SES MYK Üyesi Akçay: Sağlıkçılar hayatını kaybederse sorumlusu kim?

SES MYK Üyesi Aylin Akçay, sağlık emekçilerinin salgın nedeniyle yaşadığı sorunları Evrensel'e anlattı.

15 Nisan 2020 06:08
Son Güncellenme Tarihi: 15 Nisan 2020 06:31
Paylaş

Burcu Yıldırım
Ankara

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Hukuk ve TİS Sekreteri Aylin Akçay ile sagınla mücadelede sağlık hizmetlerini ve çalışanlarını konuştuk. Alanda yaşananları değerlendiren Akçay, salgın döneminde bakanlığın bu alanı rahatlatmak ve önlem almak yerine ilerde oluşacak sorunları emekçilere yıkmaya çalıştığını söyledi ve ‘Başıma bir şey gelirse bundan ben sorumluyum’gibi mevzuatta dahi olmayan belgelerin sağlıkçılara imzalatıldığını söyledi. Akçay, Türkiye’de çalışan sağlık emekçisi sayısının çok az olduğunu ifade ederek acilen atama yapılması gerektiğini söyledi.

‘YÖNETMELİKTE YER ALMAYAN İMZALAR ATTIRILIYOR’

Salgının görüldüğü andan itibaren yığınla sorun yaşadıklarını ve Bakanlığın en başından beri almadığı önlemler nedeniyle hala sıkıntıların devam ettiğini söyleyen SES Genel Hukuk ve TİS Sekreteri Aylin Akçay, “En basit ihtiyaçlardan birisi olan koruyucu sağlık ekipmanları hala yetersiz ve bazı hastanelerde hiç yok. ‘Her şey yolunda’ mesajı bakanlık ve yetkili sendika tarafından bir koro halinde verildi ama bu başından itibaren gerçeği yansıtmıyor. Sağlık emekçileri de bu açıklamalar karşısında yalancılıkla suçlanmış oluyor”dedi. Özellikle İstanbul özelinde sağlanan koruyu ekipmanların güvenilir ve koruyucu  olmadığını belirten Akçay, “Bu uygulama ‘merdiven altı üretim mi yapılıyor’ sorusunu doğuruyor ve ne yazık ki bir açıklığa kavuşmuş değil”diyerek böyle bir süreçte bile bakanlığın sağlık örgütlerini çalışmalara dahil etmediğine vurgu yaptı. Yönetmeliklerde olmayan ama sağlık emekçilerine imzalatılan ‘Ben ekipmanı doğru olarak kullanacağım, başıma bir şey geldiğinde bundan ben sorumluyum’ belgelerden bahseden Akçay, “Önümüzde bu kadar eksiklik ve görev varken Bakanlık işi gücü bırakmış ilerde bir sorun olduğunda sağlık emekçilerine nasıl yıkarımın hesabını yapıyor”dedi.

‘BAKANLIK SAĞLIK EMEKÇİLERİNİN GELİRLERİNİ DÜŞÜRDÜ’

Sağlık emekçilerinin alanda yaşadığı karmaşıklı ve sıkışmışlık ile bütün emeklerini gözden çıkarıp işten ayrılma noktasına geldiğini ifade eden Akçay, “Sağlık emekçilerinin korunmasına ilişkin söylediğimiz her şey aynı zamanda halkın korunması anlamına geliyor çünkü buralardan bulaşın daha hızlı yayılma olanağı var. Sağlık emekçilerinin ailesine ve yakın çevresine hastalık riskini bulaştırmaması adına çeşitli adımlar atılıyor ama sağlanan yerlerde yemek verilmiyor ve yeni yeni engeller çıkartılıyor”diye belirtti. Sadece sağlık emekçilerine yönelik özel planlanmış servislerin oluşturulması gerektiğini de dile getiren Akçay, “Çalışma şartları salgın koşullarına göre düzenlenmeli ancak Bakanlık vardiyalı ve yedek çalışma düzenlemeleri yapılırken çalışma saatine göre nöbet ücreti tartışması yürütüp sağlık emekçilerinin gelirlerini düşürdü. Bu ise emekçileri daha çok çalışmaya iterken salgın ile başetmede en tehlikeli noktaya götürüyor”dedi.

‘SALGINDA SAĞLIK EMEKÇİLERİ SAYISI EN AZINDAN OECD ÜLKELERİNE DENK OLMALI’

Sağlık alanında yapılan atamaların eksik ve güvencesiz olduğuna da dikkat çeken Akçay, “Türkiye’de zate sağlık emekçisi sayısı son derece yetersiz. OECD ülkelerine göre hekimler yarı yarıya, hemşireler de üçte bir oranında az. Bu salgın dönemin karşılayabilmek için en azından OECD ortalamalarını karşılamak gerekir. Bunları göz önünde bulundururusak yapılan atamalar göstermelik ve ihtiyacı karşılamayacak oranda”diye konuştu. Akçay, İstanbul Bildirgesi’nde yer alan ve ataması yapılan sağlık çalışanlarının içinde ise 4d’li çalışanların olmadığını belirtti. Artık bütün Türkiye’nin bir pandemi alanı olduğunun altını çizen Akçay, “Hiç vakit kaybetmeden ve gerekli eğitimler verilerek sağlık çalışanlarının atamaları yapılmalıdır. Yoksa bunlar sağlık emekçilerine can sağlığı riski olarak geri dönüyor. Bu yüzden sağlık alanında kronik hastalığı olan, sokağa çıkma yasağı kapsamında ve idari izinli bireyler bugün sağlık alanındaki emekçiler en risk altındayken bile çalışmak zorundalar”diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

İnci Kefali avlama yasağı başladı

SONRAKİ HABER

SES: Urfa'da vaka sayısında artış yaşanırsa hastaneler yetersiz kalır

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa