması, arkasından TBMM komisyonundan geçmesi ile ortaya çıktı ki cinsel suçlar ve kadınlar için tehdit oluşturabilecek pek çok suç için af anlamına gelebilecek maddeler var. Geçici madde 9, f. 5 hükmüne göre bütün bu hükümlüler, “geçici süreyle” de olsa tahliye edilecekler. Maddeye göre, açık cezaevine geçme şartlarını taşıyan herkes mayıs ayı sonuna kadar izinli sayılacak, ayrıca bu süre 2 ay uzatılabilecek. Keza Geçici 9. madde 4. fıkrasında düzenlenen bir hükümle, 2014 öncesi işlenen kadına cinsel saldırı ve çocuğun cinsel istismarı suçları ile uyuşturucu suçları yönünden 2/3 infaz uygulanması sağlanacak. Bu hükümle, 28.06.2014 öncesi işlenen ancak sonra karara bağlanan cinsel saldırı ve uyuşturucu ticareti suçu faillerine yönelik özel af getiriyorlar. Öte yandan cinsel suçlar dışında kadınlara ve çocuklara yönelen kasten yaralama, tehdit, hakaret, şantaj gibi pek suça koşullu salıverilme oranında indirim öngörülüyor. Yani bu suçları işlemiş failler daha erken cezaevinden çıkacak. 

Dün gece Meclisten geçen yasada yer alanlar bunlar. 

İNFAZ DÜZENLEMESİ KADIN VE ÇOCUKLAR İÇİN HAYATİ TEHDİTTİR

Türkiye Cumhuriyeti yasalarında “kadına yönelik şiddet” biçiminde tanımlanmış bir suç yok. İnfaz düzenlemesini savunurken iktidar sözcüleri “kadına yönelik şiddet suçları ve cinsel suçlar kapsam dışı” diyerek ama aslında yukarıda anlattığımız biçimde bu suçları kapsama alarak, yalan dolanla yasa yaptı. Gece yarılarına kadar çalışıp yasayı geçirdiler. 

Bu yasa sayesinde erkekler cezaevinden çıkacak ve salgın günlerinde evde kalmak durumunda kalan kadınların yanına dönecekler ve kadınlar için AKP sayesinde ciddi hayati tehlike söz konusudur artık. 

Burada şu notu düşmek isteriz; mesele suçu her ne olursa olsun bir insanı pandemi koşullarında üstelik de hiçbir düzgün önlemin olmadığını bildiğimiz cezaevlerinde tutmaya devam edilmesini istemek değil; yaşam hakkına aykırıdır bu. Ancak yapılan düzenleme örtülü bir af içerirken, bu suçların mağduru olan kadınların ve çocukların ise hiç düşünülmüyor olması, salıverilecek olan faillerin nasıl denetleneceği, tekrar bu suçları işlememeleri ve kadın ve çocuklar için bir tehdit unsuru haline gelmemeleri için hiçbir önlem alınmıyor olması… Daha da ötesi; bu aflar düşünülürken, bir yandan da 6284 sayılı şiddetin önlenmesi yasasının koruma kararlarına ilişkin kadınlar aleyhine ‘esneklikler’ getirilmesi!

ÇOCUK İSTİSMARINA EVLİLİKLE AF ÖNERGESİ: NEYDİ, NE OLDU?

Şimdi gelelim gecenin diğer önemli tartışmasına…

İnfaz yasası görüşmeleri Mecliste sürerken, gece saatlerinde "çocuk istismarına evlilik yoluyla af" için düzenlemeye ek olarak sunulacağı söylenen bir önerge gündeme geldi. Gerekçesi, teklif maddeleri ile tam bir kanun teklifi olarak hazırlanmış bir metin...

Daha önce pek çok sefer tartışılan ve büyük tepki nedeniyle geri çekilen "çocuklarla evlenen yetişkinlerin 'aile birliği' gerekçesiyle cezadan muaf tutulması, buna onay veren ailelerin de cezalarının kaldırılması” önerilerini içeren bir önergeydi bu. Nam-ı diğer “çocuk istismarını evlilikle aklama” önergesi…

Ortalıkta dolaşan bu önerge ne diyordu? Bir sayfalık gerekçesinde; çocukların 14 yaşında evlendirildiğini, bunun bu topraklarda çok yaygın olduğunu, erken evlenme yaşının 2002’de değişen Medeni Kanunla 16 olmasına karşın, 2002’den önceki Medeni Kanunda kadınlar için 14 olarak belirlenmiş olmasının ne kadar şahane olduğunu, fiili evlilik denen bir şeyin var olduğunu, bunun tanınması gerektiğini, bu şekilde kurulmuş ailelerin yaşadığı mağduriyetlerinin giderilmesi gerektiğini anlatıyordu. 14 yaşına girmiş, 10 Nisan 2020 tarihi itibariyle evli olan “çocukların” evli olduğu kişiler (adını doğru koyalım; bu bir evlilik değil, istismardır, o yetişkin ‘çocuğun evli olduğu kişi’ değil, istismarcıdır) evlilik devam ettiği sürece infaz ertelenir diyordu… 

Kadın örgütleri ve pek çok farklı kesim gece saatlerinde bir şekilde ortaya atılan bu metin üzerine "#ÇocukİstismarınınAffıOlmaz" diyerek tepki gösterdi. Bu tepki, daha önce pek çok kez AKP hükümetinin bunu denemiş olmasından kaynaklanıyordu. Metnin kaynağı henüz ortaya çıkmasa da, kimin bu önerge metnini dolaşıma soktuğu belli olmasa da, daha sonra Meclise getirilip getirilmeyeceği, gerçekten böyle bir önergeyle karşımıza çıkıp çıkmayacakları belli olmasa da, bu tepki yersiz değildi. Çünkü daha önce de defalarca çeşitli bahanelerle aynı içerikteki önergeler karşımıza çıkmıştı. AKP hükümetinin “çocuk istismarına evlilikle af” düzenlemesini bir şekilde yapmak istediğine, buna fırsat kolladığına ilişkin genel kanı, haksız bir kanı değildi. Dolayısıyla kaynağı belirsiz olsa da ortaya atılan bu metne tepki göstermek “Daha önce izin vermedik, şimdi de bir fırsat yakalayıp gündeme getirmenize, salgın koşullarından faydalanarak gözlerden ırak, tepkilerden uzak bir biçimde oldu bittiye getirmenize izin vermeyiz” anlamına geliyor.

Tepkilere konu olan önerge dün Meclis Genel Kuruluna getirilmedi, daha öncesinde infaz düzenlemesine ilişkin görüşmelerin yapıldığı komisyonlara da sunulmadı. Kimi yayın organlarında çıkan haberlerle, sanki bu önerge sunulmuş ve Mecliste de infaz düzenlemesi içinde kabul edilmiş gibi yanlış bir algı oluştu. Ama bu önerge yasalaşmadı. 

TEKLİF VERİLMEDİ, MECLİSE GETİRİLMEDİ, YASALAŞMADI; EVET, AMA… 

Gerekçesiyle, tarihlendirmeleri ve maddeleriyle bir önerge olarak hazırlandığı apaçık olan bu metnin sahibi kim? AKP’nin CHP’den sözlü olarak bu önergeye destek istendiği söyleniyor, bu destek isteği neden en baştan ortaya serilmedi, ifşa edilmedi? Ortaya atılan metnin “uydurma” olduğuna ilişkin laflar dolanıyor, daha önce defalarca kez gündeme getirilen, infaz düzenlemesi sürecinde “destek arayışına” çıkıldığı söylenen bir konuda her şeyiyle bir kanun düzenlemesi önerisi niteliği taşıyan bir metni kim, niye uydursun? 

Bu önerge ile ilgili “geçti mi geçmedi mi, şöyle mi oldu böyle mi oldu” diye kafa karıştıran şeyler olsa da halkın büyük kısmının, kadın örgütlerinin tamamının kafasının net olduğu bir şey var; çocuk istismarına evlilikle af getirmeyi öneren, çocuk istismarcılarını aklayan herhangi bir düzenlemeyi kabul etmiyoruz! Çocuk istismarının affı olmaz, böylesi bir önergeyi defalarca karşımıza getiren iktidar bilsin, bu yasalar böyle geçmez!

ÖNCEKİ HABER

İşçi mektubu: Çalışan herkese test yapılmalı

SONRAKİ HABER

Galataport'ta iş cinayeti sonrası inşaat faaliyetleri durduruldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa