İşçi mektubu: Karton kaldırıldı ama namaz kılanlara karantina uygulanmadı
"Arkadaşımızda virüs çıkınca, makinelerin arasında ortak namaz kıldıkları kartona ulaştılar. Karton kaldırıldı ama namaz kılanlara karantina uygulanmadı."
Fotoğraf: Pixabay
Silah fabrikası işçisi
İstanbul
Ben İstanbul’da bir silah fabrikasında çalışıyorum. Çağımızın vebası Kovid-19 bizim fabrikada da tespit edildi. Virüs umreden gelen kayınpederi, kaynanası vasıtasıyla iş arkadaşımızın eşine ondan da kendisine bulaştı. Arkadaşımızın kayınpederi vefat etti. Şu an kontrol altındalar.
Arkadaşımız kayınpederinde vaka tespit edildiğinde işyeri tarafından ücretsiz izne çıkartıldı. Bu arkadaşımız işyerinde namaz kılan bir arkadaşımız. Bu vakadan dolayı işyeri mescidi kapatıldı. Bu arkadaşımız uyarılara rağmen CNC torna tezgahlarının arasında karton üzerinde namazlarını kılmaya devam etti. Aynı karton üzerinde aynı yerde onlarca arkadaşımız namaz kılıyordu. Arkadaşımızda virüs çıkınca arkadaşımızın işyerindeki yaşam ve çalışma alanlarını tespit ettiler. İşyerinin araştırması sonucu makinelerin arasında ortak namaz kıldıkları kartona ulaştılar. Karton kaldırıldı ama namaz kılanlara karantina uygulanmadı.
EL HAVLUSU YOK ATLETİMİZE SİLİYORUZ
Bizim fabrikada öncelik üretim ve patronun kârıdır. Virüs olan arkadaşımızın çalıştığı tezgahta şimdi başka bir arkadaşımız çalışıyor. Yeteri kadar hijyen koşulları yok. İşe girişlerde ateşimiz ölçülüyor. Vardiya süresince çalışırken iki sefer daha ateşimiz ölçülüp yazılıyor. Bu işi sağlık personeli olmayan kişiler yapıyor. İşe giriş çıkışlarda fiziki mesafe uygulanıyor. Her yerde dezenfektan var. Ellerimizi sık sık dezenfekte ediyoruz. Bizim işimiz metal. Metal paslı, yağlı malzemedir. Dolayısıyla ellerimiz devamlı kirleniyor. Koruyucu malzeme eldiven yeterince verilmiyor. Tuvaletlerde peçete ve el havlusu yok. Ellerimizi yıkadıktan sonra içimize giydiğimiz atletle siliyoruz. İş elbisemiz yağlanıyor dolayısıyla atletimiz de kirleniyor. Tuvaletlerimizde turnikeler vardı. Virüsle mücadele kapsamında turnikelerin kollarını söktüler.
Bu virüs dolayısıyla çalışma saatlerinde düzenlemeye gidildi. Virüsten önce sabah 08.00 akşam 20.00, akşam 20.00 sabah 08.00 saatleri arasında çalışıyorduk. Şimdi yine iki vardiya ama 9 saat çalışıyoruz. Fazla mesailer azaltıldı. Bu arada işyeri havalandırılmıyor, havalandırma sistemi yok. Tezgahların yağlı dumanı arasında sağlıksız, hijyen olmadan çalışmaya mecbur bırakılıyoruz.
VİRÜS GEREKÇESİYLE ZAM VERİLMEDİ
EYT’lilere verilmeyen haklar, patrona gelince kısa çalışma yalanıyla katlanarak veriliyor. Hem devlet eliyle bizim kesilen paralarla oluşturulan İşsizlik Fonu’ndan para alıyor, hem de işyerinde üretimi arttırarak servetine servet katıyor. Karşılığında biz işçilere de asgari ücret veriyor. Başka hiçbir sosyal hakkımız yok. Patron senede bir sefer enflasyon oranında zam yapıyordu bu sene virüsü bahane ederek zammı erteledi.
Patron bize “Kendinizi karantinaya alın. Kimseyle görüşmeyin. İşyerinde fiziki mesafenizi koruyun, maske takın” diyor. Ama hiç bizim geçimimizi, beslenmemizi ve ailemizi düşünmüyor. Ailem de karantinada olmalı. Ücretsiz sağlık hizmetine ulaşabilmeliyiz. Bilim insanları diyor uykunuza ve beslenmenize dikkat edin. Asgari ücretli bir işçi ailesiyle beraber nasıl bir ay geçinip beslenecek? Aç yatağa giren işçi nasıl uyuyacak?
Değerli sınıf kardeşlerim kurtuluş ellerimizde. Çarkları bizim ellerimiz döndürüyor. Bu süreci de biz işçiler, bilinçlenerek, partimizle buluşup birleşerek atlatacağız. Artık sadece sömürüye son vermek için değil, yaşamak için sosyalizm diyorum.