Apartman görevlisi: 20 dairesi var ama benim için bir maske temin etmiyor!
Salgın sürecinin iş yüklerini arttırdığı apartman görevlileri bu süreçte kendi imkanlarıyla korunduklarını söylüyor.
Fotoğraf: Pixabay
Eylem NAZLIER
İstanbul
Koronavirüs salgını nedeniyle ‘Evde kal’ çağrılarının yapıldığı bugünlerde çalışmak zorunda kalan kesimlerden biri de apartman görevlileri. Bu dönem siparişlerde bir artış yaşandığını ve iş yüklerinin arttığını belirten apartman görevlileri bu süreçte kendi imkanlarıyla korunduklarını söylüyor. Bir apartman görevlisinin verdiği örnek çarpıcı: “Adamın 20 dairesi var ama bir maske ve eldiven bile temin etmiyor.”
"NE ANLATILIR Kİ ÇOK VİCDANSIZLAR"
İşten çıkarılma korkusuyla isminin yazılmasını istemeyen 53 yaşındaki apartman görevlisi 15 yıldır, 20 dairenin olduğu bir binaya bakıyor. Salgın sürecinde iş yükünün arttığını belirten apartman görevlisi, “Günde üç kere servise çıkıyorum. Ama gün içinde keyfi ihtiyaçları çıkanlar oluyor. Mecburen onlar için de gitmek zorunda kalıyorum. Servise çıkmıyorum desen işinden olacaksın. Herkes farklı marketlerden bir şeyler istiyor. Gün içinde yüzlerce insanla muhatap oluyorsun. Bu süreçte anne babasının evine gönderenler bile var. Bir şey diyemiyorsun. Ne denirse yapmak zorundasın. Kendi canlarını düşünerek sokağa çıkmıyorlar. Çok haklılar. Ama bizi de düşünmeleri gerek. Bizim canımız can değil mi? Sokağa çıkma yasağının olduğu gün ben fırından çıkamadım. İnsanların biraz daha duyarlı olmalarını beklerdim” diye konuştu.
“Korkuyoruz, hem de çok korkuyoruz. Can bu, hiçbir şeye benzemez” diyen apartman görevlisi şöyle devam etti:
“Maskeyi ve eldiveni kendim alıyorum. Asgari ücretle çalışıyorum. Adamın 20 dairesi var, bir maske ve eldiven bile temin etmiyor. Ne anlatılır ki, çok vicdansızlar. Çalışmaya mecburum. 3 çocuk okutuyorum. Bu yaştan sonra kim beni işe alır?”
"BİR AYDIR ÇOCUKLARIMI SEVEMEDİM"
38 yaşındaki başka bir apartman görevlisi ise şunları anlattı:
“Asgari ücretle çalışıyorum. Maskeyi ve eldiveni kendi imkanlarımla alıyorum, para yetiştiremiyorum. Bir aydır bizim işimiz çok zorlaştı. Herkes evinde çalışıyor, bu yüzden de sipariş çok fazla. Herkes istediği saatte arıyor. Eskiden 2 kere servise çıkar, akşam çöpleri alırdım. Şimdi ise canları bir şey isteyince hemen arıyorlar. Bir aydır tek tek alışverişe çıkıyorum. Eşim ve 2 çocuğum var. Onlara bulaşır diye çok korkuyorum. Biz yoksul insanlarız. Sağlıklı beslenecek gelire sahip değiliz. Bir kere bize bulaşırsa kurtulmamız mucize olur. Eve gelince hemen kendimi bir odaya atıyorum ve kendimi izole ediyorum. Bir aydır çocuklarımı sevemedim. Ben apartman yöneticisine şikayetleri ilettim ama oralı olmadı. Mecbur çalışmak zorundayım, faturalar, çocukların masrafı var.”
"HERKES KENDİ CANININ, BİZ EKMEĞİMİZİN PEŞİNDEYİZ"
“Kimsenin umurunda değiliz. Herkes kendi canının, biz ekmeğimizin peşindeyiz” diyen 4 yıldır iki binaya bakan 36 yaşındaki başka bir apartman görevlisi de şunları söyledi:
“Apartman yöneticisinden maske talep ettim, dalga geçer gibi sadece bir maske getirdi verdi. Günlük kullanımlık bir maskeydi. Sonra kendime 2 tane maske aldım, yıkayıp takıyorum. Günde 3 kere servise çıkıyorum. Ama sigarası, suyu bitenler olunca mecbur tekrar gidiyorum. Canları ne isterse onun için gönderiyorlar. Bir eve günde 5-6 kere gittiğimi biliyorum. Sesimi çıkaramıyorum, kovulmayı göze alamıyorum. Evde yaşlı babam bizimle kalıyor. Tüm gün dışarıdayım eve gidince çocuklara, eşime babama bulaştıracağım diye çok korkuyorum.”